Ue translate Turkish
46 parallel translation
- The card says, "Monique De Carlo". "210 Bleckman Street."
Elimde sadece "Moniıue DiCarlo, 210 Bleckman St." yazılı bir kart var.
The address we had for De Carlo was in the city's Little Italy.
Moniıue DiCarlo'nun adresi İtalyan mahallesindeydi.
So his friend the b / ue devi / made a p / an.
Arkadaşı mavi canavar bir plan yapmış.
But the b / ue devi / had to go away so they " d never know it was a trick.
Fakat insanların numarayı anlamaması için mavi canavar oradan gitmiş.
- I got a feeling called a blue-ue lonesome
Ne? Tanrım!
He was serving as an E.I. for all newly-commissioned Marine officers.
Yeni gelen subaylara, UE'lik yapıyormuş.
E.I.?
UE mi?
That is ue.
Şeyy.
So to contin ue with the sad sto Ry of Moe's treasure.
Moe'nun hazinesinin hüzünlü hikâyesine devam edelim.
Registration number UE 93 682.
Plaka numarası : UE 93 682.
UE 93 682.
UE 93682.
A-all that might be ue, but it's thanksgiving.
Bütün bunlar doğru belki ama, bu şükran günü! Jenny nin ailesiyle olması gerekiyor.
Das ne-ue wil-de Mad-chen.
Yeni vahşi bir kız bulundu.
And ue, hashmish, is it?
Tabii Hasmish'di değil mi?
It's not rol ler-skati ng down Massach usetts Aven ue in rush hou r.
Günün en yoğun saatinde, Massachusetts Bulvarı'nda paten kaymak gibi de değil.
Kono michi no ami no me no ue no chiisana heya no katasumi de ikite I'm living in a corner of a small room on top of the net of this town
Bu kasabanın en keskin ucundaki küçük bir odanın köşesinde yaşıyorum.
Turn my soap all grey, ue up all my damn towels- - Why would I be tired of that?
Bütün havlularımı kullanıyorsun. Bundan neden bıkayım ki?
"Just like Iwo Jima", he says. "Another battle won for the UE".
"Tıpkı Iwo Jima'daki gibi ABD için başka bir savaş daha kazanıldı." dedi.
You should know I moved everything of va ue out of Mexico a month ago.
Bir ay önceden kaldırmıştım ben zaten her şeyi Meksika hattından.
I'm Scott Campbell. [Clicks ue]
Ben Scott Campbell.
They d dn't leave any c ue,
Herhangi bir ipucu bırakmamışlar.
The face swe s up, you've no c ue,
Yüzüm meydanda, sizin bildiğiniz yok.
Ue're not having this conversation if I'm not invested. Right?
İlerisi umurumda olmasa sana bu soruyu sormazdım.
- Come on, ue.
- Hadi ama, adamım.
Take him, ue.
Bitir işini, adamım.
What are you talking about, ue?
Neyden bahsediyorsun sen, adamım?
- Take him, ue.
- Bitir işini adamım.
- Come on, ue.
- Hadi adamım.
What the, ue?
Ne ( bip ) yiyorsun, adamım?
Which means you're ue or another one.
Bu demek oluyor ki bir tane daha yapmanın vakti gelmiş.
Eugene. - Tara : What are you oing, ue?
- Ne yapıyorsun be?
We expect the UE to be exhausted soon.
Yakında BD'nin yorgun düşmesini umuyoruz.
Ven-ue!
Sa-lon!
By evening your mood will he flue!
Kendinize gelirsiniz.
Yeah flue.
Tamam anladım.
µÚÊ ® ¾ ä? µÚÊ ® Ò " ¾ ä?
Ne isterseniz.
µÚÊ ® ¶ þ ¾ ä?
Sana inanmak isterdim, James.
µÚÊ ® Èý ¾ ä?
Ama aslında hepimiz çok güçsüzüz.
µÚÊ ® ËÄ ¾ ä?
Bunu bırakmayı kaç kez denediğimi biliyor musun?
µÚÊ ® Îå ¾ ä?
Bana birgün daha verin.
µÚÊ ® Áù ¾ ä?
Bize bir böbrek daha getirmen için 24 saatin var.
µÚÊ ® Æß ¾ ä?
Ya da bütün umutların ve hayallerin duman olup uçar.
ÄÈ ¼ § ÑÅ blackeyepea Isaac lucinda µÚ ¶ þ ¼ ¾ µÚÊ ® Îå ¼ ¯
Çevirmenler : tyler78 m1r4culous - - Gossip Girl - - sezon 2 bölüm 15 - - 20 / 01 / 2009
# Come true-ue-ue #
* Gerçekleşirmiş *