English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You've been avoiding me

You've been avoiding me translate Turkish

145 parallel translation
If you've been avoiding me because of a ghost... then I'll cut you some slack, Tae Gong Shil.
Hayalet yüzünden kaçtıysan göz yumacağım Tae Gong Shil.
You've been avoiding me.
Benden uzak duruyorsun.
You've been avoiding me. Why?
Benden kaçıyorsun, neden?
The way you've been avoiding me... that cock-and-bull story about the vase being in a bank somewhere.
Beni atlatmak için anlattığın şu saçma sapan vazonun bankada olduğu hikayesi.
- You've been avoiding me.
- Benden kaçıyordun.
You've been avoiding me.
Benden kaçıp duruyorsun.
You've been avoiding me ever since we left Seattle.
Görevdeyim.
I had a feeling you've been avoiding me.
Benden sakınıyormuşsunuz gibi bir hissim var.
You've been avoiding me.
Benden kaçıyorsun.
I know why you've been avoiding me.
Benden neden uzak durduğunuzu biliyorum.
How come you've been avoiding me?
Neden hep benden kaçıyorsun?
You've really been avoiding me.
Sürekli benden kaçıyorsun.
You've been avoiding me.
Yüzünü gören cennetlik.
YOU'VE BEEN AVOIDING ME ALL MORNING.
Sabahtan beri beni görmezden geliyorsun.
Pick up the phone and tell me why you have been avoiding me.
Hemen telefonu aç ve neden benden kaçtığını söyle.
I've been here for three days, always at your disposal, and you've been avoiding me.
Francesco, üç gündür buradayım, konuşabilirdin, elinde olan bir şeydi, ama sen benden uzak durdun sadece.
- You've been avoiding me.
Beni görmezden geliyordun.
You could tell me why you've been avoiding me or what's behind that look.
Benden neden cekindigini söyleyebilirsin ya da bu bakısın altında ne oldugunu.
- Look, Joey, I know you've been avoiding me.
Bak, Joey, benden uzak durmaya çalıştığını biliyorum.
- Yeah, but you've been avoiding me like I have some kind of disease.
- Evet, ama hastalıklı biriymişim gibi benden kaçıyorsun.
You've been avoiding me.
Beni görmezden geliyorsun.
- You've been avoiding me.
- Beni ihmal ediyosun burda.
I know you've been avoiding the Doctor, but don't tell me you've forgotten where Sick Bay is.
Doktor'dan kaçtığını biliyorum, ama Revir'in nerede olduğunu unuttuğunu bana sakın söyleme.
I know that you've been avoiding me.
Benden kaçındığını biliyorum.
Then how come you've been avoiding me?
O zaman neden benden uzak duruyorsun?
It had nothing to do with the fact you've been avoiding me?
Ve bunun benden kaçmanla bir ilgisi yoktu.
'Cause it feels like you've been avoiding me
- Muhteşem değil mi? Bir de ren geyiği var boynuzlu dört kişinin üzerinde sekiz tane dar şortlu çıplak adamlar olacak. Aa dur!
Can't imagine why you've been avoiding me after all these years.
Bunca yıldan sonra hala neden benden çekindiğinizi anlayamıyorum.
Thanks very much. You`ve been avoiding me since I got in.
Geldiğimden beri benden kaçıyorsun.
You've been avoiding me.
Benden uzak duruyordun.
It seems to me like you've been busy avoiding them.
Bana öyle geliyor ki... onlardan kaçmak için meşguldün.
You've been avoiding me, man.
Benden kaçıyorsun dostum. Benden kaçamana gerek yok.
But you've been avoiding me since I came here.
Ama buraya geldiğimden beri benden kaçıp duruyorsun.
Come on,... you gotta admit you've been avoiding me ever since the two of us... You know, when we...
Hadi ama... itiraf etmelisin ki... benden uzak duruyorsun ikimizin şey olduğundan beri... biliyorsun, ne zaman biz...
- You've been avoiding me.
- Benden kaçıyorsun.
Eric, you've been avoiding me all day. Let's just talk about this. There's nothing to talk about.
Eric, bütün gün benden kaçtın, sadece bunu konuşalım hadi konuşacak birşey yok belli ki birşey gördüğünü sanıyorsun, ki görmedin.
You've been just awkward and avoiding me, and it's just weird and I don't like it.
Garip davranıyorsun ve benden kaçıyorsun ve... Bu çok garip ve ben sevmedim, o yüzden...
You've been avoiding me, and to be honest, you seem lost.
Benden kaçıyordun ve dürüst olmam gerekirse kaybolmuş gibiydin.
Thank you, Grant, for bringing me back to a place I've been avoiding for the last 30 years.
Beni 30 yıldır gelmemeye çalıştığım yere... getirdiğin için sağ ol Grant.
I've been calling you guys all day. Have you been avoiding me?
Bütün gün size ulaşmaya çalıştım Benden kaçıyor musunuz?
I think you've been avoiding me, and I know why.
Sanırım benden kaçıyordunuz. Ve nedenini biliyorum.
So good, you've been avoiding me ever since.
O kadar iyiydi ki o zamandan beri benden kaçıyorsun.
It's just you've been kind of avoiding me all week.
Hafta boyunca benden hep kaçtın sanki.
You've been avoiding me, Lemon.
Benden kaçıyorsun, Lemon.
You've been avoiding me.
Benden saklanmaya mı çalşıyordun?
You've been avoiding me all week.
Günlerdir benden kaçıyorsun.
I mean, you've been avoiding me.
Yani, sen benden kaçıyordun.
Ever since... you know, the desert, you've been dodging my calls, avoiding me, and then we run into each other twice, first downtown and now here.
Biliyorsun... Çölden beri. Telefonlarımı atlatıyorsun, benden kaçıyorsun ve önce şehirde, sonra da burada karşılaşıyoruz.
You've been avoiding me ever since...
O zamandan beri benden kaçıyorsun.
I know why you've been avoiding me.
Benden neden kaçtığını biliyorum.
- That's why you've been avoiding me?
- Bu yüzden mi benden kaçıyordun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]