Translate.vc / Spanish → Turkish / 232
232 translate Turkish
92 parallel translation
Hay una aldea a 17 km, rumbo 232.
232 mevkiine 17 km uzaklıkta bir köy var.
Son $ 230 más de lo que puedes ganar como vaquero $ 232 más que un sargento del ejército.
Bi'kovboy olarak kazanacağından 230 $ daha fazla.. ... orduda çavuşluktan 232 $ daha fazla. İşte.
232 muertos, señor.
- Binbaşı? - 232 ölü komutanım.
¡ 232 muertos!
232 ölü.
- Páginas 226 a 232.
- Sayfa 226'dan 232'ye kadar.
Ponga la película 232 de ADN en la sala de conferencias.
DNA filmi 232, konferans odasında.
- Sí. 232.
- Evet. 232.
Allí mismo. 232.
Yavaş ol! Şurası. 232 numara.
M-431-232-95.
M-431-232-95.
Pasajeros del vuelo 232 a New York por favor procedan a...
232 sefer sayılı New York uçağı yolcuları...
El tercer disparo, fotograma 232... le da en la espalda y lo empuja hacia delante y hacia abajo.
Sahne 232, üçüncü atış... Kennedy'yi sırtından vurarak öne devrilmesine neden oluyor.
- Debemos $ 232
232 Dolar borcumuz var.
Damas y caballeros Mary Ting, montando a Monte Carlo.
Bayanlar baylar... İlk binicimizle başlayalım. 232 numaralı... Mary Ting ve atı Monte Carlo.
Ha habido un asesinato en la calle Alden, 232.
Alden Drive 232'de bir cinayet işlendi.
Entonces trato de dividir 232 por 13
Tek yaptığım 232'i 13'e bölmeye çalışmak.
232-30226.
23230226.
Los factores son 222 y 73.
Faktörleri 232 ve 73`tür.
Pr ¡ mero, el a ¡ re se calentará a 232 grados C.
Önce hava 230 dereceye kadar ısınacak.
Y entonces Bobby descubrió que estaban extrayendo torio 232 en las minas
Sonra Bobby madenlerde Toryum 232 çıkardıklarını öğrendi.
¿ Torio 232?
Toryum 232 mi?
En agosto de 1999, Ud. votó el proyecto de ley No. 232 otorgándose casi 121.000 hectáreas de North Woods a Harper Lumber la compañía maderera más grande de Maine y su principal patrocinador.
Ağustos 1999'da H.R. 232 yasa tasarısına evet oyu verdiniz. Bu tasarı 120.000 hektarlık Kuzey Koruluğu'nu, baş destekçiniz ve Maine'in en büyük kereste firması Harper Odunculuk'a hediye ediyordu.
- No, 232. 232.
- Hayır, 232. 232.
Esta noche, Stillson intentará tergiversar lo de la compañía maderera y cómo el Proyecto de Ley No 232 perjudicó a tanta gente.
Stillson bu akşam bir kereste firması hakkında onu tongaya düşürmeye çalışacak. H.R. 232'nin firmayı kapatışını, insanları işsiz bırakışını soracak.
En agosto de 1999, Ud. votó el proyecto de ley No. 232... otorgándose casi 121.000 hectáreas de North Woods a Harper Lumber la compañía maderera más grande de Maine y su principal patrocinador.
Gerçek. Ağustos 1999'da H.R. 232 yasa tasarısına evet oyu verdiniz. Bu tasarı Kuzey Ormanı'nın 120.000 hektarını, baş destekçiniz ve Maine'in en büyük kereste firması Harper Odunculuk'a hediye etti.
Imaginé 56.232 terraplops de información.
56,232 teraflop bilgi hayal ettim.
Con Nueva York ya son 232 electores presidenciales.
New York, 232 seçim bölgesi demek.
232 kilómetros por hora.
Saatte 231 km.
Joe Garford, 3112 calle 232, Queens.
Joe Gartord. 31-12, 232. Cadde. Queens.
¿ Y pusiste el horno a 232 grados durante 20 minutos... y luego Io bajaste a 177 durante la última hora?
Fırını 20 dakikalığına 230 dereceye ayarlayıp, sonra bir saat boyunca 175 derecede mi pişirdin?
Con el debido respeto, señor Alcalde, estamos ahora en 232.
Saygısızlık etmek istemem Başkanım ama şu an da zaten 232 oldu.
SÍ A LA 232 Dice : "Sí a la 232".
232'ye EVET'232'ye Evet'deyin mi?
¡ Queremos "no" a la 232!
Biz'232'ye hayır'diyoruz.
Bueno, el karma hizo que una chica se suicidara para que el hijo de Larry Watt se angustiara ¿ porque su padre me trató mal en el estrado como testigo?
Peki, karma bir kızı kendi kendine öldürtmedi Babası bana tanık sandalyesinde kötülük yaptığı için 139 00 : 10 : 15,232 - - 00 : 10 : 18,724 Larry Watt'ın oğlu acı mı çekmeli? Sanmıyorum.
Me transfirieron de la tienda 232.
Buraya başka bir şubeden gönderildim.
232 personas... Borradas.
232 insan... sadece silindiler.
El idiota en el cuarto 232.
232. odadaki hödük için?
El CCE encontró torio-232 en las linternas de gas radio en los relojes antiguos berilio de un catálogo para compras por correo y americio en todos esos detectores de humo.
Gaz lambası gömleğinde toryum 232, antika saatlerde radyum, katalogdan sipariş verilmiş berilyum ve çalıntı duman detektörlerinde amerikyum tespit edildi.
Paul Lipscombe, grupo de vigilancia vecinal, Capítulo 232.
Paul Lipscombe, komşunun bekçi köpeği, 232.bölüm.
Segundo piso, habitación 232.
İkinci kat, 232 no'lu oda.
Se anuncia la partida del vuelo SQ 232 a Delhi
Dikkat dikkat Delhi ye gidecek yolcular.
- Jack Miller, 232ND, Zulu.
Jack Miller, 232.
- Gracias. - Presumido. 299 00 : 35 : 40,232 - - 00 : 35 : 42,159 ¿ Que quieres?
- Teşekkür ederim.
Calle 91 Este 232.
Doğu 91. Cadde 232 numara.
Fue miembro del Cuerpo especial 232, una unidad responsable de cazar objetivos de gran valor en Afganistán.
Özel Birlik 232'nin üyesiymiş. Afganistan'daki önemli hedefleri yakalamaktan sorumlu birlik.
El cuerpo especial 232 tiene su base en el Campamento Pendleton, pero me han dicho que la unidad está hoy en la casa del líder del equipo en una barbacoa.
Özel Birlik 232'nin üssü Pendleton Kampında. Birlik, bugün barbekü partisi için takım liderinin evinde olacakmış.
Ellos investigan la información y cuando la ubicación de los objetivos está confirmada, envían una fuerza 232 para eliminarlos.
Bilgiler iyice kontrol edilip hedeflerin yerleri doğrulandığı zaman Özel Birlik 232'yi onları tasfiye için gönderiyorlar.
La ex-unidad de Booth, 232.
Booth'un eski birliği, 232.
El grupo especial 232 llegó allí hace horas.
Özel Birlik 232 saatler önce buradaydı.
¿ No es que...
232 00 : 12 : 10,731 - - 00 : 12 : 11,947 sen sadece... dur söyleme. değil mi...?
- En 232.
- 450.
¿ NCIS, verdad? Estos son los hombres del cuerpo especial 232.
Bunlar Özel Birlik 232'nin adamları.