English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ V ] / Veritas

Veritas translate Turkish

120 parallel translation
- Veritas et probitas super omnia.
- Veritas et probitas super omnia.
Veritas et probitas super omnia. "
"Veritas et probitas... super omnia."
Veritas et probitas super omnia.
Veritas et probitas super omnia.
FinaΙΙy the work started based on 1, 000 pages of specifications under the supervision of Veritas or Securitas.
Sonunda iş "Veritas Securitas" şirketinin gözetiminde 1,000 sayfalık teknik şartnameyle başladı.
It's not vino veritas.
Vino veritaz değil.
It's en vino veritas.
En vino veritaz.
Veritas.
HARVARD Veritas.
Summoning up a true love spell called Amas Veritas.
Gerçek bir aşk büyüsü yapıyorum ismi Amas Veritas.
In vino veritas...
Bak sana ne diyeceğim. Il nino veritas.
In vino veritas.
- Vino Veritas Barı.
Then, by the power vested in me by the State of California, and as captain of the good ship Amore Veritas, I now pronounce you man and wife.
California Eyaletinin bana verdiği yetkiyle... ve Gerçek Aşk gemisinin kaptanı olarak sizi karı koca ilan ediyorum.
You know, it's not in vino veritas.
Biliyor musun, "in vino veritas" değil.
It's in eros verltas.
Aslında "in erros veritas".
- "In sex veritas"!
- "İşin içinde seks olunca"
Forget what they put in Latin around the seal - it is not about veritas or fraternitas.
Mührün çevresine Latince ne yazdıklarını unut - mesele veritalar ya da öğrenci birlikleri değil.
You know? In vino veritas?
Hani derler ya "şarap, gerçekleri döktürür."
A little veritas in vino, know what I mean? Hardly ever.
"Şarapta hakikat vardır", ne demek istediğimi anlıyor musun?
Veritas in vino.
Şarapta hakikat vardır.
Veritas - what is it?
"Gerçek", nedir?
Veritas is not your concern!
"Gerçek" seni ilgilendirmez!
In vino veritas.
İnsan sarhoşken hep doğruları söyler.
Veritas.
Veritas.
Veritas... that's right, our astronomy club.
Veritas... evet bizim astronomi kulübümüz.
They called themselves "veritas."
Kendilerine "Veritas" diyorlardı.
Patricia told me it's the symbol for veritas,
Patricia bunun Veritas'ın sembolü olduğunu söyledi.
She told me about the veritas murders.
Bana bu Veritas cinayetlerinde bahsetti.
Smallville s07e15 capture : frm @ evelyn ~ zx sync : frs @ will
Bölüm : 15 "Veritas" Çeviri : kojiro
All those global treasure hunts and cave excavations, and the secret of veritas was so much closer than I thought.
Tüm dünyadaki hazine arayışları ve mağara kazıları ama Veritas'ın sırrı sandığımdan daha da yakındaymış.
But I thought you didn't learn about veritas until recently.
Veritas'ın ne olduğunu daha yeni öğrendiğini sanıyordum.
Veritas...
Veritas.
Long before our families united, men died protecting the secret of veritas.
Ailelerimiz birleşmeden önce bir adam Veritas'ın sırrını korumak için öldü.
Another member of the veritas clan silenced.
Veritas klanının bir üyesi daha susturuldu.
I know he was throwing suspicion onto Lex when you were captured, but nothing I dug up reveals any links between Lex and the veritas clan other than his father.
Biliyorum senin hapsedilmenle ilgili tüm suçu Lex'e attı ama Lex ile Veritas arasında babasından başka hiçbir bağlantı yok.
After you knocked off erer and the rest of the veritas coven of yours, I'm supposed to believe you why?
Babasını ve geri kalan Veritas üyelerini öldürdükten sonra sana inanmamı nasıl beklersin?
Or have you already found the traveler that you and the less fortunate members of veritas were looking for?
Yoksa makus talihli diğer Veritas üyelerinin aradığı Gezgin'i buldun mu?
You were really there to meet this traveler that veritas wanted to protect.
Veritas'ın korumak istediği Gezgin ile buluşmaya gelmiştin.
Were you able to get the veritas keys away from lex?
Veritas anahtarlarını Lex'den alabildin mi?
But queen, teague, swann, lionel - - All the members of veritas are dead.
Ama Queen, Teague, Swann, Lionel Veritas'ın tüm üyeleri öldü.
The last surviving member of veritas.
Veritas'ın hayattaki son üyesi.
Putting me on a pedestal - - That was something veritas did, not me.
Beni tapınılacak bir şey yerine koyan Veritas'dı ben değildim.
All the members of veritas are dead.
Veritas'ın tüm üyeleri öldü.
You let the secret of veritas fall into the wrong hands.
Sen Veritas'ın sırrının yanlış ellere geçmesini sağladın.
I'd rather hear about Veritas.
Özellikle de Veritas hakkında.
The little V with the stars something to do with Veritas, right?
Camdaki yıldızlar. Veritas ile ilgili değil mi?
Why is it that every time I bring up Veritas people seem to suffer from sudden amnesia?
Neden Veritas ile ilgili bir şey söylediğimde insanlarda ani bir hafıza kaybı oluyor?
Veritas also means truth.
Veritas aynı zamanda "Gerçek" anlamına da gelir.
You've done everything you can to stop Veritas and more.
Veritas'ı durdurmak için elinden gelenin fazlasını yaptın.
Did you bring those? - Yeah. - Good.
Ağır bir In Vino Veritas anı yaşıyorum.
I want you to take them out and make sure there's no wrinkles in them, and then put them on over the goddamn non-toxic dress, ok?
In Vitro ne? In Vino Veritas. Şarapta hakikat vardır.
- You ok, lou? - Yeah, I'm fine. Just having an acute in vino veritas moment.
Katy'nin provadan sonra odaya geleceğini söylediğinden emin misin?
In vino veritas.
In vino veritas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]