80000 translate Turkish

Y sólo en una ciudad, los mafiosos recaudan $ 80000 por semana.

Tek bir kentten haraççıların geliri haftalık 80 bin dolar.

Un envío de $ 80000 en efectivo llegará al banco Farmers National mañana.

Yarın Ulusal çiftçi bankasına 80.000 dolar nakit para geliyor.

Viéndote se diría que tienes 80000 dólares al año.

Sanki yılda 80.000 kazanıyormuş gibisin.

- ¡ podria ser ese ¡ - ei y amato, de 80.000 toneladas.

- Bu o olabilir! - Yamato, 80000 ton.

El daymio de 80,000 koku de Higata está ahora en las manos de Asagoro.

Higata'nın tımarı olan 80000 koku, Asagoro'nun elinde şimdi!

He pagado impuestos por 80000.

80 bin dolar vergi ödedim.

"He pagado impuestos por 80000".

"80 bin dolar vergi ödedim."

Oponerse a ellos sólo estaban 80000 mal equipados, los estadounidenses inexpertos.

Almanların karşısında, zayıf donatılmış ve tecrübesiz 80.000 Amerikan askeri vardı.

80000 Km. Cuadrados de arenas eternas.

130 bin km ² boyunca sürekli yer değiştiren bir kum yığını.

Bueno... parece que tendrá el solitario trabajo de gastarse esos ochenta mil usted solo.

Görünüşe göre o 80000 $'ı harcama işini yalnız başına yapacaksın.

Tengo los ochenta mil, Moose. Tal como dije.

80000 $ bende, Moose, aynen söylediğim gibi.

A primera vista digamos que 80 mil.

80000 eder.

Si puedo ganar $ 12 mil cada semana, multiplicados por cinco, más $ 20 mil por el campeonato anual nos da un total de... 80 mil dólares.

Eğer her hafta 12,000 dolar kazanabilirsem, tamam mı,... 5'e katlar, ayrıca yıllık 20'yi de ekleyelim. Böylece 80000 dolarımız olur.

80000 hombres y contando.

- Yani 80,000 bölük ve sayı artıyor.

- ¿ Son 80000 libras?

Bu 80 bin mi?

- ¿ Y si va? Tendría que explicar qué hace con un portafolio con $ 80000 en efectivo ¡ y un boleto a las islas Caimán!

80 bin dolar dolu bir çanta ve Cayman adası biletiyle ne yaptığını anlatması gerekir.

Director ejecutivo, 80000 libras más coche.

Üst düzey pozisyon, 80 bin artı araç.

No es mi asunto dejar mi auto de $ 80000 en México.

Seksen bin dolarlık arabamı bırakmak benim işim değil. Evet.

Le debía más de $ 80000 dólares.

80.000 dolarının üstüne yattı.

Sixty-Four Thousand Dollar Question aporta 80000 en publicidad... y cuesta un tercio de lo que cuestan ustedes.

"64,000 Dolarlık Soru" nun sponsor getirisi 80,000 dolardan fazla ve sizin yaptığınızın üçte birine maloluyor.

Necesito un préstamo. Necesito 80000.

Borç lazım. 80.000 dolar.

80000.

Seksen bin.

Porque Marty es demasiado amable como para decírtelo pero con todo lo que tú sabes es un poco incómodo cuando vienes y nos pides 80000.

Marty bunu söyleyemeyecek kadar nazik biri fakat burada şirket, çalışanlar ve müvekkiller hakkında bildiğin her şey senin 80.000 istemeni biraz tuhaflaştırıyor.

Si pensaba chantajear a alguien, hubiese hablado contigo y no hubiese sido por 80000.

Eğer birini devirmek isteseydim, size gelip de 80.000 istemezdim.

Traicioné a Arthur por 80000, ¿ y tú quieres matarme?

Arthur'u 80.000 be bir anlaşma karşılığı sattım ve sen beni öldürecektin?

