You're not leaving translate Turkish
1,083 parallel translation
You're not leaving me.
Beni burada bırakmayacaksınız.
You're not leaving me?
Beni bırakmayacaksın değil mi?
You're not leaving me here?
Beni burda bırakmayacaksınız değil mi?
You're not leaving me alone?
Beni yalnız bırakmayacaksınız?
I hope you're not thinking of leaving us, Sir Charles?
Umarım bizi bırakmayı düşünmüyorsunuzdur Sir Charles?
You're not leaving without my horse.
Atımı almadan gidemezsiniz.
- You're not leaving!
- Gitmiyorsun!
No, you're not leaving!
Bir yere gitmiyorsun!
You're not worried about me leaving, are you?
Gidiyorum diye kaygılanmıyorsun, değil mi?
- We're all so happy that you're healthy again. - All of my friends called me, thanks for not leaving me alone.
Ne güzel şey rastlamak ilk sevdiğine,
We're here to discuss production... ... pay raises, re-hiring the men you laid off! You're not leaving here until that's done!
Üretimi konuşmak, maaşları ödemek, işten çıkardığınız adamları yeniden işe almak için buradayız.
You're welcome, of course, but you are leaving, are you not?
Sizi de beklerim tabii ki, ama siz gidecektiniz, değil mi?
You're not leaving Salem's Lot, are you?
Salem's Lot'tan ayrılmıyorsunuz, değil mi?
- You're not leaving this office.
- Bu odadan çıkmıyorsunuz.
You're not planning on leaving town, are you?
Siz şehirden ayrılmayı düşünmüyorsunuz değil mi?
You're not leaving this house until we settle the college thing!
Bu üniversite işini halletmeden bir yere gidemezsin!
You're not leaving, are you?
Sen gitmeyeceksin, değil mi?
You're not leaving anyone.
Kimseyi terk etmiyorsun.
- You're not leaving, are you?
Gitmiyorsun, değil mi?
You're not gonna kill me the slow way by leaving cigarettes in trees.
Ağaçlara sigara bırakarak beni yavaşça öldüremezsin.
You're not leaving, are you?
Ayrılmıyorsun değil mi?
You're not leaving yet.
Hayır, hayır. Şimdi gidemezsin.
You're not leaving yet.
- Dur. Bekle. Şimdi gitmiyorsun.
- You're not leaving?
- Gitmiyor musun?
We're not leaving you.
Seni bırakmıyoruz.
- You're not leaving, are you?
- Gitmiyorsun, değil mi?
No, you're not. You're leaving.
Hayır, kalmıyorsun.
Listen, Tom we know you're leaving in a few days, that's not the issue.
Dinle, Tom birkaç gün sonra buradan ayrılacağını biliyoruz, mesele o değil.
- You're not leaving me with useless, are you?
- Beni bu işe yaramazla herifle bırakma.
Come on, Peg, you're not leaving till you catch a fly ball.
Uçan topu yakalamadan bir yere gitmek yok.
You're not leaving this house.
Bu evi terk edemezsin.
You're not leaving tonight?
- Ama bu gece gitmiyorsun, değil mi?
I hope you're not leaving because of me.
Umarım benim yüzümden gitmiyorsunuzdur.
You're not leaving anyway.
Sana birşey olamaz nasıl olsa!
- You're not leaving me in here alone.
- Burada beni bir başıma bırakamazsın.
- You're not leaving, are you?
Gitmiyorsun değil mi?
It sounds like you're not leaving much room for discussion.
Bize tartışılacak bir şey bırakmıyorsun.
You're not leaving?
- Gitmeyecek misin?
You're not leaving me here!
Beni burada bırakamazsın!
You're not leaving, are you? You wanna go get some Chinese food?
Çin yemeği alalım mı?
Now, I really hope you're not thinking about leaving town.
Şimdi, umarım şehirden ayrılmayı düşünmüyorsundur.
You ´ re not leaving here till you hear what I have to say.
Söyleyeceklerimi dinlemezsen, buradan gitmeyeceğim.
You're not leaving on my account, are you?
Benim yüzümden gitmiyorsunuz, değil mi?
That's not why you're leaving.
Bu yüzden gitmiyorsun.
You're not leaving here until you see what's inside lot 249.
249. Parça'nın içini görmeden hiçbir yere gidemezsiniz.
Christi, you're not leaving, are you?
Christi, gitmiyorsun değil mi?
- You're not leaving?
- Gitmiyorsun, değil mi?
- Richie? You're not leaving?
Richie, gitmiyorsun değil mi?
- You're not leaving?
- Gidiyor musun?
You're not leaving so soon, are you?
Bu kadar çabuk gitmeyeceksiniz, değil mi?
You're not leaving me high and dry, are you?
Beni böyle bırakmayacaksın değil mi?
you're not my type 58
you're not serious 282
you're not listening 211
you're not real 156
you're not mad at me 38
you're not 3927
you're not wrong 99
you're not gonna die 103
you're not ready 114
you're not alone 369
you're not serious 282
you're not listening 211
you're not real 156
you're not mad at me 38
you're not 3927
you're not wrong 99
you're not gonna die 103
you're not ready 114
you're not alone 369