English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ V ] / Valparaiso

Valparaiso translate Turkish

41 parallel translation
While this happened at # 1 Melchior Street, at # 7 Melchior Street, Mr. Alonso Canez de Valparaiso arrived at the Hotel Carlton with $ 10,000 dollars in his pocket, and a firm intention to make half a million dollars in three weeks.
Bu olaylarla aynı zamanda Melchior Sokağı 7 numarada Bay Alonso Canez de Valparaiso Carlton Oteli'ne varmıştı. Cebindeki 10 bin doları göstereceği büyük azimle üç haftada yarım milyon dolar yapmak istiyordu.
- I quit a show in Valparaiso.
- Valparaiso'da şovu bıraktım.
If he was in rangoon or valparaiso, i'd find him, but in london it's like looking for a needle in a haystack.
Eğer Rangoon veya Valparaiso'da olsaydı, onu bulabilirdim, ama Londra'da aramak samanlıkta iğne aramak gibi.
How he spat in the holy goblet in church of Valparaiso?
Valparaiso'daki kutsal kadehe nasıl tükürdüğünü?
We were travelling home from Valparaiso.
Valparaiso'dan eve dönüyorduk.
VALPARAISO
Valparaiso ( Cennet Vadi Liman Kenti )
Two more hours to Valparaiso.
Valparaiso'ya iki saat kaldı.
Then we'll bound for Valparaiso "
# Çıktık Valparaiso yoluna
Valparaiso Chile, 300,000 inhabitants, between the Cordillera and the Ocean.
Valparaiso, 300,000 sakiniyle Cordillera ile okyanusun arasında yer alıyor.
Pronounced horribly as Valparaiso in French it's Val Paraiso, the Valley of Paradise.
Valparaiso'nun Fransızca söylenişi çok kötü "Val Paraiso" şeklinde söyleniyor, "Cennet Vadi" anlamına geliyor.
All the women of Valparaiso bring out their parasols to walk all the penguins of Valparaiso.
Valparaiso kadınları güneş şemsiyeleriyle Valparaiso penguenlerini gezdirmeye çıkarır.
This is the lie of Valparaiso.
Valparaiso kandırmacası budur.
This is the third element of Valparaiso :
Valparaiso'nun üçüncü öğesi de bu :
Near Valparaiso, at Vina del Mar, a horse has won the Grand Prize.
Valparaiso civarındaki Vina del Mar'dan bir at büyük koşuyu kazanmıştır.
This is the fourth element of Valparaiso : blood.
Bu da Valparaiso'nun dördüncü öğesi : Kan.
Neither the alphabet of pavilions, nor the regular movement of ships correspond to what once was Valparaiso's adventure.
Ne büyük çadırlar ne de düzenli gemi hareketleri bir zamanlar yaşanan Valparaiso macerasına uymuyor.
I want to write a song like "Valparaiso".
"Valparaiso" gibi bir şarkı yazmak istiyorum.
Or the University of Hawaii or Valparaiso University. Where's that? It's, like, in Brazil or something.
Ya da Hawaii Üniversitesi veya Valparaiso Üniversitesi.
We'll intercept the Acheron and escort them into Valparaíso. Aye, sir.
Acheron'a yetişip onları Valparaiso'ya götüreceğiz.
Is that the Valparaiso?
Bu Valparaiso mu?
When we get to Valparaiso we will receive some money, when we have it we will send it to you...
Valparaiso'ya varınca biraz para alacağız ve aldığımız zaman sana yollayacağız...
We arrived at Valparaiso
Valparaiso'ya vardık
" I love Valparaiso.
" Valparaiso'yu severim.
Carlos... when you were at your cousin's funeral in Valparaiso,
Carlos... Sen Valparaiso da kuzeninin düğünündeyken,
we figured out I had been in Valparaiso,
Anlıyoruz ki, Valparaiso...
I materialized in Seville, in Valparaiso, in Montevideo...
Seville, Valparaiso, Montevideo'da olduğumu cisimleştirdim...
We got intercepted in Valparaiso.
Valparaiso'da durdurulduk.
There's one party tomorrow night in Valparaiso.
Mesela yarın akşam Valparaiso'da bir parti var.
Monica! Pollo just invited us to Valparaiso.
Pollo bizi Valparaiso'ya davet etti.
Valparaiso is a really nice place.
Valparaiso gerçekten güzel yerdir.
Pollo's dad owns a boutique hotel in Valparaiso.
Pollo'nun babasının Valparaiso'da oteli var.
Welcome to Valparaiso city.
Valparaiso'ya hoş geldiniz.
I only came to Valparaiso because I worry about you.
Valparaiso'ya sırf seni düşündüğüm için geldim.
There was a fire at the d'Anconia ore docks in Valparaiso tomorrow morning.
Valparaiso'daki maden cevheri doklarında bir yangın çıktı yarın sabah.
I'll take a train to Valparaiso then a boat to Tocopilla.
Valparaiso'ya bir tren bileti alacağım. Sonra bir gemiyle Tocopilla'ya gideceğim.
I've loaded copper in Valparaiso and am heading for Buenos Aires.
Valparaiso'dan bakır yükleyip, Buenos Aires'e doğru seyrediyorum.
Valparaiso?
Valparaiso?
I told her not to cover the Valparaiso.
Valparaiso'yu kapatma demistim!
- Valparaíso.
- Valparaiso.
I'm going to Valparaíso. Do not.
- Valparaiso'ya gideceğim.
I can't hear you. Dad, I'm in Valparaiso.
Baba, Valparaiso'dayım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]