Aquí se pagaron 80000 reales.

Bunun için 80.000 Real ödediler.

Nueve meses después de la desaparición de Wong, un enmascarado robó 80000 dólares de un salón de mahjong a punta de pistola.

Wong'un kayboluşundan 9 ay sonra, maskeli bir adam, bir oyun salonundan 80,000 dolar çaldı.

En realidad, hay 80000 terroristas en unos 80 países.

Şey, aslında 80 ülkede yaklaşık 80,000 kişi civarında terörist var.

80000 muertes en Burma hoy despues del ciclon Nargis emergencia a traves de europa occidental con el agua potable, estricto racionamiento en holanda, francia..

Bugün Nargis hortumunun ardından Burma'da 8000 kişi hayatını kaybetti. Batı Avrupa'daki içme suyu azalması, Fransa ve Hollanda'da da başladı.

Cuando termine la gira, Iron Maiden habrá tocado en 21 ciudades, recorrido más de 80000 kilómetros en 45 días, algo prácticamente imposible en el mundo de las giras de rock hasta que este grupo dio con la manera de hacerlo.

Turne sona erdiğinde, Iron Maiden 21 şehirde konser vermiş, 45 günde 50000 mil yol almış olacak. Bu, grup Ed Force One'ı yaratmadan önce rock turnesi standartlarına göre neredeyse imkansız kabul edilen bir yolculuk.

Lo arrestraron en la frontera con Canada. Con 80000 dolares en metalico en el maletero.

Arabasında 80 bin dolarla Kanada sınırında yakalanmış.

He oído rumores de que puede llegar a 80000 pies, lo que es sorprendente.

80,000 feet'e kadar çıkabildiği hakkında söylentiler duymuştum, inanılmaz.

Si ustedes apuestan a dos de ellos $ 20.000 dólares, se ganarán $ 80,000 dólares.

Eğer ikisininde kazanmasına bahse girerseniz, 20000 dolar size 80000 dolar kazandırır

A pesar de que se quedó con 80.000 80000!

Buna rağmen 80 binle ayrıIdım. 80 bin!

PELIGRO ELECTRICIDAD 80000 VATIOS

TEHLİKE 80.000 WATT ELEKTRİK AKIMI

¡ ¿ Esto vale 80 mil euros?

Bu 80000 Euro mu eder?

Sí, sí. Le debo a este chico, Leon en Costa Rica, 80000 dólares.

Leon adında bir herife Kosta Rika'dan kalma 80 bin dolar borcum var.

Son 80000 dólares.

Say bakalım.

la noche en Kingston, tuvimos 80 mil personas, Hombre. ¿ Sabes a qué me refiero?

Gece olmuştu. 80000 kişi vardı.

Observé a los 200 asientos hasta 1000 y luego vi 80 000, vi a 100 mil.

200'den 1000 seyirciye geçişini gördüm sonra 80000'e sonra 100000'e.

80000 dólares de piedras preciosas, oro y joyas.

80 bin dolar değerinde değerli taş, altın ve mücevher.

Parece que acumuló acciones... 80.000 dólares en préstamos estudiantiles... y otros diez mil en adelantos de tarjetas de crédito.

Görünüşe göre birkaç senet toplamış. 80000 dolar öğrenci kredisi bir on bin de kredi kartı borçları.

Me debes un poco más de 80 grandes.

Bu da bana 80000 dolar borçlu olduğun anlamına geliyor.

Me debes 80 de los grandes.

Bana 80000 dolar borçlusun.

¡ 80 de los grandes en el banco, zorra!

80000 dolar kasada! - Whoo!

Recibimos más de 80000 dólares en donativos en las últimas seis horas.

Son altı saatte, 80.000 dolardan fazla bağış topladık.

Mi auto. Mi auto de $ 80000.

Arabamız vardı, benim arabam, 80 bin dolarlık arabam.

80 mil euros por una foto.

Bir fotoğrafa 80000 Euro!