York's translate Turkish
7,162 parallel translation
The defendant, Angela Valdes, is charged with the violation of New York State Unified Court System's rule of professional conduct 4.4A, obtaining evidence that violates the rights of a third party, in this case a minor, Isabel Ruiz.
Davalı, Angela Valdes New York Eylaet Yargı Sistemini ihlâl etmekle, profesyonel yürütme 4.4A bu davada reşit olmayan, Isabel Ruiz ile edinilen kanıtların üçüncü parti haklarını ihlâl etmek ile suçlanmaktadır.
There's 187 just spread out across New York State.
- New York'ta 187 tane binası var.
Let's NYC taxi it to the party, bro!
Hadi partiye New York usulü akalım, kardo!
- I was in New York working on the news.
- New York'ta bir haber üzerinde çalışıyordum.
Let's go to New York.
New York'a gidiyoruz.
I've barely been gone and you've already run roughshod over every girl in New York.
Daha yeni gittim ama sen New York'taki bütün kızları sıraya dizmişsin.
Who's moving you, the New York Jets?
- Kim taşıyor seni? New York Jets mi?
It's a New York City guidebook.
New York rehberi.
Is that your mom?
Annenin sesi mi o? New York'ta mısın?
She's not gonna be in new york forever.
Sonsuza kadar New York'ta kalacak hali yok herhalde.
A vip relocating to new york from out of town.
Şehir dışından New York'a dönecek bir VIP müşteriymiş.
I told you that New York's not my speed.
New York benim hızımda değil demiştim.
Ladies and gentlemen, for his heroic actions in both New York and Los Angeles, for saving countless lives and alerting the world to a new, terrifying threat, it is my great honor to present the country's highest civilian commendation,
Kahramanca eylemler için bayanlar ve baylar. New york ve Los Angeles'ta hem, Sayısız hayatını kaydetmek için.
Martin's on his way to New York.
Martin new york giderken var.
You're in New York?
New York'ta mısın?
In the red corner, weighing in at 164 pounds... from Hell's Kitchen, New York... please welcome "Battlin'Jack" Murdock!
Kırmızı köşede 74 kiloyla Hell's Kitchen, New York'tan karşınızda Savaşçı Jack Murdock!
People in California are Americans just like us, but may as well be on the moon for all they care about what's going on in New York. It's true.
California'daki insanlar da bizim gibi Amerikalı ama New York'ta olan bitenle o kadar az ilgileniyorlar ki ayda da yaşasalar fark etmez.
Seems your father's kidnapped all the best labor for the new hospital.
Öyle görünüyor ki, baban yeni hastane için New York'taki en iyi ekipleri kapmış.
Facts known not just in New York anymore.
Artık New York dışında da biliniyor.
- Yes? Frank Moorhouse of the New York Detective's Bureau.
New York Dedektif Bürosu'ndan Frank Moorhouse.
So, it was first auctioned in New York in 1978 after Ms. Crawford's death, and then again in 1992, in Miami, where the bids topped 20,000 grand.
İIk kez 1978 yıIında New York'ta ihalesi yapıIdı,... Bayan Crawford'ın ölümünden sonra,... sonra 1992 yıIında Miami'de tekrar yapıIdı, teklifler 20 milyonu aşmıştı.
I am calling upon everyone to be vigilant and to look out for family, friends, and neighbors in this time of crisis, and show our country, and indeed the world, what New York is made of.
Bu kriz anlarında herkesin tetikte olmasını ailelerine, dostlarına göz kulak olmalarını ve ülkemize hatta bütün dünyaya New Yorklular'ın neden yapılmış olduklarını göstermelerini rica ediyorum.
This thing's moving too fast, and it's heading for New York.
Bu şey çok hızlı hareket ediyor, ve New York'a doğru ilerliyor.
He owes me for all the times I shaved his back in New York.
New York'tayken sırtını tıraş etmesine yardım ettiğim onca zamandan bana borcu var.
New York's Attorney General announced his...
