Unbiased translate Turkish
106 parallel translation
Since we were not on the maid's side in the war, we can hardly judge her... - in unbiased fashion.
Savaşta Bâkire'nin tarafında olmadığımızdan, onu objektif bir gözle yargılamamız çok zor.
- This is an ecclesiastical court, governed solely by the unbiased laws of the church.
- Bu, sadece tarafsız kilise kurallarının hâkim olduğu dini bir mahkemedir.
Your reports would be unbiased.
Raporlarınız önyargısız olmalı.
As far as you're concerned, I've gotta take a completely unbiased attitude.
Sana karşı tarafsız bir tutum izlemeliyim.
I'll look down your throat, do some skull films get a CAT scan, maybe even an arteriogram and I'd like an unbiased eye to look at those EEG tracings.
Boğazına bakacağım, kafatası filmlerini çekeceğim. CAT taraması yapacağım, arteriyogram filmi de çekebilirim. Bir de şu EEG çıkışlarına tarafsız biri baksın istiyorum.
Every one of them a non-aligned, unbiased witness.
Her biri, bağımsız, tarafsız tanıklar.
That was an unbiased opinion from my unmarried producer, Roz, who, incidentally, has squeezed more fruit than Tropicana.
Bu, hiç evlenmemiş yapımcım Roz'dan, tarafsız bir fikirdi. Ki kendisi, Tropicana'dan fazla meyve sıkmıştır.
Forgive me, Pathfinder Neeyala, but I do not count you as unbiased.
Bağışla beni, Kaşif Neeyala, ama seni tarafsız bulmuyorum.
But Ryan O'Reily isn't exactly trustworthy or unbiased.
Ama Ryan O'Reily pek tarafsız ya da güvenilir değildir.
Dad, I've heard this idea... and speaking as an unbiased observer with no score to settle... it is great.
Baba, ben bu fikirleri duydum... ve tarafsız biri gibi konuşacak olursam tartışmasız... harika.
Any unbiased jury would give you your verdict, Clark, no question.
HER JURİ SAANA OY VERİRDİ, SORU YOK AMA..
Your unbiased opinion of these muffins.
Bu kekler hakkında tarafsız düşüncelerin.
I don't think I can count on you for an unbiased opinion.
Bu konuda yansız davranacağına güvenmiyorum.
- You're supposed to be unbiased.
- Sen tarafsız olması gerekiyordu.
And you and I treat it as unbiased reporting when, in fact, it is military propaganda.
Ve siz ve ben, bu aslında askeri propaganda olmasına rağmen, tarafsız bilgilendirmeymiş gibi davranıyoruz.
Hey, Alexx, I need an unbiased opinion.
Alexx, yansız birinden görüş almaya ihtiyacım var.
Why don't they just handcuff us naked to a streetlamp... wearing a sign that says : "Honk if you like unbiased journalism."
Neden bizi çıplak olarak sokak lambasına kelepçeleyip, üstümüze "Tarafsız medyayı seviyorsanız korna çalın" yazan bir tabela asmıyorlar?
Isn't the nature of science supposed to be completely unbiased and factual?
Bilimin tamamen tarafsız ve gerçeklere dayanması gerekmez mi?
Somebody that knows this shit inside out and who the public will see as unbiased.
Bu işlerin içyüzünü bilen ve halkın da tarafsız göreceği biri.
I prefer to make unbiased, initial observations.
Tamamen tarafsız ilk gözlemleri tercih ederim.
I'd be glad to prosecute Mr. Dresden, just as soon as you bring me unbiased evidence.
Tarafsız delil getirirseniz Bay Dresden için seve, seve kanuni takibat başlatırım.
It keeps our perspective unbiased.
Görüş açımızı yansız tutmak için.
I mean, to the unbiased eye, we're just backing a horse that died in the gate.
Birçok kişiye göre, bunlar akıntıya karşı kürek çekmek.
Thanks to your unbiased generosity, we're now splitting Jenny Rebecca three ways.
Tarafsız cömertliğin için teşekkürler. Sayende Jenny Rebecca'yı üçe böleceğiz.
Look, I know I'm not versed in the whole girl-talk thing... but I do have an unbiased ear. And, I know what it's like to have a case of the bad-boy blues.
Bak, kız kıza konuşma konusunda pek becerikli sayılmam ama tarafsız olarak dinlerim, ve başının erkeklerle belaya girmesinin nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
I can't testify against them without an attorney saying, "Hey, wait a second. You're not an unbiased witness."
Avukatın teki "Sen tarafsız bir şahit değilsin" demeden onların aleyhine tanıklık etmem mümkün değildi.
