Translate.vc / Spanish → Turkish / Actúal
Actúal translate Turkish
5,024 parallel translation
Dime... ¿ cuál es tu punto de vista sobre la actual política exterior de la India?
Pekala... Hindistan'ın mevcut dış politikası hakkında ne düşünüyorsun?
- ¡ No es propio de la sociedad actual!
- Bu toplumu hak etmiyor!
¿ Y el alcalde actual?
Ya şimdiki belediye başkanı içerideyse ne olacak?
Tomando en cuenta los vientos proyectados y la actual... seis, seis días y medio.
Tahmini rüzgar ve akıntı da hesaba katıldığında altı ya da altı buçuk gün.
El destino actual es la mejor opción para el agua.
Mevcut rotamız su bulmak için en iyi seçeneğimiz.
¡ Quiero estatus actual del radar y los torpedos! ¡ Adelante!
Radar ve torpido sistemleri ile ilgili hemen rapor istiyorum!
Bravo Dos, habla Bravo Actual.
Bravo İki, Bravo Aktüel konuşuyor.
Él ha decidido que te quedes, Calder, ocupando tu actual puesto como D.C.S., y ponerte a ti, Joan, de nuevo a la cabeza del D.P.D.
Senin DCS olarak görevine devam etmeni istiyor, Calder ve Joan seni de tekrar DPD'nin başına atadı.
de retomar el examen de desafío con la clase actual, y créame, no voy a fallar.
İnan bana bu kez kalmayacağım.
Voy a tomar el examen físico con la clase actual.
Fizik testine şu anki sınıfla gireceğim.
¿ Que dice la literatura actual?
Güncel kitap kaynakları ne diyor?
Mi actual tratamiento consiste en ron y opio.
Benim geçerli rejimim rom ve haşhaştan oluşur.
Si, de hecho, Lobos está buscando cambiar su conexión actual, Aníbal Santalises sería claramente el más probable.
Eğer Lobos şu anki bağlantısını değiştirmeye bakıyorsa Anibal Santalises en muhtemel aday olurdu.
Si, de hecho, Lobos está buscando cambiar su conexión actual, Aníbal Santalices sería el más claramente probable.
Eğer Lobos şu anki bağlantısını değiştirmeye bakıyorsa Anibal Santalises en muhtemel aday olurdu.
Bien, si Piotr y Violet no son sospechosos ¿ quién es su posible asesino en masa actual?
Pekalâ! Piotr ve Violet resmin dışındaysa şu anki olası seri katiliniz kim acaba?
No es relevante para la situación actual.
- Mevcut durumla ilgisi yok.
Aquí hace falta conocimiento técnico actual.
Bize güncel teknik bilgi birikimi olan birisi gerekiyor.
Gran Bretaña es solo la residencia actual del Almacén.
Büyük Britanya Depo'ların şu an ki evi.
- ¿ Te crees que me importa lo que la actual lo que sea de la cama del rey elige para cotillear?
- sence umrumda mı? kralın eski metresi dedikodu mu yapacak?
¿ Dejarías que su hijo se fuera a vivir con ustedes si su actual habitación fuera a convertirse repentinamente, digamos, en un sauna?
Oğlunun gelip, sizinle yaşamasına izin verecek misin? Verirseniz eğer şu an yaşadığı yer bir anda saunaya dönüşecek.
De la poca información que la senadora Amidala ha podido obtener no habrá aumento alguno en su préstamo actual.
Senatör Amidala'dan aldığımız bilgilerde onların aldığı kredide hiçbir değişiklik, olmadığını öğrendik.
Su antiguo templo está ubicado debajo de nuestro templo actual muy debajo de la superficie.
Antik mabetleri, çok derinlerde bugünkü tapınağımızın altında yer alıyor.
Acceso a su ubicación actual.
Şu anki konumuna ulaşmış bulunmaktayım.
El hombre que resolvió el misterio que abrumaba a Newton, también sentó las bases para las revolucionarias ideas de Einstein. Y para nuestra forma de vida actual.
Newton'a acı çektiren bilinmeyeni çözüp Einstein'in devrimsel içgörülerinin ve bugünkü hayat tarzımızın temellerini atan adam.
Lo cual es cientos de veces más que la edad actual del universo.
Bu, Evren'in şimdiki yaşından yüzlerce kat daha uzun bir süre.
