You want me to talk to her translate Turkish
158 parallel translation
To see my wife You want me to talk to her, don't you?
İki gündür arıyormuşsun, şimdi onu görmeyeyim mi yani!
You want me to talk to her?
Neden onunla konuşmamı istiyorsun?
Do you want me to talk to her?
Onunla konuşmamı ister misin?
You want me to talk to her?
Onunla konuşmamı mı istiyorsun?
YOU WANT ME TO TALK TO HER?
Onunla konuşmamı ister misin?
- You want me to talk to her? - Yes. Okay.
Onunla konuşmanı istiyorum.
Why don't you want me to talk to her?
- Niye onunla konuşmamı istemiyorsun?
- You want me to talk to her?
- Onunla konuşayım mı?
You want me to talk to her?
Onunla konuşmamı ister misin?
And nobody's happy, and you want me to talk to her.
- Onunla konuşmamı istiyorsun.
- You want me to talk to her?
- Onunla konuşmamı ister misin?
- You want me to talk to her?
- Onunla konuşmamı ister misin? - Hayır.
Elena's good with o-chem if you want me to talk to her for you.
Elena organik kimyada iyidir eğer konuşmamı istersen senin için.
You want me to talk to her again.
Onunla yine konuşmamı istiyorsunuz.
You want me to talk to her?
Ally'yle konuşmamı ister misin?
Do you want me to talk to her, arrange a sit-down?
Hava soğuk. - Onunla konuşmamı ister misin? Bir toplantı ayarlayayım.
So you want me to talk to her?
Bana onunla konuşmak istiyorum Yani?
- You want me to talk to her for you? - No. If someone doesn't care enough to do it themselves it's like they never cared.
Eğer kendisi ayrılacak kadar değer vermiyorsa hiç değer vermemiş demektir.
I don't know what you want me to do, but, if you want me to, I come and talk to her.
Benden ne istediğinizi bilmiyorum, ama eğer istiyorsanız onunla konuşurum.
Look, if you two are in this thing together, I don't care, it's none of my business, but I want to talk to Marion and I want her to tell me it's none of my business and then I'll go...
İkiniz bu işte birlikteyseniz beni ilgilendirmez ama bunu Marion'un söylemesini istiyorum, sonra giderim.
No, you had to go and talk her out of going to LA with me'cause you didn't want anybody else to have her!
Onunla konuşup, benimle Los Angeles'a gelmekten vazgeçirdin. Çünkü bir başkası ona dokunsun istemedin!
You come down here slumming to talk to me, you think you can get me to do whatever you want.
Fakirhaneme konuşmak için gelerek bana her istediğini yaptırabileceğini mi sanıyorsun.
I n fact, your saying, "I don't want to talk about it"... is actually a desperate plea for me to draw out ofyou... whatever it is you think you don't want to talk about.
"Bu konuda konuşmak istemiyorum" demek, konuşmam için yalvardığın anlamına geliyor. Konu her ne olursa olsun.
Anything you want to talk about, call me...
Her konuda bizi arayabilirsiniz...
But I want you to talk to me about anything, okay?
Ama her şey hakkında benimle konuşmanı istiyorum, tamam mı?
If you don't want to talk to your mother, just avoid me as usual.
Eğer annenle konuşmak istemiyorsan her zamanki gibi kaçabilirdin.
You want me to go talk to her?
Onunla konuşayım mı?
I did want to talk to you, about her... and about me.
O ve ben...
You probably don't want to hear this right now and I'm sure you don't want to hear it from me, but you have to talk to her.
Bunu muhtemelen şimdi duymak istemiyorsun. Ve eminim benden duymak istemiyorsun ama onunla konuşmalısın.
Now, you can talk to me anytime you want.
Şimdi, istediğin her zaman benimle konuşabilirsin.
Do you want me to go talk to her myself?
Gidip benim konuşmamı ister misin?
Hey, zero pressure, but if you want to talk more you can reach me anytime with this communicator.
Hey, baskı yok, ama daha fazla konuşmak istersen bana bu iletişim cihazı ile her an ulaşabilirsin.
If you don't want me to talk about her, don't ask.
Eğer onun hakkında konuşmamı istemiyorsan, sorma.
OKAY. YOUR SISTERS WANT ME TO TALK TO YOU ABOUT CARRIE. I REALLY MISS HER.
Tamam, ablan seninle Carrie hakkında konuşmamı istedi.
She needs me to help her out with something. Do you want to come, too, or do you want to stay and talk to your new friends?
Gelir misin yoksa yeni dostlarınla sohbete devam mı edeceksin?
Tell her to call me again if you want to talk to me. - Thanks for coming back.
Benimle konuşmak istersen ona beni aramasını söyle.
What, you want me to have the sex talk with her?
İyi geceler. - Ona seksi anlatmamı mı istiyorsun?
Every time you say it, it makes me not want to talk to you all the more.
Bunu her söylediğinde, seninle konuşmama isteğimi körüklüyorsun.
Dr Turk, next time you need to talk to me, think hard about what you want to say, then send her.
Dr Turk, bir daha benimle konuşmak istediğinizde ne söyleyeceğinizi iyice düşünün ve sonra onu gönderin.
You come home every day and sit down before the tv I too want you to talk to me when you come back home
Her gün gelip televizyonun karşısına geçiyorsun gelip benimle sohbet etmeni de istiyorum ama asla anlamadın
But listen... if you don't want to talk now, call me anytime, okay?
Ama dinle... Şimdi konuşmak istemiyorsan, her zaman arayabilirsin, tamam mı?
I want you to know you can always call me or talk to me when you're not feeling well.
Kendini iyi hissetmediğinde, her zaman beni arayabileceğini ya da benimle konuşabileceğini bilmeni istiyorum.
- If you want me to talk about the baby... you're wasting your time, because I'm not gonna talk about her. So, sit down.
Eğer bebek hakkında konuşmak istiyorsan, vaktini boşa harcıyorsun çünkü bununla ilgili konuşmayacağım.
- You want me to go talk to her?
- Gidip onunla konuşmamı ister misin?
But I just want you to know if you ever need to talk about it, or if there's ever a situation other than math that you want to talk about... I want you to know that you can always talk to me.
Ama bilmeni isterim, bu konuda konuşmak istersen ya da matematik dışında konuşacağın bir mesele varsa benimle her zaman konuşabilirsin.
You could always buy me a drink... if you want to talk.
Her zaman bana içecek bir şeyler ısmarlayabilirsin. Eğer konuşmak istersen.
You sure you don't want me to talk to her?
Onunla konuşmamı istemediğine emin misin?
Do you want me to help you talk to her?
Onunla konuşarak yardım etmemi ister misin?
You want me to come with you when you talk to her?
Onunla konuşmaya seninle gelmemi ister misin?
Really, you offered it to me well, and all seemed great, and I don't want to talk about this anymore.
Geribildirim almalıyım. Gerçekten, çok güzel teklif ettin. Her şey harika görünüyordu.
I want you to know you can always talk to me.
Bilmeni isterim ki benimle her zaman konuşabilirsin.