Vollmer translate Turkish
50 parallel translation
Oh, Vollmer, take care of these, will you?
Vollmer, şunlarla ilgilen, olur mu?
Vollmer, that man is under arrest.
Vollmer, o adam tutuklu.
- Come on. Cut it out, Vollmer.
- Hadi, Vollmer, kes şunu.
Listen, Vollmer, tell them to prepare the major surgety.
Dinle, Vollmer, ameliyathaneyi hazırlat.
Painless, Radar, Hot Lips, Dish and Staff Sergeant Vollmer as they put our boys back together again.
Ağrısız, Radar, Sıcak Dudak, Fıstık ve Çavuş Vollmer'i bizim çocukları tımar ederken izleyin.
What's wrong with me?
- Hadi, Vollmer, kes şunu.
- Wasn't that Dr. Vollmer?
- Prof. Vollmer bilgi vermeyecek miydi?
Professor Vollmer can tell you exactly about the state of things. Yes.
- Evet.
Professor Vollmer, please...
Buyurun Prof. Vollmer.
I must apologize for Professor Vollmer.
Prof. Vollmer adına özür dilerim Sayın Bakanım.
Vollmer!
Vollmer!
Can you debug the computer without Vollmer?
Vollmer olmadan bilgisayarı onarabilir misiniz?
- The next one. Why not, if you're as good as Vollmer.
Vollmer kadar iyiyseniz neden olmasın.
I see you're aware Vollmer and I had our differences of opinion.
Sanırım Vollmer ile aramdaki fikir ayrılıklarından haberdarsınız.
After Vollmer's death, I drove to your place in the country.
Vollmer öldükten sonra senin köydeki evine gittim.
It's about Vollmer's death.
Vollmer'in ölümüyle ilgili.
Vollmer was strange.
Tuhaf olan şey Vollmer'di.
What's this about Lause and Vollmer?
Lause ve Vollmer hikâyesi ne? Oturun lütfen.
What did Lause say about Vollmer's death?
Beni, Lause'nin Vollmer'in ölümüyle ilgili ne söylediği ilgilendiriyor.
Where were you when Vollmer died?
- Vollmer'in öldüğü sırada neredeydiniz?
We'd like to see where Vollmer died.
Vollmer'in öldüğü yeri görmek istiyoruz.
I'd like to discuss Vollmer's job with you again.
Vollmer'in görevlerini bir de sizinle görüşmek istiyorum.
As I've already told you... Vollmer's pigheadedness, I mean... It was a strain on my nerves.
Daha önce de söylediğim gibi Vollmer'in dikkafalılığı nedeniyle benim de ciddi şekilde sinirlerim bozulmuştu.
I'll have the same problems with Siskins as Vollmer did, just wait.
Görürsün, Vollmer gibi ben de Siskins'le aynı sorunları yaşayacağım.
If Vollmer was right, then...
Vollmer haklıysa...
Has Vollmer's office been emptied?
Vollmer'in bürosu boşaltıldı mı?
I'll be in Vollmer's office.
Vollmer'in bürosuna geçiyorum.
I'm Eva Vollmer.
Ben Eva Vollmer.
Vollmer left me that drawing.
Prof. Vollmer bana bu çizimi bırakmış.
Vollmer was acting very strange before he died.
Vollmer ölmeden önce çok tuhaf davranmaya başlamıştı.
I don't think Vollmer's death was an accident.
Vollmer'in ölümünün kazara olduğunu düşünmüyorum da ondan.
I know about Vollmer and Siskins'disagreements on the applications of the simulation model.
Simülasyon modelinin uygulanmasında Vollmer ile Siskins arasında fikir ayrılıkları olduğunu biliyorum.
By the way, I can imagine what Vollmer's shattering discovery was.
Bu arada, Vollmer'in devasa keşfini tahmin edebiliyorum.
She looks just like the Vollmers!
Vollmer'lara ne çok benziyor!
And you do look like the Vollmer twins.
Bu arada, görünüşün Vollmer ikizleri gibi.
Who are the Vollmer twins?
Vollmer ikizleri de kim?
- Ask the Vollmers.
- Vollmer'lara soraman gerek. - Sorarım.
You gonna jump? That's how the Vollmers would do it.
Vollmer'lar aynen öyle yapardı.
Going to the hall for a look through the one-way glass, I was expecting to see a stranger, maybe two, but there was the well-known face and figure of Dr. Vollmer.
Tek taraflı aynadan bakmak için koridordan geçerken bir-iki yabancı görmeyi bekliyordum.
If you're drumming up trade, you'll have to try next door.
Ama tanıdık bir yüz olan Dr. Vollmer vardı. Ticareti canlandırmaya çalışıyorsan yan tarafı dene.
Stacy Vollmer was last seen practicing alone on the school tennis court that Friday at around 9 : 00 p. m.
Stacy Vollmer en son... Cuma gecesi saat 9 : 00 pm civarında tek başına tenis... çalışırken görüldü.
Marlon West killed Stacy Vollmer.
Marlon West, Stacy Vollmer'ı öldürdü.
Listen, there's a bloody fingerprint in the back freezer from Stacy Vollmer's car.
Dinle, derin dondurucunun arkasında Stacy Vollmer'ın aracından alınan kanlı parmak izi var.
Marlon West was on trial for the murder of Stacy Vollmer.
Marlon West, Stacy Vollmer cinayetinden yargılanıyordu.
After graduating from Harvard University and traveling Europe, he moved to New York City, where he met his future wife, Joan Vollmer, and fell in company with Jack Kerouac and Allen Ginsberg.
Sonra Harvard Üniversitesinden mezun olur, ve Avrupa seyatlerine çıkar, sonra da New York'a taşınır, Orada gelecekteki eşi, Joan Vollmer ve arkadaşları Jack Kerouac ve Allen Ginsberg ile tanışır.
Joan Vollmer was Edie Kerouac's... Parker's roommate.
Joan Vollmer oda arkadaşıydı Eddie Kerouac-Parker'in.
- He said you're quite a guy. What?
Vollmer, o adam tutuklu.
Vollmer!
- Vollmer!
That'll do, Vollmer!
- Yeter artık Vollmer!
What was strange?
Vollmer.