New York Başsavcısı'nın açıklamasına göre...
And you're right, I do miss New York.
Ve haklısın, New York'u özlüyorum.
You know, the New York Times said, um, half the increase in support of gay marriage is due to generational turnover.
Biliyor musun, the New York Times eşcinsel evliliklerine desteğin artmasının yarısının nesil devirine bağlı olduğunu söylemişti.
Catherine's father is a prominent New York artiste.
Catherine'in babası New York'un önde gelen sanatçılarından.
Sue Sylvester came all the way to New York City to see me in my opening night on Broadway...
Sue Sylvester onca yoldan kalkıp New York City'ye Broadway'deki açılış gecemi görmeye geldi Funny Girl...
New York, Chicago, it's all America.
New York, Chicago, hepsi Amerika'da.
- How's New York?
- New York nasıl?
"If approved by the city planning commission, the deal would transform one of New York's last public hospitals into condos."
"Kent planlama komisyonu tarafından onaylandığı takdirde,"... New York bu anlaşma ile dönüşüme uğrar, "ta ki son hastane de apartman dairesi olana kadar."
There are still good guys in New York and you have sex with the asshole who closed our hospital.
New York da halen iyi erkekler var ve sen hastanemizi kapatmaya çalışan seks bağımlısı götlemisin?
This is how it's done in New York City.
New York şehrinde de öyle yapılıyor.
A deadly shooting just moments ago as three of New York's finest have been gunned down in Hell's Kitchen.
Dakikalar önce yaşanan ölümcül ateşte New York'un en iyileri Hell's Kitchen'da vuruldu.
And your working theory was that Lobos'New York distro was cleaning house?
Ve senin teorin de Lobos'un New York dağıtıcısı içeriyi mi temizliyor?
But I remember what it's like being all alone in New York.
Ama New York'ta yapayalnız olmanın nasıl olduğunu hatırlarım.
People come to New York and start new lives, and it gets complicated.
İnsanlar New York'ta yeni bir hayata başlar ama işler karışır.
I came to New York because of movies like Wall Sugar...
Ben New York'a sırf filmler yüzünden geldim, mesela Borsa Şekeri...
It's New York, you need keys.
Burası New York. İhtiyacın olur.
- If you want to get to know New York... If you want to get to know any place, you have to start with the people first.
Herhangi bir yeri tanımak istiyorsan önce insanlarını tanımalısın.
( SCOFFS ) I'm not sure there's enough ink in the whole of New York - to complete that request.
Bu isteğini karşılamak için New York'ta yeteri kadar mürekkep olduğunu sanmıyorum.
- That's it?
- New York'un tamamını yok edebilecek bir patlayıcıyı taşırken yakalanıp tutuklandığını sana hatırlatmak isterim. - Bu mudur yani?
"Nope, stay out of New York, Lee. Shit's goin'on."
"Hayir, New York'tan uzak dur Lee, ortalik cok karişik."
Detective Hoffman regrets his involvement in Wilson Fisk's criminal enterprise and seeks only to unburden himself in the eyes of God and the state of New York.
Dedektif Hoffman, Wilson Fisk suç örgütüne dahil olduğundan dolayı pişman ve Tanrı'nın gözünde ve New York hukuku karşısında yükten kurtulmak niyetinde.
Once you've lived in New York, there's just something about it.
New York'ta yaşadığında, onunla ilgili bir şeyler var sadece.
We believe he's in the New York area and working with these two.
- New York bölgesinde, bu ikisiyle birlikte çalıştığını düşünüyoruz.
He's at New York Metro.
New York Metro Hastanesi'nde.
It's just standard New York blow.
Sıradan bir New York malı işte.
The glittering world premiere at New York's Capitol Theater for Samuel Goldwyn's multi-million dollar production of Guys and Dolls.
Samuel Goldwyn'in milyonlarca dolarlık projesi olan... Gönül Yolu'nun New York's Capitol Theater'daki açılışı.
It's time. We're going back to New York.
New York'a geri dönüyoruz.