Triplets translate Turkish
311 parallel translation
- If I were triplets I could.
- Üçüz olsaydık yardım ederdik.
We're really - really prepared for triplets.
Biz... Biz sanki üçüzler için hazırlanmışız.
The Burdens had triplets last night.
Dün gece Burdenlerin üçüzleri oldu.
SCENE 4 - "TRIPLETS" - ( SUNG BY )
PERDE 6 - "ÜÇÜZLER"
TRIPLETS
PERDE 2 - "ÜÇÜZLER"
Triplets?
Üçüz mü?
Or if Mrs. Yarro's really gonna have triplets, we could completely redecorate the house, couldn't we?
Veya bayan Yarrow'un gerçekten üçüzleri olursa evi yeni baştan dekore edebiliriz.
Could be triplets.
İyi sabahlar.
You'll never believe it, but you and me and Nellie are triplets.
Buna inanmayacaksın, ama sen, ben ve Nellie üçüzleriz.
His wife's just had triplets
Üçüz çocukları oldu.
The youngest bore him triplets.
En genci ona üçüzler kazandırdı.
And I built the most beautiful little Wallace-designed triplets.
Ve ben de Wallace dizaynlı üçüzlerin en güzelini yapıyordum.
YOUNG MOTHER GIVES BIRTH TO TRIPLETS
Anne üçüz doğurdu
- "Goodness, are you triplets?" - "Yes."
- Tanrım, üçüz müsünüz? - Evet.
A lady on the block gave birth to triplets.
Sonra mahalledeki bir kadın üçüz doğurdu.
- You guys triplets?
- Üçüz müsünüz?
They're triplets.
Bunlar üçüz.
Well, he's better than triplets.
Üçüzlerden iyidir.
You know who that whore is with the triplets?
Şu üçüzlerin annesi olan fahişe kim?
Do you know who the father of those triplets is?
Şu üçüzlerin babasının kim olduğunu biliyor musun?
But these twins, or perhaps I should say triplets, because I believe my associate saw another, were like the same people, but brought up with different languages.
Ama bu ikizler ya da belki üçüzler demeliyim, çünkü yardımcım bir tane daha görmüş olabilir. Onlar sanki aynı insan ama farklı lisanlar ile yetişmişler.
We're triplets.
Biz üçüzüz.
I want to interview you... and that girl in 2-A that had the triplets.
Seninle ve üçüz bebekleri olan 2-A grubundaki... kız ile röportaj yapmak istiyorum.
We are triplets.
Biz üçüzüz.
- Triplets.
- Üçüzlere.
- Triplets?
- Üçüzlere mi?
And the Wanker triplets.
Ve Wanker üçüzü.
It's amazing, the triplets sleep in one bed and your mother sleeps in three.
Üçüzler bir yatakta yatıyor ve annen üç yatakta yatıyor.
AUNTS : Hi, Peggy. We're triplets, you know.
Selam Peggy, biz üçüzüz biliyorsun.
Anyhow, the triplets add greatly to our income.
Her neyse, üçüzler gelirimize epey yardımcı oluyordu.
Peg, if Elena gets married, the triplets will be torn asunder.
Peg, eğer Elena evlenirse bu, üçüzlerin parçalanması demek.
The triplets ran away. Why would all three of them run away?
Neden üçü birden kaçtı ki?
Just hurry. It's dark out there, and the triplets are out there alone.
Dışarısı karanlık ve üçüzler yalnızlar.
Al will find them. I told him to drive around and think like triplets.
Ona çevrede dolanmasını ve üçüzler gibi düşünmesini söyledim.
Could I have triplets, do you think?
Sizce üçüzüm olabilir mi?
You remember the time I dated those lovely Henshaw triplets all at the same time?
Henshaw üçüzleriyle aynı anda çıktığım zamanı hatırlasana.
Triplets?
Üçüzler mi?
I Hope They Weren't Triplets.
Umarım üçüz değillerdir.
- I'm kind of involved. - Triplets. - Triplets?
Ben oyuncakları yapıyorum dostum, bak.
I wish I was having triplets.
İnşallah üçüz doğururum.
Mama, Daddy, the triplets...
Annem, babam, Üç Kardeşler...
- Well,'lessen you count the McCarter triplets.
Eğer McCarter üçlüsünü saymazsak.
Look, ma'am, my wife has just given birth to triplets.
Bakın bayan, karım az önce üçüz doğurdu.
My series on the reunited triplets.
Yeniden bir araya gelmiş üçüzler hakkındaki yazı dizim.
The mother whale in the Ukraine had triplets.
Ukrayna'daki anne balinanın üçüzleri olmuş.
You should do the Siamese triplets.
- Siyam üçüzlerini işlemelisin.
No, triplets.
Yumurta ve sperm birbirlerine aşık oldular.
- Triplets? - Nope.
- Üçüzler miymiş?
This is your first music with triplets.
Bu senin üç notalı ilk müzik parçan.
We'll need the triplets. I'll get them.
Ben getiririm.
Triplets, you know.
- Üçüzler, bilirsin.