English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Tufts

Tufts translate Turkish

53 parallel translation
Now several tufts of hair missing, and what appears to be dried blood around the follicles.
Şimdi bir kaç tutam saçı eksik, ve foliküllerin etrafında kurumuş kan görünüyor.
When I get down from my warm bed, leap out, jump out and trash you, only tufts of fur will be left to fly in the wind!
Bana bak! Gelirsem oraya... seni parçalarım, parçalarını da havaya saçarım.
I pulled out tufts of hair.
Tırnaklarımı kemirdim.
It simply oozes from the skin, and the young suck it from tufts of hair.
Sütü derisinden dışarı sızdırır ve yavru da kıl yumağının arasından sütü emer.
They'll grow in tufts, like hair on a mangy dog!
Médéric'in saçları gibi tutam tutam çıkacak!
Professor Chaikin, you examined the tufts from the camera bag to see whether they could have come from the jump suit.
Profesör Chaikin, kamera çantasından aldığınız kırpıntıları tulumdan gelip gelmediğini görmek için incelediniz mi?
And you cut it. Some tufts fall off.
Ve kestiğinizde kırpıntılar dökülür.
What about Eric Erdmann, the language professor?
Eric Edrmann'a ne dersiniz? Tufts'daki dil hocası.
The 50-foot-high columns are crowned with tufts of flowers.
15 metrelik sütunlar, çiçek öbekleri ile taçlanıyor.
The Chair recognises Sam Tufts.
Sözü Sam Tufts'a veriyorum.
Hey, I went to Tufts.
Tufts Üniversitesine gittim.
" Tufts of hair will grow on your chin, not in a sexy way
" Çenende bir kıl demedi çıkacak, seksi bir şekilde değil...
"Tufts Medical School."
"Tufts Tıp Fakültesi."
It's widely believed among ufologists that tufts of hair are taken so that studies can be made of the DNA.
Biz ufolojistler inanıyoruz ki saçımızı DNA'mız üzerinde çalışabilmek için alıyorlar.
I don't like to have my teaching methods questioned... and I especially don't like it when parents call me at home. And I really don't like to have to hear sob stories... about how badly certain students... need to get into Tufts University.
Öğretim yöntemlerimin sorgulanmasından hoşlanmam... ve özellikle ailenizin beni evimden aramasını... hüzünlü hikayelerden de hoşlanmam... özellikle bazı öğrencilerin ne kadar... çok iyi üniversitelere gitmek istediklerini.
Tufts.
Birleştiler.
I'm not the one who worked her ass off... and then got rejected by Tufts.
Mal gibi çalıştıktan sonra... reddedilen ben değilim.
She has tufts that fall on her cheeks... caressing them going down to her lips.
Yanaklarına kadar inen perçemleri var. Ve bazen saçları dudaklarına yapışır.
Authentic heathen hair tufts.
Orijinal kafir saçı.
25 ¢ a tuft, or five tufts for $ 1.
Bir tutam saç 25 sent. Beş tutam bir dolar.
Don't miss your chance at a fine souvenir, boys, authentic heathen hair tufts.
Böyle bir hediyelik eşya fırsatını kaçırmayın çocuklar. Orijinal kafir saçı.
And if you was to say in your letter with the tufts inside it, it was you who cut the cocksucker's head off, who'd be there to gainsay it?
Mektubunuza bu saç tutamını ekleyip... hergelenin kafasını bizzat uçurduğunuzu yazsanız... bunu kim inkar edebilir ki?
Where do you suppose that heathen's head got to them tufts of hair came off of, Al?
Derisini yüzdükleri o kafir kafası... nereden geldi dersin?
She saw the men spending their time on card games playing for tufts of blue cotton under their leaking roof
Erkeklerin, akıtan çatılar altında para yerine pamuk topakları kullanarak kağıt oynayışlarını gözlemledi.
He don't drink, either, or gamble like the others be doing with their little blue tufts of cotton money?
Ne içki içer, ne de diğerleri gibi pamuktan parayla kumar oynar.
