You can't just leave me here translate Turkish
88 parallel translation
You gonna leave me here? I can't just leave him.
- Beni burada mı bırakıyorsun?
You can't just leave me here.
Beni burada yalnız bırakma.
You can't just leave me here alone.
Beni burada bir başıma bırakamazsın.
You can't just leave me here.
Beni böyle bırakıp gidemezsin.
You can rip me off, just don't leave me here!
İstediğini alabilirsin, beni burada bırakma yeter.
Eddie, you can't just leave me here.
Eddie, beni burada yalnız bırakma.
You can't just leave me here!
Beni burada bırakamazsın.
- You can't just leave me here.
- Beni böyle bırakamazsın.
But, Daddy, you can't just leave me here with Mother.
Ama, babacığım, burada beni annemle bir başıma bırakamazsın.
You can't just leave me here.
Beni burada bırakamazsın.
You can't just leave me out here.
- Beni burada bırakamazsın.
You can't just leave me here.
Beni burada öylece bırakamazsın.
You can't just leave me out here.
Beni burda böylece bırakamazsın.
You can't just leave me here!
Burada beni yalnız bırkamazsınız.
- Wait, you can't just leave me here.
- Bekle, beni burada bırakamazsın.
You can't just leave me here like this!
Beni bu şekilde burada bırakamazsınız!
Where are you going? You can't just leave me here.
Beni burada bırakamazsın.
You can't just leave me out here. There's not another woman for miles.
- Beni burada bırakamazsınız yol boyunca başka bir kadın yok.
You can't just leave me here to die!
Öylece- - Öylece beni ölüme terk edip gidemezsin.
You can't just- - You can't just leave me here to die!
Beni burada ölüme terk edemezsiniz!
You can't just leave me here like this.
Beni böyle bırakamazsın.
You can't just leave me here... like this.
Beni burada bırakamazsın bu şekilde.
Well, you can't just leave me here with all the wet towels on the floor.
Beni yerde ıslak havlularla baş başa bırakamazsın.
You can't just leave me here alone!
Beni burada tek başıma bırakamazsın!
You can't expect me to just leave him here alive.
Onu burada canlı olarak bırakmamı bekleyemezsin.
You can't just leave me here!
Beni burada bırakamazsın!
Rita, you can't just leave me here on a...
Rita, beni burada bir ördeğin üstünde bırakamazsın! Ciddi bir...
You can't just leave me here.
Beni burada bırakıp gidemezsiniz.
But, but, but... you can't just leave me here!
Fakat, fakat, fakat... Beni burada bırakamazsın!
you can't just leave me here.
Beni burada bırakamazsınız.
You can't just leave me out here.
Beni burada bırakamazsınız.
You can't just leave me here.
Beni burada bırakamazsınız.
You can't just leave me in here with him.
Beni burada onunla bırakamazsın.
You can't just leave me in here.
Beni burada bırakamazsın.
Oh, can't the three of you just go on your own? Leave me here.
Siz üçünüz gitseniz de beni burada bıraksanız olmaz mı?
You can't just leave me here to be massacred by this rabble.
Bu basit insanlar tarafından öldürülmeme izin veremezsin.
You can't just leave me here!
Beni böyle burada bırakamazsınız.
! You can't just leave me here!
Beni burada böylece bırakamazsın!
You can't just leave me here!
Beni burada öylece bırakamazsınız.
You can t just leave me in here, you know.
Beni burada bırakamayacağını biliyorsun.
You can't just walk off and leave me here.
Öyle çekip giderek beni burada bırakamazsın.
Jay. Jay! Jay, you can't just leave me here like this.
Jay, beni burada böylece bırakamazsın.
Man, you can't just leave me here. Take me with you.
Adamım, beni burada yalnız bırakamazsın.
you just--you- - you can't leave me down here alone.
Sadece... sen... beni burada yalnız bırakamazsın.
You can't just leave me in here!
Hey! Beni burada bırakamazsın!
I mean, can't you just leave one of them here for me?
Bir tanesini burada bıraksan olmaz mı?
Well, you can't just leave me here alone.
Şey, beni burada tek başıma bırakamazsın.
You can't just let me leave here empty-handed.
Beni böyle ellerim bomboş bırakamazsın.
You... you can't just leave me here like this!
Beni burada böylece bırakamazsınız!
You can't just leave me here.
Beni böylece bırakamazsın Josh.
You can't do this! You can't just leave me here!
Beni burada bırakamazsın!