Two birds with one stone translate Turkish
192 parallel translation
We're killing two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurduk.
Just trying to kill two birds with one stone.
Sadece bir taşla iki kuş vurmaya çalışıyoruz.
You'll be a-killing two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurursun.
Leyden, when you have tired of geneva, i want you to, how do you say, to kill two birds with one stone. Ahem.
O zaman, Cenevre'den bıktığınızda, Bay Leyden nasıl derler, bir taşla iki kuş vurmanızı isterim.
Well, we're really killing two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurmak istedik.
You'll be trying out the new chap anyway, so I thought if you wouldn't mind going that way, we'd kill two birds with one stone.
Yeni oğlanı da denemek isterdik o tarafa gidersen bir taşla iki kuş vururduk diye düşündüm.
Perhaps we can help the Pharaoh solve the problem of Solomon, and kill two birds with one stone.
Belki Süleyman sorununu, Firavun'un çözmesini sağlarız,... ve böylece bir taşla iki kuş vururuz.
Two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş.
I killed two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurdum.
Kill two birds with one stone!
Bir taşla iki kuş!
Two birds with one stone.
İki kuşu..
And if I happen to die in that battle... it'll be "killing two birds with one stone"
Eğer ben de bu savaşta ölürsem... bir taşla iki kuş vurmuş olacaksın.
We got a chance to kill two birds with one stone.
Evet, iki kuşu tek taşla öldürme fırsatımız var
What, you want to kill two birds with one stone?
Ne? Bir taşla 2 kuş mu vuracaktın?
The trash also happened to be your husband, so I killed two birds with one stone.
Çöp aynı zamanda kocan olduğundan bir taşla iki kuş vurmuş oldum.
I have a plan to kill two birds with one stone.
Planıma göre bir taşla herkesi öldüreceğim
I might kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurabilirim.
This kills two birds with one stone.
Bu şekilde Charles bir taşla iki kuş vuracak.
By acquiring Metro Radio Network, you nail two birds with one stone...
Metro Radyo Ağını satın alarak bir taş ile iki kuş vuracaksınız.
Can I borrow something blue so I can kill two birds with one stone?
Mavi renkli bir şey verir misiniz? Böylelikle bir taşla iki kuş vururum.
- You killed two birds with one stone.
- Bir taşla iki kuş.
Two birds with one stone!
Bir tasla iki kus vurdum!
I might as well kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurmamam için bir neden yok.
I'm killing two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vuruyorum.
I thought we could kill two birds with one stone.
Bir tasla iki kus vururuz sanmistim.
It's wild, but we just might kill two birds with one stone.
Biraz çılgınca ama bir taşla iki kuş vurabiliriz.
When I woke up, they were laughing and talking about how they killed two birds with one stone.
Uyandığımda, tek taşla iki kuş vurdukları hakkında gülüp konuşuyorlardı.
We'll kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş öldüreceğiz.
I just figured you wanted to kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurmak istiyorsun diye düşündüm.
When I heard what kind of a girl they were looking for...,... I figured I could kill two birds with one stone.
Ne tür bir kız aradıklarını duyduğum zaman, bir taşla iki kuş vurabileceğimi farkettim.
He threw me in jail, killing two birds with one stone
Babasını korudu ve monarşiye bir iyilik yaptı.
Thought I'd kill two birds with one stone, you know.
Bir taşla iki kuş vururum diye düşünmüştüm de.
We were supposed to kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vuracaktık.
I'll kill, forgive the pun, two birds with one stone.
Öldüreceğim ve tabir yerindeyse buna bir taşla iki kuş vurmak derler.
And kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş haa?
Kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vur.
My Uncle Phil used to say you can't kill two birds with one stone.
Phil amcam bir taşla iki kuşu öldüremezsin derdi.
Nigga, I'm killing two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vuracağım.
This is a top priority for us, Chief. With this evidence, we can kill two birds with one stone, nail Estaban and Scarcetti.
En önemlisi Şef, bu delille, bir taşla iki kuş vurabiliriz.
I was trying to kill two birds with one stone. Cheap is what that is. You see cheap, I see convenience.
Sen ucuzluk görüyorsun, ben rahatlık görüyorum.
- Two birds with one stone, my friend.
Bir taşla iki kuş vurmuş oluruz. Her şey yolunda mı anne?
What she meant was "undo me." But two birds with one stone.
Yani "beni çöz" demek istiyordu, ama bir taşla iki kuş...
- Two birds with one stone.
- Bir taşla iki kuş.
Two birds with one stone!
Bir taşla iki kuş!
Perhaps to kill two birds with one stone.
Bir taşla iki kuş vurmak için belki.
You know, kill two birds with one stone.
- Anlarsın ya, bir taşla iki kuş.
And since our two young guests have it in their minds well, we could kill several birds with one stone to coin a phrase.
Genç misafirlerimiz de istediğine göre deyim yerindeyse, bir taşla birkaç kuş vurabiliriz.
To kill the two birds with the one stone so-to-speak.
Tabiri caizse bir taşla iki kuş vurmak.
Looks like I get to kill two birds..... with one stone.
Bir taşla iki kuş vuruyorum.
Two birds with but one stone.
Bir taşla 2 kuş.
Kill two birds with one stone.
Diksiyonuna dikkat et.