Vibs translate Turkish
54 parallel translation
So Vibs, tell Sophia..
O halde Vibs, Sophia'yaya söyle
Vibs..!
Vibs..!
Vibs, this is Michelle!
Vibs, Bu Michelle!
Michelle, this is Vibs..
Michelle, bu Vibs..
Vibs, if it's money, I can give..
Vibs, eger para ise, ben verim sana.
Vibs, you don't have to do this.
Vibs, bunu yapmak zorunda değilsin
Vibs, this is not your cup of tea. You have no idea what this entails.
Vibs, bu sen degilsin onun ne söylediği hakkında fikrin bile yok
Vibs, don't listen to her.. - This is my decision!
Vibs, dinleme onu - bu benim kararim!
Vibs.
Vibs.
Aren't you excited, Vibs?
Heyecanlı değil misin, Vibs?
What's the matter, Vibs?
Sorun ne, Vibs?
You and I have to stand together. Right, Vibs?
Sen ve ben birlikte ayakta durmalıyız, tamam mı, Vibs?
Vibs, take this.
Al şunu Vibs.
Vibs, would you like to try?
Vibs, denemek ister miydin?
What a pity, little Vibs.
- Çok yazık, küçük Vibs.
- Come here, little Vibs.
- Gel buraya, küçük Vibs.
How are we going to manage, Vibs?
- Nasıl idare edeceğiz, Vibs?
If you and Vibs need a vacation, come with me to Sweden this summer.
Sen ve Vibs, tatile ihtiyaç duyarsanız, bu yaz benimle İsveç'e gelin.
- But you're the dog, little Vibs.
- Ama, sen köpeksin, küçük Vibs.
Don't you, Vibs?
Değil mi, Vibs?
Fetch, Vibs!
Getir, Vibs!
There you go, Vibs.
Şimdi gidiyorsun, Vibs.
He was horrible to Vibs.
Vibs'e karşı korkunçtu.
Me and Vibs.
- Ben ve Vibs.
- Little Vibs.
- Küçük Vibs.
Where's Vibs?
- Vibs nerede?
Henny looked after Vibs, Vibs loves her dearly.
Vibs'e Henny baktı, Vibs O'nu çok seviyor.
- Outside with Vibs.
- Vibs'le dışarıya.
Vibs can't live alone with her sick father.
Vibs hasta babasıyla yalnız kalamaz.
The law forbids me to take Vibs with me.
Kanunlar, Vibs'i almamı yasaklıyor.
Will you take care of Vibs while I'm gone?
Ben gittikten sonra, Vibs'e göz kulak olur musun?
It would do Vibs good, too.
Bu Vibs'e de iyi gelecek.
And Vibs is such a clever girl.
Vibs ise öyle akıllı bir kız ki.
Do you understand me, little Vibs?
Anlıyor musun beni, küçük Vibs?
Goodbye, Vibs.
Hoşçakal, Vibs.
I don't get it Vibs.
Ben de bir şey anlamıyorum Vibs.
- So, Vibs.
- Ee, Vibs.
Very thoughtful of you, Vibs.
Çok düşüncelisin, Vibs.
Vibs, I want to say something
Vibs, söylemek istediğim bir şey var.
What the hell, Vibs!
Bu da ne, Vibs!
Shut up, Vibs.
Kes sesini, Vibs.
Hey, Vibs.
Hey, Vibs.
I need us, Vibs.
Bize ihtiyacım var, Vibs.
I love it, Vibs.
Buna bayıldım, Vibs.
What do you think of Vibs?
Vibs hakkında ne düşünüyorsun?
I'm staying in Vibs house.
Ben Vibs'in evinde kalıyorum.
Think about yourself Vibs.
Kendini düşün Vibs.
From Vibs?
Vibs'den mi?
- Vibs.
- Vibs.