English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / Yamak

Yamak translate Turkish

54 parallel translation
What am I, just a stooge?
Yamak mıyım?
- Yeah, a fag, you know.
- Evet, sigara yamak için yani.
Our Iván came one day with two cartridges and an old shotgun and he told me : " Every night, put cartridges in and take them out through the shotgun barrel, 50 or 100 times and if you are the quickest, with your sense of smell and your memory, everybody will se you as an underling.
Iván bir gün elinde eski bir tüfek ve iki de fişekle gelip her gece bu fişeklerle uzun uzun doldur-boşalt çalışmamı söyledi. "Koku alma yeteneğin ve güçlü hafızanın yanı sıra bunu da geliştirirsen herkes seni bir yamak olarak görür" dedi.
I'm afraid you'll have to find another underling.
Korkarım kendinize yeni bir yamak bulmanız gerekecek.
Would your brother in law make a good underling?
Sence kayınbiraderinden iyi bir yamak olur mu?
We're all sorry, but the best thing you can do now, son, is to put it to bed and give it our best shot tomorrow, huh?
Hepimiz üzgünüz, ama şu an yapabileceğin en iyi şey, evlat, gidip yamak ve yarın bize en iyi şutunu vermek?
Adam, I appreciate the pressures you're under, but Dave is a fine short-order cook.
Adam, Senin üzerindeki baskıları anlıyorum. Ama Dave yamak değil iyi bir aşçıdır.
The rule in the kitchen has always been cook cooks the cooked breakfast while her assistant toasts the toast.
Mutfaktaki kural daima şu olmuştur : Aşçı, pişmiş kahvaltıyı pişirirken yamak, ekmeği kızartır.
- Sure, flunkey!
- Öyledir, yamak!
I shouldn't have to make your house a home.
Evini bir yuva yamak zorunda kalmamalıyım.
He won't let me wash his potty!
Kıyamak için bana izin vermiyor!
But she is gone and all she left were a few memories and recipies.
Ama o gitti ve geride bıraktıkları sadece bir kaç hatıra ve yamak tarifleri.
Starting tomorrow, Phil will be hosting a Three Stooges film festival in the TV room.
Yarından itibaren Phil televizyonda Üç Yamak film festivalinin sunuculuğunu yapacak.
The Garbetts'restaurant employed six waiters, two cooks, and a busboy.
Garbett2lerin lşokantasında 6 işçi varmış, ayrıca iki aşçı, ve bir yamak.
Nurse, I want to take a bath.
Hemşire, ben banyo yamak istiyorum.
But the government scientist, Dr. Yamak, prove it's the size of squirrel.
Ama devlet bilim adamı Dr. Yamak ispatladı, sincap beyni kadarmış.
- Yes, Dr. Yamak.
- Evet. Dr. Yamak.
Dr. Yamak would never believe this.
Dr. Yamak buna asla inanmaz.
He then took on a human apprentice.
Sonra da kendine insan bir yamak tuttu.
And it's our duty to follow it.
takibini yamak da bizim görevimiz.
- If nice things are to be said about Birk Larsen Vagn is the first in line.
- Sadık yamak rolünde. Birk Larsen'a destek olacak ilk insan Vagn.
She would do anything to prove to you that she's capable of being your heir!
Variscisi olduğunu sana kanıtlamak için bir şeyler yamak istiyor.
Every waiter, busboy and porter swears allegiance to him come election time.
Her garson, yamak ve kapıcı seçimler gelince ona bağlılık yemini ediyorlar.
I'm a waitress, not a busboy.
Ben bir garsonum, yamak değilim.
Since our teens. My dad gave him a job in our restaurant as a busboy when he got out of juvie.
Babam, çocuk hapishanesinden çıktığında restoranımızda yamak olarak iş vermişti ona.
Okay, so you're forcing me to choose between being the cool, hip aunt and the dutiful underling.
Yani beni iyi ve havalı teyze olmakla görevine bağlı bir yamak olmak arasında seçim yapmaya zorluyorsunuz.
Squire!
Yamak!
Have you ever killed a man, Squire? Eh?
Hiç adam öldürdün mü yamak?
Be patient, Squire.
Sabırlı ol yamak.
- Guy can't defend it on his own.
- Yamak orayı tek başına savunamaz.
Guy!
Yamak!
Faith, Guy.
İnançlı ol yamak.
Squire, would you ever kill a woman?
Hiç kadın öldürür müydün yamak?
Fire pot, Guy!
Ateş topu yamak!
So, Squire... you can read words?
Eee yamak okumayı biliyor musun?
Fight, Guy! Fight!
Savaş yamak, savaş!
- That's enough, Squire.
- Bu kadar yeter yamak.
- Guy...
- Yamak...
Master Guy taught me.
Efendi yamak öğretti bana.
Guy, take the women to the chapel, huh?
Yamak, kadınları tapınağa götür.
I'd like to interview you and do a story on Andreas.
Andreas hakkında bir hikâye için sizinle röportaj yamak istiyorum.
I'm here to sleep with someone else.
Başkasıyla yamak için geldim.
You know, all I ever wanted to do, was to have some good sex with you.
Biliyorsun, şimdiye kadar yamak istediğim tek şey, seninle güzel bir seks yapmaktı.
The new skivvy, sir.
- Yeni yamak.
What does a skivvy do?
Bir yamak ne yapar?
A good apprentice is never late.
İyi bir yamak, hiçbir zaman gecikmez.
He's coming ashore to face the fight of his life.
Hayatının kavgasının yamak için yüz kıyıya çıkıyor.
I'm not a stooge.
Ben yamak değilim.
Maybe he thought it was too heavy to carry it himself.
Belki taşıyamak için ağır gelmiştir.
Here are your hosts, Melbourne's greatest chefs...
"Akşama ne yamak pişireceğiz?" saati geldi.
- He is a very good kitchen boy.
- Çok iyi bir yamak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]