In the end, the hair would start to fall out. When you put your hand on the patient's head, tufts of hair would come away in your hand.
Sonuçta anlaşıldığına göre, en fazla etkilenenler patlama merkezine yakın olanlar radyasyon bulaşmış bir şey yutanlar ya da o kara yağmur suyundan, içenlerdi.
Grey-brown tufts of fur, a tail.
Gri-kahverengi tüy yumağı ve kuyruk.
And you went to BU, then Tufts for med school.
Evet. Sen de Boston Üniversitesi'nde, ve sonra da tıp fakültesi.
For the argali, the world's largest sheep, it means searching for a few tufts of grass.
Dünyanın en büyük koyunu argali için bunun anlamı birkaç tutam ot bulmak demektir.
They didn't have little heart-shaped tufts of pubis in 1930s L.A.
1930'ların Los angeles'ında kadınlar oradaki kılları kalp şeklinde kesmezlerdi.
My dad said he'd get me a pair if I made dean's list at tufts.
Babam eğer dekanın hazırladığı listede yer alırsam bundan alacağını söyledi.
I just got my masters in education from Tufts University, and you are my first class ever.
Tufts Üniversitesi'nde öğretmenlik master'ımı yeni bitirdim ve ilk sınıfım sizsiniz.
An M.E.D. from Tufts?
Tufts'tan bir uzman mı?
No, not tufts... Shut up.
Hayır, Tufts Üniversitesine gitmedim...
No, not tufts.
- Tufts Üniversitesi değil.
Is it a crime to want nice things, and then to steal them from a public museum where any gum-chewing monkey in a Tufts University jacket can gawk at them?
İyi şeyler istemek suç mu? O tablo bir devlet müzesinde dursaydı ve sakız çiğneyen Tufts Üniversiteli maymunlar ona bön bön baksaydı daha mı iyiydi?
Hell, my roommate at tufts drives a Benz and fixes little girls'noses, rich ones, all right?
Tufts'taki oda arkadaşımın bir Benz'i var küçük kızların burunlarını tedavi ediyor, zengin olanların, tamam mı?
Tufts University.
Tufts University.
And people said that the touch of their tufts was softer than anything, even silk.
İnsanların dediğine göre tepesi her şeyden, ipekten bile yumuşak olurmuş.
Harvesting the tufts takes too long!
Otları biçmek çok uzun zaman alıyor!
But if I don't get into Yale, I'm gonna try for Tufts.
Ama Yale'e kabul edilmezsem, Tufts'ı denerim.
So Judy Berger's son, Howard, is doing his premed at Tufts, and he's thinking about going into emergency medicine.
Judy Berger'in oğlu Howard, Tufts üniversitesinde tıpa gidiyor. Ve acil tıpa girmeyi düşünüyor.
Just grab a couple tufts of back hair and use it as a handle.
sadece saçından bir tutamla ve bir kolundan tutarak onu yukarı kaldırabiliriz.
I also lost a perfectly good pair of human chest hair nipple tufts when we hit the water.
Suya düştüğümüzde mükemmel bir çift göğüs kılı kaybettim.
Just looks good on my tufts application.
Tufts Üniversitesi basvurusu için yapiyorum ya. ( Boston )
I interviewed you for admittance to Tufts.
Seninle Tufts'a iş başvurun için mülakat yapmıştım.
I thought Tufts was just my safety school.
Tufts benim için mükemmel bir okul olacaktı.
She goes to tufts, but- -
Tufts'a gidiyor ama...
Your girlfriend hasn't told her parents that she didn't go back to tufts?
Kız arkadaşın Tuft'a geri dönmeyeceğini ailesine söylememiş mi?
I'm just saying it's way bigger than tufts.
Sadece Tuft'tan daha büyük olduğunu söylüyorum sadece.
You know, tell'em that tufts wasn't what you thought it was gonna be and it's not for you.
Onlara Tuft'ın düşündüğün gibi olmadığını sana uygun olmadığını söyle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]