English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / Yourjob

Yourjob translate Turkish

285 parallel translation
So if you want to keep yourjob you'll have this place clean and open for business tomorrow at 7 : 00.
Anlayacağın, eğer işini sürdürmek istiyorsan burayı temiz tut ve sabah 07 : 00'de hizmete hazır hale getir.
How's yourjob?
Senin işin nasıl gidiyor?
Yourjob is making soup.
Sen işine baksana!
It's yourjob, isn't it?
- Evet, bu doğru. Bu sizin işiniz.
You've already broken parole by quitting yourjob.
İşini bırakarak şartlı tahliye kurallarını çiğnedin.
You've done yourjob.
Sen işini yaptın.
Swell, yourjob.
İşin harikaymış.
You're only doing yourjob.
Görevini yapıyorsun.
Do yourjob
Saldırın!
Steve, you're good at yourjob, but you could never produce a record.
Steve, işinde iyisin ama asla bir plak yapamayacaksın.
Yourjob is done.
Görevin sona erdi.
Just do yourjob, Fannyackov.
Olmadık işlere sokma burnunu, Vanyaev!
Keep your mind on yourjob.
Aklını işine ver.
- I'm gonna talk to Adelaide about yourjob.
Gidip Adelaide'le işin için konuşurum.
I know I could've lost you yourjob today.
Biliyorum, bugün işini kaybetmene sebep olabilirdim.
Do you like yourjob?
İşinizi seviyor musunuz?
Get Miss Piggy to do yourjob. She's prettier.
İşlerini yapması için Bayan Piggy'i getir.
Is it yourjob to help Ministersmake fools of themselves?
Senin işin bakanın aptal durumuna düşmesine yardımcı olmak mı?
To solve these problems is yourjob.
Bu sorunları halletmek sizin işiniz.
What about yourjob?
Ya işin?
Doing yourjob don't explain everything, Jack.
- Her şeyi bununla açıklayamazsın, Jack. - Evet, haklısın.
You've done yourjob well, and Mommy is pleased.
İşini iyi yaptın, annen senden memnun.
You're putting yourjob on the line, lady.
Tamam. İşinizi tehlikeye atıyorsunuz bayan. Beni duydunuz mu?
You're not to discuss any aspect of yourjob with non-cleared RTX employees.
Bu konuları RTX çalışanları dışındaki kimseyle konuşmayacaksın.
It's a damn good way to lose yourjob.
İşini kaybetmen için çok iyi bir sebep.
And how would you run yourjob, I'd like to know?
Ve işine nasıl gideceksin, bilmek isterim?
You're great at yourjob.
İşinizi iyi yapıyorsunuz.
Yourjob was to look after Akeem.
Senin işin Akeem'e göz kulak olmaktı.
I know you think you're doing yourjob and I can appreciate that but you'rejust dragging this thing out.
Bütün bunları işin gereği yaptığını biliyorum ve buna saygı duyuyorum. Ama işleri daha da zorlaştırıyorsun.
Lose the grid, or you lose yourjob.
Ya şebekeyi kapat, ya da işini kaybet.
Yourjob's over. Well done!
Senin işin bitti, aferin.
Chung-hwa will take over yourjob.
Chung-hwa işini devralacak.
It is yourjob to cleanse the injustice and dictatorships and to plant a fresh seed of Buddhist mercy on this land.
Adaletsizliği ve diktatör sistemi temizleyip bu topraklara Budizm'in merhamet tohumlarını ekmek sizin göreviniz.
That's yourjob, right?
O senin işin değil mi?
Well, you just do yourjob and stay out of trouble.
Sadece işinizi yapın ve beladan uzak durun.
- So you see a lot of reports in yourjob?
- İşinizde çok rapor görür müsünüz?
No, we don't want yourjob.
İşini istemiyoruz.
- It's yourjob.
- Bu senin görevin.
Is that yourjob?
İşin bu mu?
Losing yourjob as a CIA attack dog or knowing that I turned you in and I'm still alive?
CIA'nin saldırı köpeği olarak işini kaybetmek mi... yoksa seni ele verdiğim halde hala hayatta olduğumu bilmek mi?
He nagged me day and night until I gave him yourjob.
İşini ona verene kadar gece gündüz başımın etini yedi.
I said that it was yourjob.
Senin işin olduğunu söyledim.
I had no idea he was offered yourjob.
İşinin ona teklif edildiğinden haberim yoktu.
Keep yourjob.
İşinde kal.
I nagged AIden until he gave me yourjob.
Bana senin işini verene kadar Alden'in başının etini yedim.
- Do you like yourjob at the college, Roland?
Üniversitedeki işini seviyor musun Roland? Evet.
Do you remember how you got yourjob?
İşe nasıl girdiğini hatırlıyor musun?
Yourjob is to find the photonic energy surge and scan it closely.
Göreviniz, fotonik enerji dalgalanmasını bularak, yakın mesafeden onu taramak.
Tuvok, yourjob is to find some modification of the shields that will hold off this life - form's natural defense systems.
Tuvok, senin işinde kalkanlarda modifikasyon yaparak bu yaşam biçiminin doğal savunma sisteminden korunabilir miyiz.
Yourjob is to get us past the guards.
Senin görevin nöbetçileri geçmemizi sağlamak.
That's yourjob.
Bu senin görevin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]