You wish to see me translate Turkish
101 parallel translation
You wish to see me, sir?
Beni mi görmek istediniz?
- You wish to see me?
- Beni mi görmek istediniz?
You wish to see me.
Beni görmek mi istiyorsun?
You wish to see me?
Beni mi görmek istediniz?
You wish to see me, sir?
Beni mi görmek istediniz efendim?
Did you wish to see me?
Beni mi görmek istediniz?
- You wish to see me, sir?
- Beni görmek istediniz, efendim?
Do you wish to see me, or have I served my purpose?
Beni görmek ister misin, yoksa benimle işin bitti mi?
You wish to see me, madam?
Beni mi görmek istediniz Madam?
... you wish to see me.
- Görmeye geldiniz.
You wish to see me, Dr. Zee.
Beni görmek istemişsiniz Doktor Zee
You wish to see me your Lordship?
Beni görmek istemişsiniz lordum
You wish to see me, sir?
Beni görmek istemişsiniz efendim?
I understand you wish to see me.
Beni görmek istemişsiniz.
- My Lady, you wish to see me.
Leydim, beni görmek istemişsiniz.
You wish to see me?
Beni mi görmek istemiştiniz?
Why do you wish to see me?
Niçin beni görmek istediniz?
You wish to see me, commander?
Beni mi görmek istedin, Yarbay?
D'KEN : You wish to see me?
Beni görmek mi istiyorsunuz?
You got him out of the way without appearing to, and you've placed me in the position in which you wish to see me.
İlgin yokmuş gibi onu uzaklaştırmayı başardın ve... beni görmek istediğin bir konuma yerleştirdin.
You wish to see me, Mr. Tuvok?
Beni görmek mi istediniz, Bay Tuvok?
You wish to see me, ma'am?
Beni görmek istemişsiniz Kraliçem.
- You wish to see me, my queen?
- Beni görmek istiyormuşsunuz, kraliçem?
You wish to see me, Captain?
Beni görmeyi mi istediniz, Kaptan?
You wish to see me?
Beni görmek mi istediniz?
Is that why you wish to see me, to pass along advice?
Bana tavsiye vermek için mi görüşmek istediniz?
You wish to see me, Majesty?
Beni mi görmek istediniz, efendim?
You wish to see me.
Beni görmek istemişsiniz.
- Do you wish to see Miss Havisham? - If Miss Havisham wishes to see me.
- Bayan Havisham beni görmek isterse.
I thought that you were so kind as to wish to see me, Miss Havisham.
Beni görmek istediğinizi sanmıştım Bayan Havisham.
I told you, Stevens, she'll wish to see me.
Söyledim sana, Stevens, beni görmek isteyecek.
If you wish to serve our clan, come see me at the superintendent's estate.
Bize hizmet etmek istiyorsan beni Kikui'nin evinde görmeye gel.
My nephew tells me you wish to see the frescoes.
Yeğenim, freskleri görmek istediğinizi söyledi.
If you wish to see the destruction of the horror spawned by Count Dracula come with me.
Kont Drakula'nın yaydığı dehşetin yıkımını görmek istiyorsan Benimle gel.
I wish Howard and Cathy were here to see it... because, believe me, they believed in you right from the start... - if not before.
Keşke Howard ve Cathy de bunu görmek için burada olabilselerdi, çünkü inan bana, öncesinde olmasa bile...
All those who wish to make the English see bring me the cloth from Manchester and Leeds that you wear today and we will light a fire that will be seen in Delhi and in London.
İngilizlerin anlamasını isteyenler üstünüzdeki Manchester ve Leeds malı elbiseleri getirin. Delhi'den ve Londra'dan görünecek bir ateş yakalım.
You told me your wish was to see me again.
Beni tekrar görmeyi çok istediğini söylemiştin bana.
I guess it's because I'm near the balcony and I wish I could see you coming down the street, coming to talk to me.
Sanırım balkonun yanında olduğum için ve caddeden aşağı geldiğini görebilmeyi istediğim için, benimle konuşmak için.
I wish to talk to him. Let me see you home.
Çeşke onunla konuşabilsem!
So, please let me thank you again, and tell you that I hope to see you all very soon, and wish you an affectionate good night!
Büyük ölçüde Bernays'in yöntemleri kullanılıyordu. Aslında tamamen onun yöntemleri. General Motors'un Hikayesi İlerleme Töreni
You wish to see me, sir.
Beni görmek istemişsiniz, efendim.
You wish to see me?
Beni görmek istiyormuşunuz?
As you wish, but please see me as soon as you return to the ship.
Nasıl isterseniz, ama lütfen gemiye döner dönmez, beni görünüzü.
And you wish to see if I still carry the Goa'uld within me?
Ve siz de benimkinin hala içimde olup olmadığına bakmaya geldiniz, öyle mi?
I just wish you would come to see me soon Lastly, I wish you all the best luck and longevity That's it
tek istediğim, yakında beni görmeye gelmen geçenlerde, sana iyi şans ve uzun ömür diledim bu kadar
To see what I wish to see, not what you wish to show me.
Senin göstermek istediğini değil, kendi görmek istediğimi görmek için. Ve?
So, please let me thank you again, and tell you that I hope to see you all very soon, and wish you an affectionate good night!
Size yeniden teşekkür ediyorum. Herkesle tekrar görüşmek üzere. Sevgiyle kalın, iyi geceler.
Excuse me for interrupting, but somebody calling himself the "American Ambassador of Sadness" says that you wish to see him immediately.
Böldüğüm için özür dilerim "Amerika'nın Hüzün Elçisi" olduğunu iddia eden biri derhal sizinle görüşmek istiyor.
Enough to make me wish I could see you and Mom together again.
Annemle seni yeniden bir arada görmeyi istememe neden oluyor.
If you wish never to see me again... you must think of me always
Yeniden bana görünmek istemiyorsan hep beni düşünmelisin.
I want my death to be just like my life I want the mess, the struggle, and the strife I want to fight and see you fight for me I want to hear your last regrets, the things you wish you'd done and said
Aynı hayatım gibi olsun ölümüm. Kargaşa, mücadele, kavga sürsün hüküm. Savaşmak istiyorum, sen de benim için savaş.