Vato translate Turkish
149 parallel translation
Hurry your ass up, "vato".
Çabuk ol. Bu şekilde devam etmeliyiz.
No, we can have Guitarland in Vatoland.
Hayır, hayır Vato... Vatoland'ta Gitarland olur.
- Maybe it belongs to that vato in the bag.
- Belki de poşetteki şu leşe aittir.
Vato loco.
- Çok çılgın.
Back up, vato.
Geri çekil.
Big badass vato.
Büyük kötü kıç vato.
I'm gonna teach you all about Aztlán...'cause this vato's coming back some day to reclaim the raza's kingdom.
Sana Aztlán hakkında her şeyi öğreteceğim... Çünkü bu adam bir gün Krallığını düzeltmek için geri gelecek.
Where do you want to go, Vegas vato?
Nereye gitmek istiyorsun, Vegas vato?
Hey, I let you put my hat off my head once, vato... but you better keep your fuckin'face outta my business before I put you down, milkweed.
Hey, şapkamı kafamdan bir kez çıkartmana izin verdim, vato... ama seni sopalamadan önce s.ktiğiminin suratını işimden uzak tut süt çocuğu.
Hey, me la ray, o, vato.
Hey, me la ray, o, vato.
- Or the front seat, or anywhere else, vato.
- Ya da ön koltukta, ya da herhangi bir yere.
Let's give this Vato Loco a joyride!
Hadi bu Vato Loco'yu gezmeye çıkartalım!
- Vato Loco must be on medication to come here.
- Vato Loco buraya ameliyat için gelmiş olmalı.
- He's still there, vato!
- Hala geliyor Paco!
They ain't gonna do shit, vato!
Bir bok yapamazlar, vato!
You're gonna be as free as a bird, vato.
Bir kuş kadar özgür olacaksın, vato.
Yeah, I smoke that now, vato.
Tamam, işte onu içerim, vato.
- Okay, vato.
- Tamam, vato.
- Fuckin'A. East Los rules, vato.
- S.kici Doğu Los Kuralları, vato.
You ain't no Vato Loco!
Sen Vato Loco değilsin!
- Mira, vato, I was Onda before you were, huh?
- Miro, vato, ben Onda'da senden daha eskiyim, huh?
Cruz Candelaria, vato.
Cruz Candelaria, vato.
Well, maybe if we jack up a few of these maricones, vato.
Eee, belki buradakileri ikna ederiz, vato.
- And I'll take everyone without a bra, vato.
- Ve ben de sutyensiz olan herkesi, vato.
You know, the way that I see it, Cruzito... you know, homes, you take the money and you run, vato.
Ne yapman gerektiğini biliyorsun, Cruzito... biliyorsun adamım, parayı al ve kaç evlat.
- You'll look like me, vato, huh?
- Benim gibi mi olacaksın, vato, huh?
All right, vato.
Tamamdır, vato.
That's the best thing I've tasted in nine years, vato loco.
Son dokuz yıl içerisinde tattığım en güzel şey bu, vato loco.
You don't know how good it is to see you, vato.
Seni görmek ne kadar güzel bilemezsin, vato.
Vato Loco forever, carnal.
Vato Loco sonsuza dek, carnal.
Miklo, this vato's big trouble.
Miklo, bu vato büyük bela.
You owe me this one, Vato Loco!
Bunu bana borçlusun, Vato Loco!
No, you're a pinche vato vendido, puto!
Hayır, sen satılmış aşağılık bir herifsin, puto!
You were always too much of a badass to love the little vato!
Küçük vato'yu sevmek için daima çok serttin!
The vato's got one sweet cocaine connection.
Adam güzel bir kokain bağlantısı bulmuş.
- I ain't seen the vato.
- Görmedim vato.
I got the medicine to make you well, vato.
Sana iyi gelecek ilaçlarım var, vato.
This vato was about to give me the full lowdown on Onda.
Bu vato bana Onda hakkında tüm bilgiyi verecekti.
I made a deal with the vato.
Vato'yla bir antlaşma yaptım.
Still hung up on my fluorescent skin, vato?
Hala florsan derimden mi kuşkulanıyorsun, vato?
I'll always be your brother, Vato Loco.
Daima kardeşin olarak kalacağım, Vato Loco.
Think you lost more than your hair, vato.
Saçından daha fazla kaybettiklerini düşün, vato.
Chale, vato, no matter how much hate there is between you and him... you're still connected.
Chale, vato, ikinizin arasında ne kadar nefret olduğu önemli değil... hala bağlısın.
- Hey, don't back away, vato.
- Hey, dönüp arkanı gitme, vato.
I remember you, vato.
Seni hatırladım, vato.
I was breaking hearts and faces, vato.
Kalpleri ve yüzleri dağıtıyorsun, vato.
You may have survived Cleveland, you may have escaped from New York, but this is LA, vato.
Cleveland'den canlı çıktın, New York'tan da kaçtın, ama burası Los Angeles.
Vato's scared.
Eleman korktu.
I'm watching you, vato.
Ya da defol buradan! Seni izliyorum, vato.
- I heard a vato's voice in here.
- Bir erkeğin sesini duydum.
What are you doing, vato?
N'apıyorsun, vato?