Yaya translate Turkish
1,116 parallel translation
And no pedestrians.
Hiç yaya yok.
Well, you don't think I'm gonna hoof it, do you?
- Yaya gideceğimi düşünmüyorsun, herhalde?
We'll go on foot from here.
Buradan sonrasını yaya gidiyoruz.
I don't think we'll need the bow.
Ok ve yaya ihtiyacım yok.
You can walk to work from here.
Buradan yaya gidebilirsin.
We have Resistance fighters on foot.
Direnişçiler yaya olarak kaçıyor.
- He said about him "This country is not big enough for such a bandit"
Bana dedi ki : "O eşkıyaya bu ülke dar geliyor."
- Ditch the bikes, I go in by foot.
- Motorları bırakalım. Ben yaya gideceğim.
Then they're on foot. Good.
O halde yaya durumdalar.
You pedestrian!
Sen yaya!
They get cocky when you're on foot.
Yaya olduğun zaman bazen küstahlaşırlar.
The word pedestrian is written only with one S. Is that clear?
Yaya kelimesi tek y ile yazılır. Tamam mı?
B Troop for dismounted frontal attack executed when C and D Troops are ready for mounted advance from the left flank
B bölüğü yaya cephe saldırısı için C ve D bölüklerinide sol kanattan süvari saldırısı için hazırlayın
From this point, I continued on foot.
Oradan yoluma yaya devam ettim.
Now, this whistle can be very valuable... when walking through a bad neighborhood.
Kötü bir mahalleden yaya olarak geçerken... bu düdük çok değerli olabilir.
Everyone remaining is leaving on foot or beaming off.
Kalan herkes, ya yaya olarak, ya da ışınlanarak ayrılıyor.
- Now we're all on foot.
- Şimdi hepimiz yaya kaldık.
He loved the bow.
Yaya bayıldı.
Hard on the feet, eh, Father?
Yaya olmak zor ha peder?
But he's on foot now, about a half mile west of the house.
Ancak şu an yaya, evin yaklaşık 800 metre batısında.
You really should cross at the crosswalk.
Yaya geçidinden geçmelisin.
David abandoned the vehicle and ran on foot.
David aracı terk ederek, yaya olarak kaçmış.
Watch where you're going, crazy drunk pedestrian.
Nereye gittiğine dikkat et sarhoş yaya.
What are we gonna do, rob it and then run away on foot?
soygunu yaptıktan sonra yaya olarak mı kaçacaksın?
It stopped right over there, in the middle of the crosswalk.
Yaya geçidinin tam ortasında durdu.
So is Riggs, on foot!
Riggs ise yaya!
Do not wait. I shall walk back.
Bekleme. Yaya olarak döneceğim.
A spring-loaded dildo, God damn it!
Yaya gerilmiş vibratör mü, kahretsin!
A spring-loaded dildo!
Yaya gerilmiş vibratör!
Don't you know where the crosswalk is?
Yaya geçidinin nerede olduğunu bilmiyor musun?
So let's come to a complete stop this time, behind the crosswalk.
Peki gelelim bu sefer tamamen durmaya, yaya geçidinin arkasında.
About five minutes on foot.
Yaya olarak yaklaşık beş dakika sürüyor.
Seal off every exit, in case they try to slip past us to break out onto the ground.
Tüm çıkışları tut. Bakarsın elimizden kurtulup yaya olarak kaçmaya çalışabilirler.
Joe and Steckle are stranded.
Joe ile Steckle yaya kalmışlar.
One's on foot, and he's got... that.
bir tanesi yaya, ve bunu... yapan da o.
Might get one extra zebra crossing, better than nothing.
Fazladan bir yaya geçidi alabilsek, hiç yoktan iyidir.
Doesn "t he know what a" "public thoroughfare" " is?
Yaya yolunun ne olduğunu bilmiyor mu?
Every time I nock an arrow, I see Barbara.
Oku yaya her yerleştirişimde Barbara'yı görüyorum.
Folks, I'm pleased to announce that a new truckload of Laramies... with their smooth good taste and rich tobacco flavor... is already heading toward Springfield... and the driver has been instructed... to ignore all stop signs and crosswalks.
Arkadaşlar şunu memnuniyetle belirtmek isterim ki yumuşak içimli ve zengin tütün karışımlı yeni bir Laramie yüklü kamyon........ Sprinfield`a doğru yola çıkmış durumda. .. ve üstüne kamyon sürücüsü bütün yaya geçitleri ve trafik ışıklarını iplememesi konusunda tembihlendi.
And if it's about ten or fifteen minutes by Jeep, I'm guessing... it must be a good hour by foot, am I right?
Ciple yaklaşık 10-15 dakika sürüyorsa, tahminimce yaya olarak bir saat filan tutmalı, haklı mıyım?
We'll track him on foot.
Yaya olarak takibe devam edeceğiz.
"We returned from the Pole to Cape Columbia in only 16 days."
" Biz sadece 16 günde kutuptan Cape Columbia'yaya döndük.
Did you see Travis Walton approach the object on foot?
Travis Walton'ın nesneye yaya yaklaştığını gördün mü?
I've chased them when they made 50 miles a day on horse and foot.
At üstünde ve yaya günde 80 kilometre katettiklerine şahit oldum.
You'll walk? Yes.
Yaya mı?
He's afoot.
Yaya olmalı.
- Here you have to continue on foot.
Buradan sonra ancak yaya devam edebilirsiniz.
What this law is, is if a pedestrian decides to cross the road, anywhere or any time on the road, every car has to stop and let this person cross the road.
Bu kanuna göre bir yaya yolun karşısına geçmeye karar verdiğinde nerede ve ne zaman olursa olsun tüm araçlar durmak ve yayaya yol vermek zorundadır.
They're on foot, you're in a truck I think I see a way out of this!
Onlar yaya, sen kamyondasın. Sanırım bundan kurtulmanın bir yolunu buldum :
Me and the boys will take this on foot.
Yaya olarak devam edeceğiz.
A joyride in a mail truck?
- Posta kamyonuyla gezinti mi? Cliffy ben o kamyonları yaya olarak geçebiliyorum.