You think i did it translate Turkish
1,006 parallel translation
Do you think I did it because I wanted to?
İstediğim için mi yaptım sence?
- Why do you think I did it?
- Bunu neden yaptım sence?
You think I did it, don't you?
Onu öldürdüğümü düşünüyorsun, öyle değil mi?
You think I did it for you? I did it for my daughter.
Senin için mi yaptım sanıyorsun?
Now you think I did it that I have nothing better to do!
Benim yaptığımı düşünüyorsun fakat bundan daha iyi bir şey yapamazdım.
And you think I couldn't stand up to it if it did?
- Öyle olursa ayakta kalamayacağımı mı düşünüyorsun
I think you did mean it, and that makes me very sad.
Bence kastettin, ve bu beni çok üzüyor.
- Are you? I don't know why I didn't think of it, or maybe I did think of it.
- Neden benim aklıma gelmedi bilmiyorum.
Johnny, you don't think I did it, do you, Johnny?
Johnny, benim yaptığımı düşünmüyorsun, değil mi, Johnny?
You don't think I did it.
Benim yaptığımı sanma.
You see, I think I know who did it.
Biliyorsunuz kimin yaptığını bildiğimi düşünüyorum.
I think you told the jury that Colonel Paradine did not usually take burgundy because it disagreed with him.
Jüriye Albay'ın genellikle şarap içmediğini söylediniz. Ona uygun değildi dediniz.
Although it was your right to say what you did. I don't think any man has that right.
Özrünüzü kabul ediyorum,... buna rağmen söylediklerinizde çok haklıydınız.
I didn't think it would make any difference to you who came, or did it, Miss Francon?
Kimin kurmaya geldiği sizin için fark etmez diye düşündüm, Bayan Francon?
All the same, I think it's time that you did.
zamanında sizin de benim gibi olduğunuzu düşünüyorum.
No, and I'll tell you something else. I can't think why you did it.
Niçin yardım ettiğini anlamıyorum.
I'm almost sure it was him. What did you think?
Sen ne dersin?
Well, did you find your pigeon? I think it's pretty obvious, isn't it, captain?
- Güvercinini buldun mu?
- No, I didn't say that... - You don't think you did, but to me it's spelled out quite plainly. Third place, barely in the money.
Sen öyle sanıyorsun ama ben üçüncü sıradayım.
You had every reason to think I wanted it twice as much as you did.
Senden iki kat fazla istediğimi düşünmek için bile sebeplerin vardı.
Even if I can't prove that I did it, why do you think Jenkins did it?
Yaptığımı kanıtlayamasam da, niçin Jenkins'in yaptığını düşünüyorsunuz?
Hey, Mr. Ross, you don't think I did it?
Hey, Bay Ross, onu yaptığımı düşünmüyorsun?
Then you don't think I did it.
Öyleyse sen benim yaptığımı düşünmüyorsun.
Did you really think I wouldn't do anything about it?
O konuda gerçekten hiçbir şey yapmayacağımı mı sandın?
Why don't you think it over? I just did.
Bir düşün derim.
But you think... Excuse me, did you think I knew it?
Yoksa siz bildiğimi mi sanıyorsunuz?
Did you think you could just give me this and I would take it?
Bunu bana vereceksin ve ben alacağım diye mi düşündün?
Even the way you think... did you really think I would take it?
Senin düşünme şeklinle bile... gerçekten alacağımı mı düşündün?
And I think it's time that you did.
Ve bence bunu anlamanızın vakti geldi.
Great. Oh, you're very kind, Mr Berle, but I don't think I did it right.
Çok naziksiniz Bay Berle, ama iyi yapabildiğimi sanmıyorum.
I did not think it was you.
Sizin olduğunuzu düşünmedim!
For what it's worth, I think you did a damn good job.
Artık bir anlamı kalmadı ama bence çok iyi iş becerdik.
But you don't think I did it, do you, doctor?
Ama sen de benim yaptığımı düşünüyorsun değil mi doktor?
- You know who did it? - I think so.
- Kim yaptı biliyor musunuz?
I know, but how did you think of it?
Biliyorum ama bunu nasıl düşündün?
Ah, Miss Everdene, little did I think it was you the queen of the corn marketer herself, I was speaking to the other night.
Ah, Bayan Everdene, sizin küçük bir mısır ülkesinde... kraliçe olduğunuzu düşünüyordum, başka bir gece bunu söyleyecektim.
- Didn't think I had it in me, did you? - No, sir.
- Yeteneğe sahip olduğuma inanmadın.
I think he did it on purpose, if you ask me.
İnan bana özellikle bilerek kötü yapılmış makyajla.
- I hope you don't think that I did it to...
- Umarım bunu o yüzden yaptığımı düş -
You didn't think I could do it, did you?
Başarabileceğimi düşünmüyordunuz, değil mi?
They'll think you did it, or Apache, and I was taken prisoner.
Bunu senin ya da Apaçinin yaptığını, beni de esir aldığınızı düşünürler.
Maybe it's good you did it this way, because I don't think I'd have ever had the courage to leave you otherwise.
Belki bu şekilde yapman iyi, çünkü başka türlü sana veda edecek cesareti asla bulamazdım.
I think you did it to add grist to your mill!
Sanırım bunu değirmenine tahıl taşımak için yaptın!
I don't think you did it right anyway.
Doğru yaptığını bile sanmıyorum.
I know you all think I did it.
Hepiniz benim yaptığımı düşünüyorsunuz.
Or is it something maybe you just think I did?
Yoksa bütün bunları kafanda kuruyor olmayasın?
You know why I think he did it?
Bence neden evlendi biliyor musun?
I think you started this... exactly as you say you did - as a game in order to play a diabolical trick on Mr. Tindle - but that it went wrong.
Sanırım tam olarak sizin de ifade ettiğiniz gibi bunu siz başlattınız. Bay Tindle üzerinde şeytanca bir numara denemek için oynadığınız bir oyun ama işler umulduğu gibi gitmedi.
What I'm asking is, do you think they did it?
Ben siz de öyle mi düşünüyorsunuz diye soruyorum.
I think I know how you did it.
Onu nasıl yaptığını bildiğimi sanıyorum.
You know who I think really did it?
Kim yaptı, biliyor musunuz?