Veta translate Turkish
74 parallel translation
Mrs. Veta Simmons calling.
Bayan Veta Simmons arıyor.
Veta, my girl, this is a pleasure.
Veta, güzelim, ne büyük mutluluk.
Speak up, speak up, Veta.
Konuşsana, konuşsana Veta.
Veta didn't tell me anything about this.
Veta bana bir şey söylemedi.
Harvey, it seems that Veta is having a party this afternoon.
Harvey, meğer Veta bugün bir davet veriyormuş.
Veta Louise Simmons, I thought you were dead.
Veta Louise Simmons, öldüğünü sanmıştım.
Do you realize, Veta, I haven't seen Elwood in years?
Farkında mısın Veta, Elwood'u yıllardır görmedim.
Well, is Elwood happy, Veta Louise?
Elwood mutlu mu Veta Louise?
Did you, Veta?
Öyle mi Veta?
Elwood, what night next week will you come to dinner, you and Veta and Myrtle Mae?
Elwood, haftaya Veta ve Myrtle Mae'yle birlikte bize ne zaman yemeğe gelirsiniz?
I don't understand it, Veta.
Anlamıyorum Veta.
I'd like to talk to you too, Veta.
Ben de seninle konuşmak istiyorum Veta.
Of course, Veta.
Elbette Veta.
I happen to have a little free time right now, and you're welcome to all of it, Veta.
Şu an müsaitim, sana vakit ayırabilirim Veta.
Veta Louise, are you there?
Veta Louise, orada mısın?
Veta?
Veta?
Veta, do you know that it's been weeks since Harvey and I've been up to his office?
Veta, Harvey'yle ben haftalardır Yargıç'ın bürosuna gitmedik.
Veta wants to talk to us.
Veta bizimle konuşmak istiyor.
You want both of us to wait, Veta?
İkimiz de bekleyelim mi Veta?
Isn't this wonderful, Veta?
- Ne güzel, değil mi Veta?
I think the world and all of Veta, but I had supposed she'd seen her day.
Veta'yı dünyalar kadar severim ama bugün pek iyi değildi.
Veta shouldn't be upset about me.
Veta'nın benim için üzülmemesi gerekir.
That was Veta.
Veta öyledir.
I tell Veta not to worry about that.
Endişe etmemesini Veta'ya söylüyorum.
No, I don't think Veta's ever taken a drink, Doctor.
Hayır, Veta'nın ağzına içki koyduğunu sanmıyorum doktor.
Uh-huh. Well, I've always wanted Veta to have everything she needs.
Veta'nın, istediği her şeye sahip olmasını hep istemişimdir.
Well, I think maybe you better have Veta do this, Doctor.
Bunu Veta'ya imzalatsanız daha iyi olur doktor.
He's also very fond of my sister Veta.
Ablam Veta'ya da bayılır.
But Veta doesn't seem to care for Harvey.
Ama Veta Harvey'den pek hoşlanmıyor.
Veta Louise!
Veta Louise!
Go on, Veta.
- Devam et Veta.
What'd he do, Veta?
- Ne yaptı Veta?
Anything you told Dr. Sanderson, you can tell us, Veta Louise.
Dr. Sanderson'a söylediklerini bize de anlatabilirsin Veta Louise.
Veta, please.
Veta, lütfen.
Veta, did you hear that?
Veta, duydun mu?
Did you hear that, Veta?
Veta, duydun mu?
I'm here, Veta.
Buradayım Veta.
Never mind, Veta.
Önemli değil Veta.
Goodbye, Veta.
Hoşçakal Veta.
That Veta certainly is a whirlwind, isn't she?
Veta fırtına gibi biri, değil mi?
You wait right here, Veta, girl.
- Veta, burada bekle güzelim.
Well, Veta and Myrtle Mae!
Veta ve Myrtle Mae!
Well, thank you, Veta.
Teşekkür ederim Veta.
Veta, do you want me to take this?
- Veta, serumu almamı istiyor musun?
Veta, if that's what you want, Harvey and I'll go over there tomorrow and ask them.
Veta, istediğin buysa yarın HaNey'yle gidip sorarız.
Veta...
Veta...
All right, now, Veta.
- Peki Veta.
I've always felt that Veta should have everything she wants, but...
Veta'nın her istediğine sahip olmasını istedim, ama...
Veta, are you sure?
Veta, emin misin?
Veta, you tell Dr. Chumley to say goodbye to the old fellow for me, will you?
Veta, Dr. Chumley'ye söyler misin, eski dostuma benim adıma veda etsin.
Beg your pardon, Veta.
Özür dilerim Veta.