Unas translate Turkish
86 parallel translation
Solomonich, Inessa, us.
Solomonich, lnessa ve Unas.
I am Unas the First One.
Ben Unasım İlk olan.
Unas is believed to have been the first host.
Unas bilinen ilk konukçudur.
Unas can utilise long periods of sleep to survive.
Unas hayatta kalmak için uzun süreli uyuyabilir.
The old stories say Unas had great regenerative powers.
Eski hikayeler der ki Unas'ın güçlü yenileyici yetenekleri vardır.
Once the Goa'uld were all as Unas.
Bir zamanlar tüm Goa'uld'lar Unas'tı.
- Unas?
- Unas mı?
- We only killed one Unas.
- Biz sadece bir Unas öldürdük.
- Unas - uno, one?
- Unas - uno, one, bir?
The creature that just sauntered through your village is called an Unas.
Az önce köyünüzde gezinen yaratık bir Unas'tı.
You say you have killed an Unas once before?
Daha önce bir Unas öldürdüğünüzü mü söylemiştin?
An Unas is difficult to destroy.
Bir Unas, yokedilmesi zor bir canlıdır.
That creature that strolled through here a little while ago, it's called an Unas.
Biraz önce burada gezinen yaratık var ya, ona Unas derler.
- That should prevent the Unas...
- Bu, Unas'ı engelleyip...
Unas, what does Sokar have on you that makes you so dang cranky?
Unas, Sokar sana ne yaptı da böyle hastalık derecesinde acayip biri oldun?
The Unas'wounds were too severe.
Unas'ın yaraları çok ağır.
Sokar will be awaiting the return of the Unas.
Sokar Unas'ın dönüşünü bekliyor olacak.
The Unas host was dying.
Unas konukçu ölüyordu.
Unas.
Unas.
If the Unas were the first ones there had to have been a time when both forms of Goa'uld host coexisted.
Eğer Unaslar ilkse her iki Goa'uld konukçu tipinin beraber varolduğu bir zaman dilimi olmalı.
- If I had to guess, I'd say it was an Unas.
- Tahminime göre, bu bir Unas.
Some Unas there may never have been taken as hosts.
Bazı Unas'lar hiç bir zaman konukçu olarak alınmamış olabilir.
These Unas will be more primitive than Unas we have previously encountered.
Bu Unas bizim daha önce karşılaştığımız.. ... Unas'tan daha ilkel olacaktır.
What would a primitive Unas want with Daniel?
Bu ilkel Unas Daniel'den ne istedi ki?
Daniel Jackson has been dragged off by a creature called an Unas.
Daniel Jackson, Unas adlı bir yaratık tarafından kaçırıldı.
The Unas can traverse great distances in a short time.
Unas'lar, çok kısa sürede büyük mesafeler katedebilirler.
At the moment my main concern is that my new friend is an aboriginal Unas in its un-Goa'ulded state, and that I'm the evening meal.
Şu andaki tek meselem, bu yeni arkadaşımın,... içinde Goa'uld olmayan bu ilkel Unas'ın akşam yemeği olup olmayacağım.
Maybe an Unas got him.
Belki onu bir Unas almıştır.
The shape of these footprints is consistent with that of an Unas.
Bu ayak izlerinin şekli bir Unas'ın ayak izlerininkine ile uyuyor.
The Unas seems to comprehend Goa'uld symbiote species structure, as well as their ability to blend.
Unas, Goa'uld ortakyaşamının yapısını anlayabildiği gibi nasıl vücut ile birleşebildiğini kavramış görünüyor.
The Unas who were taken over figured out how to work the Stargate and left...
Esir alınan Unas'lar geçidin nasıl çalıştığını anlamış ve ayrılmış.....
This Unas wears a strange, bony neckpiece.
Bu Unas, garip, kemiksi bir kolye takıyor.
Some of the aboriginal Unas must have realised their kind were being taken over, and taken refuge in these caves.
Bazı Unas'lar kendi cinslerinin ele geçirildiğini anlamış olmalı ve....... bu mağaralara sığınmış olmalılar.
What if an Unas comes by?
Ya bir Unas gelirse?
These men, whoever they are, abducted the Unas I refer to as Chaka.
Bu insanlar, her kimlerse, benim Chaka diye adlandırdığım Unas'ı kaçırdılar.
- What would they want with an Unas?
- Unas'tan ne istiyorlar?
The Unas?
Unas'ı mı?
Many Unas we've encountered had Goa'uld symbiotes controlling them.
Karşılaştığımız bir çok Unas'ın onları kontrol eden Goa'uld ortakyaşamları vardı.
Chaka is an ungoa'ulded Unas.
Chaka Goa'uld tarafından ele geçirilmemiş bir Unas.
- We're looking for an Unas.
- Biz bir Unas arıyoruz.
I'm the most respected dealer of Unas in this land.
Bu topraklardaki en saygın Unas satıcısıyım.
You said you came here to trade for an Unas, not to claim one of your own.
Buraya bir Unas satın almak için geldiğinizi söylediniz, birinin sizin olduğunu söylemek için değil.
I could offer another Unas in exchange.
Karşılığında başka bir Unas önerebilirim.
If you expect to trade for that Unas, do not think it will come cheap.
Bu Unas'ı almayı düşünüyorsanız, ucuz olacağını düşünmeyin.
Two Unas of equally pure lineage.
Eşit yaştaki iki Unas.
Your Unas is worth it, or you would not have travelled so far.
Sizin Unas'ınız buna değer, yoksa bu kadar yolu gelmezdiniz.
Daniel, you wanna go out and catch a couple of Unas, trade'em for Chaka?
Daniel, sen gidip birkaç Unas yakalayıp Chaka ile takas yapmak ister misin?
The Unas of his planet live together in families.
Onun gezegenindeki Unaslar ailece yaşıyorlar.
- They're using Unas as slaves.
- Unasları köle olarak kullanıyorlar.
I'm chained up in a madman's barn with a bunch of Unas.
Deli bir adamın ahırında bir grup Unas ile zincirlenmiş durumdayım.
Habían cuatro soldados con un oficial... y dos más trayendo unas cajas. She says it was late afternoon when they brought him out.
Onu dışarıya çıkarttıklarında öğleden sonra olduğunu söylüyor.