English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You wouldn't

You wouldn't translate Turkish

46,185 parallel translation
With all due respect, you said a Trollhunter should only work alone, but if it weren't for my friends, I wouldn't even have the first stone.
Kusura bakma ama bir Trol Avcısı'nın yalnız çalışması gerektiğini söylemiştin. Ama arkadaşlarım olmasaydı ilk taşı bile elde edemezdim.
He wouldn't have had you meet... the goblin's bride to remove the sword.
Goblin'in Gelinini karşına çıkartıp da o kılıcın çıkarılmasına müsaade etmezdi.
You're the one who wouldn't talk to me.
Benimle konuşmayan da cevap vermeyen de sendin.
Wouldn't you like to listen to more of this story?
Hikayenin devamını dinlemeyecek misin?
If you consider the financial efficiency, wouldn't it be more profitable to steal from rich people, using the same effort?
Maddi katkı düşünüyorsan aynı çabayı kullanarak zenginlerden para çalmak daha faydalı olmaz mı?
Aish! What I'm saying is that if you treated her well when she was with you, she wouldn't have left.
Yanındayken kıymetini bilseydin seni terk etmezdi.
You wouldn't be searching for her like this, either.
Bu şekilde de aramazdın onu.
Why? She wouldn't come with you?
Niye seninle gelmedi?
You said you wouldn't kick me out.
Yapamam. Beni kapı dışarı etmeyeceğini söylemiştin.
Because of you, some people in the past... were able to turn a new leaf. Wouldn't it be nice if they were to benefit from... a strange but beautiful... stroke of luck or a miracle?
Sizin sayenizde bu dünyada bir yerlerde dürüst bir yaşam sürenlerin garip ama güzel, mucizevi o küçük anları ömürlerinde bir kez olsun tatmaları hoş olmaz mı?
I thought one of you wouldn't.
İkinizden biriniz dönemezsiniz diye düşünmüştüm.
I thought... you wouldn't like someone who didn't have a business card.
Kartviziti olmayan birinden hoşlanmayacağınızı düşündüğümden...
You wouldn't have been at church.
- Kiliseye de gitmemişsinizdir.
You said you didn't have a phone number, but then suddenly got one. And you wouldn't tell me your real name.
Gerçek isminizi söylemiyorsunuz.
Well, I wouldn't want to disappoint you.
Iyi, ı Sizi hayal kırıklığına uğratmak istemem.
Oh, I wouldn't, if I were you.
Yerinizde olsam ah, ı, olmaz.
You'd like that, wouldn't you?
Çok isterdin değil mi?
You wouldn't be here.
Sen burada olmazdın
You wouldn't exist if it weren't for those experiments.
Bu deneyler için olmasaydı, sen olmayacaktın.
Listen, Chris, I know that something's wrong with you up in the head, but please don't say that Ed wouldn't do that when he just fucking did that!
Dinle Chris, kafanda birkaç tahtanın eksik olduğunu biliyorum ama herif bunu yapmışken "Ed öyle bir şey yapmaz." deme lan bana!
I honestly thought they wouldn't let you travel out of state.
Ülke dışına çıkmana izin vermezler sanıyordum.
Your mother wouldn't stop saying that I was not the kind of girl who ended up with you.
Annen bile senlik bir kız olmadığımı söyleyip duruyordu.
It wouldn't have been the same without you.
Sizsiz olmazdı.
- You wouldn't understand.
- Anlamayacaksın.
It wasn't a YouTube tutorial, so you guys wouldn't get it anyway.
Basit bir Youtube öğreticisi değildi, bundan zaten kurtulamazdınız.
I wouldn't know anything about it, I assure you.
Benim bir bilgim yok, sizi temin ederim.
If you could read it. Then it wouldn't be call the map that no man can read.
Okuyabilseniz adı "kimsenin okuyamadığı harita" olmazdı.
Sir, you wouldn't allow a woman to steer your ship?
Efendim, bir kadının geminizin dümenine geçmesine izin mi vereceksiniz?
Diana : You just gambled that they wouldn't call?
Aramadılar mı diye kumar oynamıştın?
I wouldn't tell you about them unless they were really, really important, okay?
- Biliyorum. Onlardan bahsetmem ben Gerçekten çok önemli değillerse tamam mı?
I would have told you, but I knew you wouldn't let me read it.
Okumak istediğimi söylerdim, ama hayatta izin vermezdin.
You wouldn't happen to know where that man is, would you?
O adamın yerini bilmiyorsundur herhalde.
Then you wouldn't mind if I cut his ears off?
- Kulağını kesersem umurunda olmaz yani?
You know I wouldn't do that shit on purpose!
Bu şeyi bilerek yapmayacağımı biliyorsun!
You think I wouldn't protect it with everything I've got?
Her şeyimle korumayacağımı mı sandın?
'Cause you and my father partied together when you were kids that I wouldn't kill you?
Çocukken babamla parti yaptınız diye seni öldürmeyeceğimi mi?
To urge you on, right? Wouldn't you think?
Seni kendine getirdi, değil mi?
I said I wouldn't go without you...
Sensiz gelmem demiştim. - İyi misin?
"I wouldn't work here if you paid me."
"Bana para verirsen burada çalışmazdım."
Smurfette, if it wasn't for you, I wouldn't even know about those other Smurfs.
Eğer sen olmasaydın Şirine diğer Şirinlerden haberim bile olmayacaktı.
I wouldn't touch that if I were you.
Yerinde olsam ona dokunmazdım.
I figured you wouldn't wanna talk with a guy like me, but
Benim gibi bir adamla konuşmak istemeyeceğini düşündüm ama
Well, I wouldn't have had to get anyone at all if you hadn't engaged in fucking blackmail.
Şantaj işine bulaşmasan kimseyi bulmak zorunda kalmazdım.
If you held still, it wouldn't hurt as much.
Kımıldamasaydın o kadar acıtmazdı!
Well, if you hadn't frightened me, I wouldn't have run away.
Sen beni korkutmasaydın ben de kaçmazdım.
You wouldn't last a week.
Bir hafta bile dayanamazsın.
Wouldn't you think it's a coincidence?
Sence hepsi tesadüf mü?
Perhaps if you were well-endowed, you wouldn't need one of my cards.
Belki de paralı bir adam olsaydın, kartlarıma ihtiyacın olmazdı.
We wouldn't care if you was, mister.
Öyle olsa bile umurumuzda olmazdı bayım.
What I mean is, if we were in trouble again, I want you to know that I wouldn't run this time.
Demek istediğim, başın belaya girerse bilmeni istiyorum ki bu sefer kaçmam.
But you wouldn't know anything about that, would you, Luce?
Bu konuda bir bilgin yok, değil mi Luce?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]