Upstarts translate Turkish
27 parallel translation
Everywhere we find these little semi-military upstarts robbing and fighting.
Bu asker müsveddelerinin yaptıkları yağma ve saldırıları her yerde görüyoruz.
I don't employ impertinent upstarts!
Sonradan görme terbiyesizlerle çalışamam.
They can't hold out much longer these fanatical upstarts with no vision and no culture.
Daha fazla dayanamazlar o dar görüşlü, kültürsüz ve bağnaz sonradan görmelere.
These upstarts think I'm some old freak.
Bu sonradan görmeler benim kaçık olduğumu düşünüyorlar.
These people are upstarts.
Bunlar aç gözlüdür!
Upstarts everywhere.
Sonradan görmeler her yerde.
No, and anyhow... there'll always be paparazzi, upstarts too.
Hayır Buda hep paparazzi olacak.
Agent Orange, the Angelic Upstarts, the Agnostic Front, Ash... " You went alphabetically.
Accelerators Adolescents, Adverts, Agent Orange, Angelic Upstarts, Agnostic Front... "
The upstarts are coming up fast
Bir anda yıldız olanlar, bir de bakıyorsun kayıvermişler...
We've been continuing the fight against them since long before these upstarts were around.
Bu olaylar başlamadan çok önceden beri biz bunlara karşı savaşıyorduk.
They're a bunch of upstarts!
Bir avuç sonradan görmeler!
I can't stand upstarts and rude people.
Zıpçıktılara ve kaba insanlara dayanamam.
young upstarts constantly challenge authority and each other.
Bu uykucu şekerleme yaparken, gençler nihai büyük hedef için ataklıklarını test ediyor.
They're cocky upstarts.
Sonradan görme oluyorlar.
And like most alpha males, he couldn't care less about the young upstarts who would just love to take over his job someday.
Ve çoğu alfa erkeği gibi, günün birinde onun yerine geçmek için can atan yeni yetmeleri çok da fazla umursadığı söylenemez.
Come upstarts and let's talk.
Yukarı gelde konuşalım.
But like all upstarts, you overreach.
Ancak tüm sonradan görmeler gibi, sen de haddini aştın.
You weren't, uh, tempted by one of those Japanese upstarts, huh?
Şu Japon arabalarının akımına kapılmıyorsun, değil mi?
arrogant upstarts. These de Villiers!
Kibirli sonradan görme de Villiers'lar!
An excuse for criminal activity and every man for himself. Well said. If these upstarts were truly concerned with your liberty, they wouldn't encourage smuggling on the one hand and then roll you with the other.
Bu sonradan görmeler istiklâlinizle gerçekten ilgilense kaçakçılara cesaret vermezdi.
If any of you need a reminder of how we deal with traitors, Upstarts, and villains, Allow me to indulge you.
Hainlere, görgüsüzlere ve kabadayılara nasıl davrandığımızı hatırlatmamı isteyen başka kimse varsa isteğini yerine getireyim.
Unfortunately, so does every other vampire in the world. Given that the sire lines have declared war against one another, you can imagine how many young upstarts have come to the same conclusion... kill an Original, wipe out an entire line of rivals.
Ne yazık ki, dünyadaki diğer vampirler gibi efendi bağlarının birbirleri arasında... savaş ilan ettiğini düşünürsek sonradan dönüşen kaç kişinin... aynı sonuca varacağını hayal edebilirsiniz.
The Paradisers... A bunch of upstarts equipped with some new type of battle suit.
Cennet Ekibi yeni savaş takımları kullanan bir grup gavat sonuçta.
He calls you upstarts, says you're a welcome addition of heart and vitality to the Valley landscape.
Sana burnu havada diyor ve vadiye yeni bir soluk getirdiğini söylüyor.
What strides have you made in your dealings with the Montreal upstarts, with Declan Harp, the inland wars, the natives?
Montreal şirketleriyle anlaşmalarınızda ne gibi adımlar attınız? Declan Harp, iç savaşlar, yerlilerle?
You built this as an opportunity for upstarts when it's really just self-promotion.
Bunu yeni kişiler için bir fırsat olarak kurdun gerçekten birilerinin yararına.
The grand old man of performance coming out one more time to defend his title against one of the young upstarts.
Büyük yaşlı performans adamı Unvanı savunmak için bir kez daha çıkıyor Genç başkanların birine karşı.