Unhear translate Turkish
17 parallel translation
You are not a member of this practice so you have to go ahead and unhear that.
Burada çalışmıyorsun, yani bütün duyduklarını duymazdan gelmelisin.
You know, people can't unhear the things you say.
Biliyor musun? İnsanlar söylediklerini duymazlıktan gelebilir.
Britta, you date guys that we think are cool, and when you decide you don't like them anymore, you tell us horrible things about them that we can never unhear.
Britta, iyi olduğunu düşündüğümüz adamlarla çıkıyorsun, sonra artık onlardan hoşlanmadığını anlayınca onlar hakkında asla unutamayacağımız korkunç şeyler söylüyorsun.
I... have to unhear that.How do I unhear that?
Duymamış gibi yapayım en iyisi. Nasıl olacaksa artık?
I wish I could unhear it.
Keşke bunları duymasaydım.
I'm not gonna be able to unhear that "C.G.I. Yoda" thing.
"Animasyon Yoda" şeyini duymamış gibi davranmış olabilirim.
Unh! You realize I can never unhear that sentence, Pam.
Bu lafı aklımdan silemeyeceğimin farkındasındır herhalde Pam.
I will never unhear that.
Bunu duymamış gibi yapacağım.
What did you say? I can't unhear it!
Ne dediniz.
I can't unhear that kind of shit.
- O sesi duymamazlıktan gelemem ben.
Yeah, but I'm gonna ask you not to tell me anything that I can't unhear, if you know what I mean.
Ama bana, duymamam gereken herhangi bir şeyi söylememen konusunda seni uyarmam gerek, anlarsın ya?
I can't unhear things I've heard, unsee things I've seen. I'm sorry.
Duyduklarımı duymazdan, gördüklerimi görmezden gelemem.
Cannot unhear that.
- Bunu unutamam!
The kids in the shop were pissed... but they could never unhear it.
Dükkandaki çocuklar artık usanmıştı ama mecbur duyuyorlardı.
Try to unhear! Try to unhear!
Duymamaya çalış!
I don't know how to unhear that.
Kazındı bile kafaya.
I can't unhear it!
Bunu duymamış gibi davranamam.