But you have to be unbiased and put the integrity of slap bet above all else.
Ama tarafsız olmak zorundasın ve tokat iddiasının şerefini her şeyin önünde tutmalısın.
The patient's unbiased.
Hasta tarafsız biri.
Their meaning in an absolute sense, when taken separately and alone, and another meaning entirely when taken altogether. And that arrangement of facts can also have two truths - an unbiased and objective account of what actually happened or an arrangement which can best be described as an orchestrated litany of lies.
Anlamları kesin duyguların içinde, ayrı ayrı ve tek başına alındığında ve diğer anlamda büsbütün alındığında bu olayların düzenlenişi bize bu iki doğrunun tarafsız ve objektif bir biçimde aslında neler olduğunu veya bir düzenleme bize en iyi tanımlamayı verebilir... tıpkı bir yalanlar dizisi gibi.
I'm here to do unbiased research to find out why catches are plummeting.
Buraya ağların dibe vuruş nedenini öğrenmek için geldim.
I need some unbiased, clear, honest advice.
Tarafsız, açık ve dürüst bir tavsiyeye ihtiyacım var.
Well, you can rest assured that the article will be totally unbiased, and you should also know that your concerns were completely unwarranted.
Pekala. Yazının tamamen tarafsız olacağından emin olabilirsiniz. Şunu da bilmelisiniz ki endişeleriniz yersizdi.
My human sexuality class is having us do surveys on certain aspects of relationships, and I need a few more unbiased subjects.
Cinsellik sınıfında ilişkilerin kesin izlenimleri ile ilgili bir anket yaptırıyorlardı ve birkaç tarafsız kişi gerekti.
Well, so much for an unbiased search for the truth.
Tarafsız gerçeği aramayı kes.
Thomas is of a most unbiased constitution.
Thomas en tarafsız oluşumdan yana.
Unbiased.
Tarafsız.
So at this point, I just need some sound, unbiased guidance.
Şu an için ihtiyacım olan tek şey, tarafsız bir yol gösterici.
- You're hardly the most unbiased observer.
Sen en zor tarafsız gözlemcisin.
Although Greenpeace film their own activities, we put our cameraman on board to ensure an unbiased record of events.
Gerçi Greenpeace kendi aktivitelerini filme alıyor ise de, olayların tarafsızca kaydedilmesini garantiye almak için kendi kameramanımızı da koyuyoruz.
I was just trying to be unbiased.
Fasulye neyi ifade ediyor?
Women have this compassionate chemistry that allows them to listen with an unbiased ear...
Kadınlar, onları objektif bi kulakla dinlemeyi sağlayan şefkatli bi kimyaya sahip...
We all have to be convinced that's what it is, based on an unbiased profile.
Tarafsiz bir profile dayanarak hepimizin ikna olması lazım.
Ms. Clark, if you'd like me to review any segments you're unhappy with, I'd be glad to give you my honest, unbiased critique, but
Ms. Clark, gözden geçirmemi isterseniz herhangi bir bölümde mutsuz olabilirsiniz, tarafsız ve kritik olarak dürüstlüğüme verirseniz sevinirim
Unbiased-Reviews. Mom says Twitcher is the killer app.
"tarafsız-gorusler.mom" sitesine göre, twitcher tam bir katil uygulamaymış.
Corporal Barnard, if I order you to be unbiased,
Onbaşı Barnard, eğer önyargılı davranmamanızı...
Well, ladies, I know this is a lot to digest, and that's why I'm here - to act as an unbiased negotiator in the process... and to sort out any problems or concerns.
Hanımlar, durumu sindirmek biraz zor biliyorum. Ama ben bu yüzden buradayım. Bu süreçte tarafsız ara bulucu olup sorun veya sıkıntıları çözmek için.
Nobody actually saw him do anything other than this guy and supposedly his wife and kid, who are by no means unbiased.
Bu adam, karısı ve çocuğundan başka kimse önyargısız aslında ne yaptığını görmedi.
I wanted your unbiased assessment.
Olaya tarafsız bakmanızı istemiştim.
Look, I know, as forensic investigators, we're not supposed to consider innocence or guilt, that we draw upon scientific unbiased conclusion.
Bak, adli tıp uzmanları olarak kimin masum kimin suçlu olduğunu düşünmeyiz ama bilimsel bulguları tarafsızca değerlendiririz.
Which is unbiased, even though i am the producer.
Pekala.
Oh, you're such an unbiased observer.
- Ne kadar tarafsız bir gözlemcisin.