Y2k translate Turkish
113 parallel translation
I'll call Billoute. But he's freaked about the Y2K bug.
Ama gelir mi bilmiyorum, malum, dijital kıyamet yüzünden kafayı yedi.
Haven't they fixed the Y2K glitches?
2000 yılı sorunu çözülmedi mi?
I assure you, Mr. Thorpe, our mainframe has been thoroughly Y2K-inspected.
Sizi temin ederim ki, sistemimiz 2000 yılı için etraflıca denetlendi.
Y2K is seven days away.
2000'e 7 gün kaldı demek oluyor.
I could download a Y2K patch.
Bir 2000 yılı kodu indirebilirim.
This makes you hopeful about Y2IK.
Y2K olayı için insana umut veriyor.
Or music, or art, or the Y2K thing.
Ya da müzik, sanat, ya da 2000 yılı.
The Y2K thing.
Şu 2000 yılı geyiği.
- Y2K.
- Y2K.
Y2K.
Y2K.
I guess there's no reason for all that Y2K panic, you know?
2000. yıl diye paniklemeye gerek yokmuş meğerse.
So, people are getting pretty worried about this Y2K problem, huh?
İnsanlar milenyum problemi için endişe duyuyorlar, ha?
Everybody's worried about this Y2K problem.
Herkes bu 2000 sendromunu yaşıyor.
- [Crowd Cheering] Now, that song is dedicated... to all you super geeks who rocked around the clock to exterminate America's Y2K bugs.
Bu şarkı Amerika 2000 yılı sorunu için saatin etrafında dans eden tüm süper geyikler için gelsin.
Weren't you the plant's Y2K compliance officer?
Santraldeki 2000 yılı uyum görevlisi sen değil miydin? - Aynen.
But when the world didn't end and the flying saucers didn't land and the Y2K bug didn't turn off a single light bulb, you'd think everybody would have realised it was a number on a calendar.
Ama Dünya tükenmedi ve uçan daireler gelmedi... ve milenyum tutkusu lambaların kapanmasından öteye geçemedi, takvimde ki bir sayı olduğunu anlayan herkes gibi düşünüyorsun.
Is it Y2K?
Bu Y2K mı?
I thought dodging the Y2K bullet bought us more time on the whole apocalypse thing.
Y2K problemini atlattıktan sonra dünyanın yok oluşu olayını ertelemişizdir diyordum.
Did he denounce the John Birch Society as being soft on Y2K?
Y2K virüsü konusunda yumuşak davrandıkları için John Birch Derneği'ni mi kınadı?
We weren't Y2K compatible.
Anlaşılan pek uyumlu değildik.
All day, store director Rick Smith - watched consumers get Y2K ready.
Market müdürü Rick Smith bütün gün tüketicilerin Y2K hazırlıklarını izlemiş.
I'm telling you, the Y2K computers got him.
Söylüyorum size, dijital kıyamet hakladı onu.
It's the Y2K trying to lure us into an ambush.
Dijital kıyamet bizi tuzağa düşürmeye çalışıyor.
Y2K.
Dijital kıyamet.
He says this Y2K thing's got people willing to pay big.
Şu Y2K * olayı yüzünden insanların çok para ödemek isteyeceğini düşünüyor.
This is DJ Suckaslam spinning it old school tonight, inviting all of New York to forget your Y2K worries, turn up your radio and help good old Chuck Brown bust loose.
Ben DJ Suckaslam, bu akşam eskilerden çalıyoruz. New Yorkluları Y2K'yı unutmaya ve radyolarını açıp Chuck Brown'la kendilerini kaybetmeye davet ediyorum.
And when Y2K hit, you gonna need all that stuff in there.
Y2K olunca bunlara ihtiyacın olacak.
- You think Y2K is gonna be that bad?
- Y2K bu kadar kötü mü olacak?
We were going too for the millennium, but we didn't want to fly because of Y2K.
Doğru. Milenyum diye gidiyorduk, ama 2000 yılı sorunu yüzünden uçmak istemedik.
Yeah. I liked the part about Y2K.
2000 yılı sorunu kısmını beğendim.
"What should we do to prepare for Y2K?"
2000 digital kiyameti için ne yapmalıyız? 2000 digital kiyameti için ne yapmalıyız?
I mean, it's like Y2K on acid.
Demek istediğim, milenyum sendromu gibi.
Why is it called "Y2K"?
Neden ona Y2K diyorlar?
[Earl Narrating] As we all tried to figure out how the hell we were gonna survive Y2K... we weren't the only people preparing for an uncertain future.
Biz Y2K'dan nasıl kurtulabileceğimizi... düşünmeye çalışırken, belirsiz bir sonra hazırlanan tek insanlar bizler değildik.
[Earl Narrating] In the days leading up to Y2K... we decided to stock up on survival supplies. And we weren't the only ones.
Günler Y2K'i düşünerek geçerken,... ihtiyacımız olan erzakları stoklamaya karar verdik... ve yalnız değildik.
The whole store gonna get looted during Y2K.
Bütün bu mağaza nasıl olsa Y2K esnasında yağmalanacak.
You know, this Y2K thing can be good for us.
Biliyorsun, bu Y2K şeyi bizim için iyi olacak.
As bummed out as we were about Y2Kending the world... we were also excited to go shopping.
Y2K'nın dünyanın sonunu getirdiğini düşünürken,... aynı zamanda da alışveriş yapmak için heyecanlıydık.
I may move to Florida if Y2K hasn't snapped it off in the ocean.
Eğer Y2K okyanusun icabına bakmamışlarsa belki ben de Florida'ya taşınabilirim.
The machine's got me! Y2K!
Y2K!
Y2K! - [Beeping]
Y2K!
Yeah, you know what I remember about y2k?
Evet 2000 yılını da hatırlıyorum?
And y2k,'cause you know that's gonna be bad.
Ve Y2K, çünkü biliyorsunuz, çok kötü olacak.
A warning tonight for people who thought that y2k computer glitches were going to create chaos come january 1.
2000 yılının bilgisayarlarda, 1 Ocak tarihinde... kaos yaratacağını düşünenlere bir uyarı :
From the beginning, some of the most acute concerns about y2k difficulties involved air travel, which, after all, is heavily reliant on computers.
En başından beri, en önemli endişe, 2000 yılının, bilgisayarlara çok bağımlı olan... hava trafiğini etkileyeceği üzerineydi.
Maybe the Y2K will blow up the world.
Belki de iki binli yıllar dünyanın sonu olacak.
Y2K uppers.
Y2K uyarıcı haplar.
They dig up an old stash, like these Y2K pills, puts them right back in the game.
Bu haplar gibi eski bir zulayı çıkarır, piyasaya sürerler.
The Y2K pills.
Y2K hapları.
These are them, H. These are Y2K pills.
Bunlar Y2K hapları H.
Off a bag of Y2K pills.
Y2K hapları dolu bir torbada.