English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ U ] / Upland

Upland translate Turkish

23 parallel translation
It sprawls out horizontally over 452 square miles of valleys and upland... of foothills and beaches.
Vadileriyle, tepeleriyle, bayırlarıyla 730 kilometre kareye ulaşıyor.
We cannot winter cattle outside in our upland climate.
Sığırları bu havada dışarıda ida edemeyiz bu yüksek iklimde.
A dinky little town called Upland.
Upland adlı sıradan bir kasabadan.
Upon the upland road Ride easy, stranger Surrender to the sky Your heart of anger
Yayla yolu boyunca ilerle yabancı, için rahat yüreğinin kızgınlığını gökyüzünde bırakarak.
Although relatively lifeless, the power of the upland rivers to shape the landscape is greater than any other stage in a river's life.
İçlerindeki yaşam yok denecek kadar az da olsa, yükseklerdeki bu ırmakların yeryüzüne şekil verme gücü, hiç bir yerde olmadığı kadar büyüktür.
OK, lads, make sure you're at the Upland place by 12 noon tomorrow.
Evet, baylar. Öğlen 12'ye kadar Upland bölgesinde olun.
He said he was so pleased with the Upland operation that he's bumping me up to B Battalion.
Upland Operasyonu'ndan çok memnun kalmış beni B Taburu'na yükseltti.
In the upland valleys, a family of Kazakhs has been grazing their livestock all summer on the lush alpine meadows.
Vadinin yükseklerinde, bir Kazak ailesi sürülerini bereketli Alp çimenlerinde otlatıyorlar.
Now, the best recipe is equal parts salt marsh, upland soil and dung.
En iyi tarif, eşit miktarlarda tuz bataklığı, yayla toprağı ve tezektir.
Next thing I know, he's ringing Biggs'doorbell in Upland.
En sonunda, dağlık bir bölgede Biggs'in evinin kapısını çaldığını öğrendim.
A fairyland of beauty lay below and about me so lovely as to distract a pilot's attention from the task at hand, that of herding a heavy plane out of that great upland saucer and over the mountains that make its rim.
Bir tabak gibi uzanan kocaman yaylaların ve kenarındaki dağların üzerinden uçağını götürmek isteyen bir pilota görevlerini unutturabilecek güzellikte bir masal ülkesi altımda yatıyor.
Marcus Newsom is suing upland pharmaceuticals.
Marcus Newsom, Upland ilaçlarını dava etti.
Sir, do you receive money from upland, the defendant?
Efendim, Upland'den ücret aldınız mı?
Zolpidem is upland's most successful drug, isn't it?
Zolpidem, Upland'in en başarılı ilacı, değil mi?
Upland pharmaceutical.
Upland İlaç Sanayi.
He's angry at upland pharmaceuticals because they ignored evidence that Zolpidem can cause hallucinations with deadly consequences.
Öfkesi, Upland İlaç Sanayi için. Çünkü delili görmezden geldiler. Zolpidem'in halüsinasyonlara sebep olup ölümcül sonuçlar doğurabildiğinin delilini...
Take the bikes, you take the truck, and you go to Upland Park.
Motosikletlerle kamyoneti alıp, Upland parkına gidin.
Anyway, these fibers are upland cotton of a very high tenacity.
Herneyse, bu lifler cok yuksek dozda yapiskan pamuklar
It's In upland.
Daha yukarıda.
Today, only small pockets of upland jungle remain... home to animals who once roamed the ancient forests.
Çok az kalan bu yüksek ormanlar... zamanında antik ormanlarda... yaşamış hayvanların evi.
There are - law of Upland worst gangster!
Bir süre daha kalıp duruma bakacağım.
Or Phil Upland.
Ya da Phil Upland.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]