You're injured translate Turkish
209 parallel translation
- I do hope you're not injured.
- Umarım yaralanmamışsındır.
If you're injured, make an effort.
Yaralıysan, biraz dayan.
You're injured.
- Şu haline bak. Kafan gözün yarık içinde.
- Posey, remember, you're injured.
- Posey, unutma, yaralısın.
I'll let you go since you're injured
Yaralı olduğun için canını acıtmam
But you're injured.
Ama sen yaralısın.
You're injured! Mr. Siang
Siang Bey, Yaralandın!
You're injured more. Naturally I'd go first
Evet ama unutma, ilk önce benim olacak.
We've got a lot of injured to move, and you're gonna move them in this!
Taşımamız gereken birçok yaralı var ve sen onları bununla taşıyacaksın.
¤ Now I ask on behalf of injured people... ¤ that you protect the poor, when they beg you, you pay attention... ¤ because you're the chosen among women... ¤ to bring forth from your belly the great revolution.
¤ Şimdi yaralılar adına soruyorum... ¤ ne zaman yalvarırlarsa, yoksulları korursun, ¤ çünkü kadınlar arasından seçilmişsin... ¤ büyük Devrimin karnından çıkmışsın.
You're injured, materialistic and slaves of your desires.
Siz arzularınızın kölesi, materyalist embesillersiniz.
I hope you're not badly injured.
Umarim kötü yaralanmamissinizdir.
My name is Wen Dai Dai and you're injured
Benim ismim Wen Dai Dai sen yaralısın
Unless you're seriously injured, could you please go to other campus buildings?
Ciddi şekilde yaralanmadıysanız, diğer kampus binasına gidebilir misiniz?
Unfortunately, I'm injured, so you're going to have to do most of the work.
Ne yazık ki yaralıyım, yani işim çoğunu senin yapman gerek.
You played two games great. lf you're injured, you didn't look it.
İki maçta da çok iyi oynadın. Sakatsan, hiç de belli olmadı.
You're injured.
Yaralanmıştın.
I think you're confusing the injured parties here.
Sanırım burada mağdur tarafı karıştırıyorsun.
You're back 2 more injured?
2 kişi daha mı yaralandı?
You're using the desperation of an injured man as an excuse to try a procedure that you couldn't normally do.
Normalde denemeyeceğin bir yöntemi denemek için... yaralı bir adamın umutsuzluğunu mazeret olarak kullanıyorsun.
You're injured.
Yaralısın.
You were injured, but I think you're going to be alright.
Yaralandın ; fakat sağlığına kavuşacağını düşünüyorum.
You're not injured, you're just a big kid.
Yaralanmamışsın, sadece kocaman bir çocuksun.
You're lucky Goth wasn't injured in your clumsy ambush!
Dax! Şanslısın ki Goth, senin bu beceriksiz tuzağında yaralanmadı!
You're injured.
Yaralanmışsın.
You're gravely injured, Colonel.
Ağır yaralandınız Albay.
You know I'm injured and you're giving me bruises.
Beni incittiklerini bilmene rağmen üstüme geliyorsun.
If you're injured, we'll get you off the island and get you medical attention.
Eğer yaralıysan seni adadan göndereceğiz ve doktor çağıracağız. Ne dersin?
You're wrong. I was injured, just like you were. I was injured by your pain deep in my heart.
Bende senin kadar acı çektim Senin için kalbimde derin aclar hissettim.
You were unconscious, but I don't think you're injured.
Baygındın, ama yaralandığını sanmıyorum.
You're all injured in just the first half.
Daha ilk yarıda hepiniz sakatlandınız.
We're currently tracking the Suliban vessel that left Rigel shortly after you were injured.
Şu anda siz yaralandıktan hemen sonra Rigel'den ayrılan Suliban gemisini takip ediyoruz.
- Colonel, you're injured.
- Albay yaralanmışsınız.
- You're injured.
- Yaralısınız.
- Are you sure they're not injured?
- Yaralanmadıklarına emin misin?
You're like an injured fawn nursed back to health, who's finally gonna be rereleased into the wilderness.
Sağlığına kavuşturulduktan sonra vahşi yaşama salıverilen yavru bir geyik gibi.
Don't worry, you're safe, I'm injured
Merak etme, güvendesin, ben zaten yaralıyım.
I don't care if you're injured or not.
Yaralanıp yaralanmadığınız umurumda değil.
You're injured?
Yaralandın mı?
- lf he's arrested or injured we can spin it so you're the victim.
- Tutuklanır veya sakatlanırsa senin kurban olacağın şekilde çevirebiliriz.
I- - But... Fred... you're injured.
Ama Fred yaralanmışsın.
Now, you're my first client who actually is injured.
Biliyor musun, müşterilerim arasında gerçekten yaralanan ilk sensin.
We just met, and you're injured, and the thought really never crossed my mind.
Yeni tanıştık, ve sen yaralısın, ve düşüncesi aklımdan bile geçmedi.
I'm told you're the husband of our injured patient.
Sizin başında yarası olan kadının kocası olduğunuzu söyledim.
You're just injured.
Sadece yaralandın.
You should be home, you're injured.
Evde olmalısın, yaralısın.
With Lucas on the injured list, you're going to see a lot more double teams.
Lucas'ın sakatlanmasıyla, artık daha fazla ikili sıkıştırmaya maruz kalacaksın.
But you're seriously injured.
Ama ciddi bir şekilde yaralandın.
Teal'c, you're injured.
Teal'c, yaralısın.
You're injured.
Sakatlanmışsın.
And if that cannot happen, God... we ask that you injure some key players on the other team... not so that they get seriously injured... but that they're slowed up... so that the Smelters will win this game.
Eğer bu olmaz ise, Tanrım ( C.C )... senden diğer takımın kilit oyuncularını sakatlamanı istiyoruz... sadece ciddi olarak sakatlanmalarını değil... yavaşlamalarını da istiyoruz... böylelikle Smelters bu oyunda galip gelecek.
injured 73
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
you're not my type 58
you're so pretty 112
you're sorry 317
you're so handsome 35
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
you're not my type 58
you're so pretty 112
you're sorry 317
you're so handsome 35
you're so sweet 212
you're so cute 124
you're 4202
you're so welcome 43
you're doing great 645
you're fired 1000
you're so mean 39
you're so cool 35
you're my rock 22
you're so sexy 27
you're so cute 124
you're 4202
you're so welcome 43
you're doing great 645
you're fired 1000
you're so mean 39
you're so cool 35
you're my rock 22
you're so sexy 27