Uppers translate Turkish
137 parallel translation
IN THE FIXER UPPERS
DALAVERECİLER
I've slept in two uppers and one lower with Papa.
İki kez üstte bir kez de altta babamla yattım.
i'm right on my uppers.
Başım biraz sıkışık
Unless he has some uppers.
Hap atarsa iş değişir ama.
Hell, we didn't know uppers, downers, or any of the...
Biz öyle uyuşturucu, uyarıcı falan bilmezdik.
Uppers, downers, inners, outers.
uyarıcılar, sakinleştiriciler, dahili, harici.
Blues, yellows, screamers, uppers, downers, you name it.
Bir avuç hap yuttum. Maviler, sarılar, uyarıcılar, sakinleştiriciler, aklına ne gelirse.
You know, L.A. Turnarounds. Uppers.
Uyuşturucu işte, L.A. Turnaround, Uppers.
- Uppers, amphetamines?
- Ya da uyarıcı, amfetamin?
- Are you on uppers?
- Uyarıcı ilaç mı aldın?
Dope, drugs, weed, grass, toot, smack, quackers, uppers, downers, all-arounders... You name it, we want it.
Uyuşturucu, ot, toz, beyaz, eroin, derman, hap, ne varsa...
You're not going to last long with those uppers and downers.
Bu çalkantılı hayatı fazla sürdüremezsin.
- Uppers?
- Uyarıcılar?
Well, we have uppers, downers... a little bit of smoke.
Şey, var tabi. Az bir dumanla güldüren, ağlatan.
Red wine and uppers.
Hayır, kırmızı şarap ve uyarıcı.
He'd take red wine and uppers and sail away.
Çok fazla kırmızı şarap ve uyarıcı alır, sonra denize açılırdı.
I mean amphetamines, uppers, downers, black beauties.
Anfetaminler mi istersin, uyarıcılar mı, uyuşturucular, siyah güzellikler...
Dr. Glassman did my uppers and lowers.
Dr. Glassman üstleri ve altları yaptı.
Uppers, Downers, Whoopers, Scoopers Benies, Zonkers, Pinks and Blues.
Uyarıcı, yatıştırıcı, öttürücü, azdırıcı, geciktirici, kaydırıcı ve efkarlandırıcı.
I got prescription drugs, morphine and uppers.
Reçeteli ilaçlar, morfin ve daha güçlüleri var.
He took downers and uppers
Sakinleştirici ve kuvvet ilaçları alıyordu.
I've got uppers. I've got lowers.
Hem üstte hem de altta.
We're taking uppers, downers, sidewinders reddies, greenies, blueys, greenies, Auntie fucking Jeanies.
Sakinleştiricisi, enerji vericisi kırmızısı, yeşili, mavisi, sevgili halamız Jenny'si, ne ararsan.
Good thing the vet took Lucky off those puppy uppers.
Veterinerin ilaçları azalttığı iyi oldu.
We had two bags of grass... 75 pellets of mescaline... five sheets of high-powered blotter acid... a salt shaker half-full of cocaine... a whole galaxy of multicolored uppers, downers, screamers, laughers.
İki torba otumuz... 75 topak mescaline... 5 levha kafası yüksek kağıt acid... yarısı kokain dolu bir tuzluk... Her renkten bütün bir galaxy, yükselticek, sakinleştirecek, çığlık attıracak, güldürücüler vardı.
You got the uppers, the downers, the chiva, crystal meth. Acid. We got the nicotine for you.
Amfetamin, sakinleştirici, haşhaş, kristal meth, LSD, nikotin.
- I was scared, I thought you meant those uppers.
- Bende ilaç deyince korktum.
The picker-uppers to put ice in a martini glass.
Martini bardağına buz koyarken elimizle tuttuğumuz alet.
You on uppers? - What?
Sen uyarıcı mı alıyorsun?
- You on uppers?
Uyarıcı mı alıyorsun?
Downers and uppers.
Yükselticiler ve alçaltıcılar.
Speaking of which... you all look a little torqued... and I am the discoverer of picker-uppers.
Ne hakkında konuşuyorsunuz... Hepiniz yıpranmış görünüyorsunuz... ve ben bir kaşifim.
- You weren't liking the uppers either.
- Uyarıcıdan da hoşlanmamalısın.
No matter how many uppers you take you're still a downer
Tatlım, hayatım, çavuş... Ben getiririm.
I've taken heroin, speed, uppers, downers, blues... morphine, methadone, mushrooms, Quaaludes... acid, valium, barbitures, straight LSD, marijuana... marijuana laced with opium. Nembutone, mescaline, of course... and medicinal methaqualone... which made me shake uncontrollably for 6 days and vomit on the hour.
Eroin, yavşanotu, alçaltan, yükselten, blues, morfin metadon, mantar metil alkol, asit, Valyum, barbiturat, sek LSD marihuana, afyonla harmanlanmış marihuana Nembutal meskalin, tabii ayrıca tıbbi metakalin kullandım ki bu altı gün titreyip, saatte bir kusmama neden oldu.
Yeah, on the lowers and a night brace for the uppers.
- Tel mi? Evet gündüzleri alt dişlere, geceleri üst dişlere takıyordum.
The girl's on uppers, mom's on downers, and grandma sucks on the cancer stick.
Kız uyarıcı, anne yatıştırıcı, anneanne ise kanser çubuğu.
All of you- - you're giver-uppers and put-er-downers.
İnsanın moralini bozmak için birebirsiniz!
She's up. - So she's on uppers?
- Yani dengesizlikleri var.
Shit, I must have grabbed the uppers instead of the downers.
Lanet olsun, yatıştırıcı yerine uyarıcıları kapmış olmalıyım.
And her and her mom, they're like Sunshine Twins on uppers except when, God forbid, something happened with the wedding plans.
O ve annesi, kafayı bulmuş Sunshine ikizleri gibilerdi sadece, Allah korusun, evlilik planlarıyla ilgili bir şey olduğu zamanlar dışında.
Greenies. Feel like I got a rocket up my ass. Uppers.
- Amfetamin.
Everything. "E," uppers, downers, Z's, vikes, perks.
- Hepsi. Sakinleştirici, uyarıcı, vikes, perks.
Let's just say you took uppers.
O zaman Viagra almış diyelim.
- I can't over emphasize this coz, if he gets the uppers when he wants the downers, he goes... deep shit...
- Bunun altını çiziyorum. Çünkü eğer uyuşturucu isterken uyarıcı alırsa, çıldırır.
Been addicted to crack, smack, uppers, downers... booze, gambling, hookers.
Kokain, eroin, uyarıcı, yatıştırıcı, alkol, kumar ve... fahişelere bağımlıydım.
- I lost my uppers.
- Takma dişleri kaybettim.
Patient might have been sneaking uppers.
Hasta belki gizlice uyuşturucu alıyordur.
So now... you're taking uppers and downers.
Hem uyanık kalmak, hem de uyumak için ilaç alıyorsun.
- She takes uppers?
- Sonja'nın "atıkları" mı?
- Uppers...
Kafa bulduran...