Yards translate Turkish
3,692 parallel translation
1,100 yards isn't that bad.
1000 metre hiç de fena değil biliyorsun.
So I crawled away for about 200 yards, only to be put on the back of a truck, having been stabbed with a morphine injection.
200 metre kadar süründüm bir kamyonun arkasına konuldum sadece morfin enjekte edildi.
About 200 yards from the turn.
Dönüşten 180 metre kadar içeride.
200 yards from the turn.'
Dönüşten 180 metre kadar içeride.
Found him asleep in the tall grass couple hundred yards to the east with the victim's wallet.
Doğu tarafında birkaç yüz metre ilerde sazlıkların arasında kurbanın cüzdanıyla uyurken bulduk.
Yeah, I saw a boat... about 100 yards off the beach.
Evet, bir tekne gördüm. Sahilden yaklaşık 90 metre filan uzaktaydı.
There was only 100 yards to go, and there was no way I was gonna let winch boy win.
Sadece 100 metre kaldı, ve Vinç çocuğun kazanmasına izin veremezdim.
My province is turing into grave yards...
Bizim eyalet mezarlığa döndü.
A jogger discovered the first body dumped in the bushes about 30 yards over the road here.
İlk cesedi bir sporcu yolun yaklaşık 30 metre ilerisinde çalıların arasına atılmış halde bulmuş.
100 yards South of the trailhead, put her under a big old Sequoia.
patika başlangıcının 100 metre kuzeyinde büyük bir sekoya ağacının altına bıraktım.
Do you hear me? It's not more than 25 yards.
25 metreden fazla değil.
Cops! About 100 yards back.
90 metrede polisler var.
I'm not cutting people's yards!
Ben insanların bahçelerini budamam!
It is amazing what box seats at Camden Yards will do.
Camden Stadındaki loca koltukları nelere kadir.
Um... then Bosh... Sees this tree branch move about 50 yards away.
- Sonra Bosh... - 45 metre ilerideki ağacın dallarının hareket ettiğini gördü.
The shots came from 700 yards away, and you bring me a two-bit drug dealer.
Atış 640 metreden geldi. Ve sen bana şüpheli olarak bir uyuşturucu satıcısı getiriyorsun.
He tells police he's the only one in the car, but the site of the accident? Less than 50 yards from the ditch they found her body in.
Polise arabada yalnızca kendisinin olduğunu söylemiş ama olay yeri, kızın cesedini buldukları hendeğe 35 metre mesafede.
There is a storage closet 10 yards in front of you on the south wall. It's a gray door.
10 metre önündeki güney duvarında gri bir depo kapısı var.
They could put one through Lincoln's ear on a penny from a hundred yards away.
90 metre mesafeden, Lincoln heykelinin kulağındaki bir penny'yi vurabilirler. Gördün mü?
I might be five yards ahead of you, Doc.
- Ben senden önde gidiyorum.
A week ago, you almost took a bullet, not 50 yards from that graveyard.
Bir hafta önce o mezarlığın aşağı yukarı elli metre uzağında neredeyse kurşun yiyordun.
I don't think my falcon could have found that many, and he can spot a mouse at 600 yards.
Kartalım, 550 metreden bir fareyi görse de bu kadar bulabileceğini sanmıyordum.
60 yards of the delaine wool and they're making their way to ladieswear for undergarments.
55 metre yün aldılar şimdi de iç çamaşırı için bayan giyim bölümüne gidiyorlar.
Kaja was clubbed to death in the parking lot 15 yards from where we are. No one saw anything.
Kaja, buradan 13 km uzaklıktaki otoparkta dövülerek öldürüldü.
Kent Brockman reporting live from the Springfield rail yards, where Lady Gaga's fabulous freighter has bumped and grinded its way into town.
Ben Kent Brockman, Springfield tren yolundan, Leydi Gaga'nın muhteşem yük vagonunun durduğu yerden bildiriyorum.
5,000 yards on each side.
Her iki yanda 5,000 yardada.
Ridge at a range of 2,000 yards, closing fast.
2,000 yardada uzun dar yatak, hızla yaklaşıyor.
I'm guessing not more than a couple hundred yards.
Birkaç yüz metre ötede olduğunu tahmin ediyorum.
Six yards. Then take it up to Ladieswear.
5.5 metre bayan giyime gönder.
Basically, for 50 yards around each robbery, people were living in a cartoon.
Yani hırsızlığın olduğun yeri belli bir çevresinde insanlar çizgi filmde gibi yaşıyor.
Range- - 4,000 yards.
Menzil 4,000 yarda.
New contact, 2 688-class subs bearing 0-7-1, range 16,000 yards.
Yeni temas. İki 688 sınıfı denizaltı, 0-7-1 yönünde. - Mesafe 16,000 yarda.
2,800 yards to target.
- Hedefe 2,800 yarda.
Contact, bearing 1-1-7, range 5,000 yards. She's coming about.
Temas, 1-1-7 yönünde menzil 5,000 yarda.
Illinois closing. 3,000 yards.
Hanımefendi? Illinois yaklaşıyor. 3,000 yarda.
1,400 yards, ma'am.
- 1,400 yarda efendim.
1,300 yards to target!
- Hedefe 1,300 yarda!
Maintaining 1,200 yards.
1,200 yarda sabit.
Now I've lost the weight, and the only difference in my life is eight cubic yards of extra skin.
Şimdi fazla kilomu verdim, hayatımdaki tek değişiklik altı buçuk metre kare fazladan deri.
The houses of 44 families full of individual personalities will share the same big front yards in this Dong Tan Loft Village.
Birbirinden bağımsız fertlerle dolu bu evlerdeki aileler Dong Tan Loft Köyünde, aynı geniş ön bahçeyi paylaşacaklar.
He just got dragged 20 yards by a horse.
Bir at tarafından 18 metre sürüklendi.
But he did get into their yards unnoticed, so that means he stalked them and knew their patterns.
Ama kimseye görünmeden bahçelerine girebilmiş demek ki onları takip etmiş ve normalde ne yaptıklarını öğrenmiş.
You are to stay at least 500 yards away from her at all times.
Ona 450 metreden fazla yaklaşamayacaksın.
Five hundred yards.
- 450 metre. Tanrım.
Guys, another 500 yards, then turn east.
Çocuklar, 410 metre sonra doğuya dönün.
We just brought an assassin within 50 yards of the president.
Başkanın 40 metre yakınına bir suikastçi getirdik.
I guess about 80 yards.
Sanırım 70 metre filan.
Range is 400 yards.
Menzil 400 metre.
How many yards was it?
- Kaç metre istemiştiniz?
I need you up here, COB. New contact, 4,100 yards!
Size yukarıda ihtiyacım var Başçavuş.
There are ten storage yards in Portland.
Portland'da on tane depo alanı var.