Vardhaan translate Turkish
49 parallel translation
His two invaluable lieutenants in this business... _ _ _ Vardhaan and Singhania _
Bu işte iki önemli yardımcısı var : Vardhaan ve Singhania.
We don't have a single photograph of Vardhaan _
Elimizde Vardhaan'ın tek bir resmi bile yok.
It is rumored that Boris wanted to hand over the business to Vardhaan _ _ _ but Singhania murdered Boris.
Boris'in işleri Vardhaan'a devretmek istediği dedikodusu dolaşıyordu ama Singhania, Boris'i öldürdü.
Did he kill Vardhaan too?
Peki Vardhaan'ı da mı öldürdü?
Because there's been no traoe of Vardhaan since then.
Çünkü o günden beri Vardhaan'dan bir iz yok.
Like... _ _ _ Vardhaan _
Kim mesela? Mesela Vardhaan.
Vardhaan or that officer Desilva?
Vardhaan mı yoksa Müfettiş Desilva mı?
Because neither do they know that I am Vardhaan _
Çünkü Vardhaan olduğumu da öğrenemeyecekler.
Vardhaan _
Vardhaan.
Vardhaann.7
Vardhaan mı?
Yes, Mr. Vardhaan _
Evet, Bay Vardhaan.
His real name is Vardhaan _
Gerçek ismi Vardhaan.
DCP Desilva is Vardhaan!
Müfettiş Desilva aslında Vardhaan!
DCP Desilva _ _ _ Vardhaan!
Müfettiş Desilva... Vardhaan!
Give the disc to Vardhaan!
Diski Vardhaan'a ver!
In that case, Vardhaanm... I'll be waiting for you.
Şu durumda, Vardhaan seni bekliyor olacağım.
You're here because of your ego, Vardhaan.
Egon yüzünden buradasın. Vardhaan.
I've come here for you, Vardhaan.
Senin için geldim, Vardhaan.
That will benefit neither you nor me, Vardhaan.
Bunun ne sana ne de bana yararı olur, Vardhaan.
I'm on death row, Vardhaan.
İdam cezasına çarptırıldım, Vardhaan.
Think, Vardhaan!
Düşün, Vardhaan.
Where is the key, Vardhaan?
Anahtar nerede, Vardhaan?
I'm not just a pretty face, Mr. Vardhaan.
Sadece yüzüm güzel değil, Vardhaan Bey.
That's right, Vardhaan!
Bildin, Vardhaan!
Vardhaan and Don were spotted in Zurich.
Don ile Vardhaan Zürih'de görülmüşler.
Don and Vardhaan?
Don ile Vardhan?
Vardhaan!
Vardhaan!
I know, Vardhaan.
Biliyorum, Vardhaan.
Relax Vardhaan.
Rahatla, Vardhaan.
Vardhaan...
Vardhaan...
Vardhaan controls them now, not me.
Onları Vardhaan yönetiyor artık, ben değil.
Vardhaan is in the building?
Vardhaan binada mı?
Vardhaan, Abdul Jabbar and his goons.
Vardhaan, Abdul Jabbar ve adamları.
Vardhaan... it's coming from inside the building, sir.
Vardhaan... Binanın içinden geliyor, efendim.
Vardhaan.
Vardhaan.
You better surrender, Vardhaan.
Teslim olsan iyi edersin, Vardhaan.
Vardhaan has the plates.
Vardhaan aldı.
Now I loathe people like Vardhaan and Coogan.
Şimdi Vardhaan ve Coogan gibi insanlardan tiksiniyorum.
Vardhaan... 2 hours aren't up yet.
Vardhaan... İki saat daha dolmadı, yirmi dakika oldu.
Vardhaan, the helicopter has left the airbase.
Vardhaan, helikopter havaüssünden kalktı.
Vardhaan and Jabbar can't be trusted.
Vardhaan ve Jabbar'a güvenilmez.
Vardhaan, the police is giving you everything you asked for.
Vardhaan, polis istediğin her şeyi veriyor.
Vardhaan, you seem to forget something.
Vardhaan, anlaşılan bir şeyi unutmuşsun.
Malik here. Mr. Malik, Jabbar is dead. And you won't have any issue in taking Vardhaan back to prison.
Ve Vardhaan'ı hapse yollamak için hiç kanıtın yok.
Vardhaan got back to where he belonged.
Vardhaan layık olduğu yere döndü.
Vardhaan _ _ _
Vardhaan...
Where is Vardhaan? !
Nerede bu Vardhaan?