Venting translate Turkish
283 parallel translation
He thinks we're melting too fast, and he was venting his wrath on the gods.
Buzulun çok hızlı eridiğini düşündüğü için, tanrılara gazabını dile getirdi.
Emergency venting.
Acil basınç giderici.
[AG / MC] We are venting something.
Araçtan bir şeyler sızıyor.
We are venting drive plasma.
Plazma sızdırıyoruz.
- Venting drive plasma.
Plazma sızdırıyoruz.
- We are venting drive plasma.
Plazma sızdırıyoruz.
He's probably just venting his anger over what's happening to the university.
Muhtemelen üniversitede olanlar yüzünden öfkesini ortalığa saçıyor.
We have massive radiation venting in sector four.
Dördüncü Bölgede yüksek oranda radyasyon sızıntısı var.
What about... What about venting plasma from the warp nacelles? That might disrupt the ribbon's hold on the ships.
Peki... warp yuvalarındaki plazma belki bandın etkisini engelleyebilir.
The plasma-venting system has engaged.
Plazma boşaltım sistemi devreye girdi.
After 90 seconds, the plasma-venting system engages to prevent degradation of the force field.
90 saniye sonra, plazma boşaltım sistemi güç alanının bozulmasını engellemek için devreye girer.
Warning, plasma-venting system will engage in 90 seconds.
Uyarı, plazma boşaltım sistemi 90 saniye sonra devreye girecek.
Warning. Plasma-venting system will engage in 80 seconds.
Uyarı, plazma boşaltım sistemi 80 saniye sonra devreye girecek.
Houston, we are venting something out into space.
Houston, uzaya bir şey salıyoruz.
We copy your venting.
Kaçak mesajınızı aldık.
We keep venting, we're gonna keep hitting the edge of that deadband.
Kaçak devam ediyor. Otomatik Yörünge Sabitleme Motorları devreye girecek.
13, we still show that venting pushing you around.
13, kaçak hala dönmenize neden oluyor.
The venting may push you off course.
Bu sizi rotanızdan saptırabilir.
Maybe they're still venting something and that's throwing off the trajectory... but we are definitely shallowing again.
Hala uzaya bir şey saldıkları için rotadan sapıyor olabilirler ama yaklaşma açıları çok dar.
"Venting prevents explo-si-on."
"Patlama önleyici çı-kı-şı."
Mr. Kim, start venting plasma residue.
Bay Kim, plazma artığını dışarı verme işlemine başlayın.
Venting drive plasma.
Sürücü plazması salınıyor.
There's a leak in the fusion reactor, and it's venting this way!
Füzyon reaktöründe sızıntı var ve bu tarafa doğru geliyor.
- Okay. I was just venting.
- Tamam, sadece içimi döküyordum.
Reinforce the structural field around the power transfer conduits and then prepare to begin venting plasma.
Yapısal alana ekleme yapıp, bağlantılara güç verdikten sonra plazmayı dışarı vermeye hazırlanın.
Computer, initiate plasma venting.
Bilgisayar, plazmayı dışarı verme işlemini başlat.
Skipper, we're still venting trace gasses.
Kaptan, hala eser miktarda gaz sızdırıyoruz.
I didn't mean to yell. I was venting.
Amacım bağırmak değildi, duygularımı açığa çıkarıyordum.
Venting emotion is good, but I've just had the floors waxed.
Öfkeyi dışa vurmak iyidir ama yerler yeni cilalandı baba.
Are you okay? I'm sorry. The truth is, I'm angry at myself, and I'm venting.
Memur Rydell'in, renkli insanların fiziksel tehdit oluşturmasının daha olası olduğuna dair mantıksız kabulü, onu kendine, iş arkadaşlarına ve vatandaşlara karşı tehlikeli yapıyor.
The compartment is venting air into space.
Bölmedeki hava uzaya kaçırıyor.
When the fuel tanks start venting, weapons fire may ignite the exhaust.
Yakıt tankları açıldığı zaman, silah atışları egzoz gazlarını patlata bilir.
The Malon are venting a theta radiation cloud.
Malon, teta radyasyon bulutu salıyor.
We'd also better find a way to shore up our shields in case Vrelk decides to do any more venting.
Aynı zamanda, Vrelk daha fazla boşaltabilir diye kalkanları da desteklememiz iyi olur.
We're venting plasma.
Plazma kaçırıyoruz.
We can reduce our density by venting plasma and transporting all nonessential equipment off the ship.
Plazma kanalından gereksiz araç gereçleri gemiden atarsak yoğunluğumuzu azaltabiliriz.
Override venting steam now.
Havalandırma akımını hemen kesin.
You have succeeded in venting sufficient pressure.
Yeterince basıncı boşaltmayı başardınız.
- He's just venting.
- Seni korkutmaya çalışıyor o kadar.
We're venting plasma.
Plazma kaybediyoruz.
Comm. system's out. We're venting air on all decks.
Bilgisayar sitemi devre dışı, Tüm güverte de hava sızıntısı var.
We're venting plasma coolant.
Sekizden fazla EPS yarığından plazma soğutucu veriyoruz.
I've lost helm control, and I'm venting plasma from the port nacelle.
Dümen kontrolünü kaybettim, ve motor bölümünden plazma kaçırıyorum.
Radiation was venting from every port.
Radyasyon her porttan fışkırıyordu.
It's just beneath the topsoil and that protrusion in the front yard may occur from the venting of methane gas...
Çimenlerin üzerindeki bu çıkıntı metan gazının boşalmasında görülebilir.
Andromeda, begin emergency venting.
Andromeda, acil durum havalandırmasını başlat.
Emergency venting.
Acil durum havalandırması.
it's venting!
Radyasyon yayılıyor.
This is some kind of a venting system.
Bu bir çeşit havalandırma sistemi.
This is some kind of a venting system.
Bunu duydun mu?
- Not venting the exhaust.
- Eksozu dışarı atmaz.