Varies translate Turkish
191 parallel translation
Yes, but what makes it so difficult for me is that her description varies.
Evet ama kadının tarifi değişiyor. Bu da olayı içinden çıkılmaz hâle sokuyor.
Of course, it varies at different seasons.
Teşekkür ederim. Elbette, sesi dönemden döneme değişir.
It's equivalent to about 3 cents a day. Of course it varies with the rate of exchange.
Tabii döviz kuruna göre değişiyor.
Oh, it varies.
Değişir.
- Varies. $ 2,000, good year.
- Değişiyor. İyi bir yılsa 2000 dolar.
It varies with the man, with his wealth, with his wants.
Bu kişiye göre değişir, onun istemesi ve zenginliğine göre!
- It varies a lot, from 2 to 7 months.
İki ilâ yedi ay arasında. Anlıyorum.
One batch of nutrient varies sharply from the next.
Bileşenin küçük bir miktarı anında diğer forma geçmesini sağlıyor.
My timetable never varies.
Zaman çizelgem asla şaşmaz.
It varies, Your Majesty.
İki ilâ yedi ay arasında.
When it varies, the information is posted.
Değiştirildiğinde bilgi verilir.
The price of gold varies from country to country.
Altının fiyatı ülkeden ülkeye değişir.
What ´ s proper varies throughout the world depending on customs and climate.
"Normal", dünyanın her yerinde farklıdır. Geleneğe ve iklime bağlı olarak.
The current is direct, but the voltage varies.
Akım sabit fakat voltaj değişiyor.
All right. There's something wrong about a man who never smiles, whose conversation never varies from the routine of the job, and who won't talk about his background.
Hiç gülümsemiyor, konuşması yaptığı işin kapsamı dışına hiç çıkmıyor ve geçmişi hakkında konuşmuyor.
It varies with the number of scholars, researchers and scientists from various Federation planets who are using the computer complex.
Bilgisayar birimini kullanan, öğrenci ve bilim adamı sayısına göre değişir.
It varies.
Duruma göre değişiyor.
He never varies in the slightest.
Çizgisinden hiç sapmaz.
It never varies
Hiç değişmiyor.
Their shape and arrangement varies with each fern species.
Bunların şekil ve düzenleri her eğreltiotu türünde farklıdır.
The milk, supplied by the females to their young, varies as time passes.
Annelerinin yavrularına sağladığı süt zaman geçtikçe değişir.
- Varies with the maneuver.
- Manevraya göre değişir.
The duration of the Flame varies
Ateşin sönmeden önceki durumu, çok değişkendir
It is unendurable, and it varies from individual to individual.
DayanıImazdır, ve kişiden kişiye değişir.
Varies from girl to girl.
Kızdan kıza değişir.
- It never varies. We aim for the point where everyone who is marked for death dies.
Amacımız, ölmek için işaretlenmiş herkesin ölmesi.
Mischief varies inversely with proximity to the authority figure.
Kötülük otoriteye yakınlığının tersine bir yaklaşımla değişir.
The orgasmic sensation varies depending on the area touched.
Orgazm hissi temas edilen alana bağlıdır.
It varies.
Değişiyor.
The genetic sequence of Dr. Gallo's HTLVIII prototype isolate varies from our virus, called LAV by less than 1 percent.
Dr. Gallo'nun HTLV-III prototip izolatının genetik dizisi bizim LAV virüsümüze göre % 1'den az değişken.
Your rainfall varies from 40 inches in the winter to 200 in summer.
Yağışınız kışın 40 inç yazın da 200 inç'e çıkıyor.
The pulse varies.
- Nabız değişebilir.
Well, it varies.
Değişiyor.
He never varies his performance not even by a half-tone.
Onun performansı yarım tonda bile asla değişmez.
Only the timing varies.
Sadece bir zaman meselesi.
Brill's fee varies with risk.
Brill'in fiyatı riskle doğru orantılıdır.
It varies with each person.
İnsandan insana değişir.
- Well, it varies. Depends.
Bu aslında değişiyor.
Male sparrows have black bibs, but the size varies.
Erkek serçelerin siyah önlükleri var ama varklı ebatlarda.
It varies.
- Şey değişik kitaplar.
One's consequence varies so much at times without any particular reason.
sebepler ve sonuçlar zamana göre bir sebep olmaksızın değişkenlik gösterebilir.
Since the detonation varies depending on the reaction the sensor here tells you when it's exploding.
Patlama tepkimeye göre değişim gösterdiği için buradaki algılayıcı bunun ne zaman olacağını gösterir.
Her condition varies.
Bir saat iyi, bir saat kötü.
It varies.
Değişir.
- It varies from person to person.
- Kişiden kişiye göre değişiyor.
It varies.
Belli olmaz.
Anything that's a trigger for you. It varies from person to person.
Tepki göstermenize neden olacak herhangi bir şey.
- Boyle's Law states that, at a constant temperature, the volume of a confined ideal gas varies inversely with its pressure!
Boyle kanunu der ki, sabit bir sıcaklıkta ideal hapsedilmiş bir gazın hacmi, basınçla ters orantılı değişir.
- It varies.
- Değişir.
The strengths of the refracted light varies... in accordance with its velocity
... - Dr. Solomon. Ne oldu, Leon?
- ALS progression varies.
ALS'de durum değişir.