Una pequeña suposición, estás encantado con la actual situación de Iris.
Iris'in şu anki durumundan bu kadar memnun olmanız pek şaşırtıcı değil..
Es mi investigación actual.
Şu anda bunun üzerinde çalışıyorum.
Sí, pero el Dr. Kalfas es el obstetra actual, y Lana Davis es solo residente.
Evet, ama Dr Kalfas olduğunu gerçek bir kadın doğum uzmanı, ve Lana Davis sadece ikamet.
Decían que eres la Ada Lovelace actual.
Senin için modern Ada Lovelace diyorlar.
Su jefe es un director ejecutivo actual. Puedes ver cómo se podría sentir amenazado.
Nasıl tehdit ettiğini görebilirsin.
Su trabajo actual no le da el acceso al informe de empleo.
Adı da "Michelle Forrester." Onun bu tip raporlara erişim hakkı yoktu.
Bill estuvo gastando dinero sobre sus opciones de compra de Applsn... que, teniendo en cuenta el actual juicio, está muy devaluada.
Devam eden duruşma yüzünden Bill'in önemli ölçüde değer kaybeden Applsn hisse senedi opsiyonları tükeniyor.
- ¿ sabe algún detalle actual?
- Herhangi bir eylem detayı biliyor musun?
- Necesitamos una prueba del registro actual y 150 dólares y le liberaremos el auto.
- Şimdiki ruhsatınızın kanıtı ve 150 dolar getirirseniz aracınızı iade ederiz. - Peki...
Solo se preocupaba en sobrevivir a la amenaza actual mientras cumplía la orden del Rey.
Pitou'nun aklından geçen tek şey bir yandan Kral'ın emrini yerine getirirken bir yandan da buradan kurtulmaktı.
Quizá en su actual estado, la señorita Jenny no lo ve de esa forma.
Bu durumunda Bayan Jenny olaya o şekilde bakmıyor olabilir.
Magia. ¿ No es demasiado en tu estado actual?
Büyü bu durumdayken bunu yapmak fazla yorucu değil mi?
Como el rey actual y su hermano James.
Şimdiki Kral ve kardeşi James gibi.
Estoy casada con el hermano del rey actual.
Şimdiki kralın kardeşiyle evliyim.
Bueno, mi posición actual es, que no sé qué más cojones hacer.
Benim de şu anki durumum şöyle başka ne halt edeceğimizi bilmiyorum.
Nuestra decisión es deshacer la estructura del actual gobierno.
Bizim görevimiz mevcut hükümet'in alt yapısını bozmak.
Con o sin esos embriones, la sociedad actual es insostenible.
Bu emriyolar olsun ya da olmasın mevcut toplum devam ettirilemez.
El valor actual de cualquier empresa o sociedad es su éxito futuro.
Herhangi bir iş ya da topluluğun mevcut değeri gelecekteki başarılarında yatıyor.
¡ Alex, basándonos en tu salario actual, te va a llevar 20 años pagar la cantidad total!
Alex, şimdiki maaşını düşünürsek bütün borcunu ödemen 20 yıldan fazla sürecek!
El actual alcalde, el Sr. Lapidus, lanza un nuevo proyecto para la zona industrial.
Görevdeki başkan, Bay Lapidus sanayi bölgesi için yeni bir proje başlatıyor.
Además de su puesto actual, Dan McLane fue un gran agente del NIS.
- Şu anki durumunun yanında Dan McLane, hizmet veren bir NIS ajanıydı.
En un faro de Long Island después de luchar con Ryan Hardy y ha salido de su escondite recientemente, aunque su ubicación actual aún es desconocida.
... Long Island'daki fenerde, Ryan Hardy ile boğuşmuştu ve son zamanlarda da ortaya çıkmıştı ayrıca, şu an nerede olduğu hala bilinmiyor.
Averiguaremos quién era el dueño del edificio en el 78 y el actual.
- Binanın 1978'deki ve şimdiki sahibi kimmiş onu araştırıyoruz.
Javier, mi aspirante a mejor amigo, ella es Emily, mi actual mejor amiga.
Benimkine şimdi bir rakip çıktı. Javier, iyi arkadaşım olmak ister bu da fiilen en iyi arkadaşım Emily.
The Big Bang Theory 7x24 La Combustión del Momento Actual
The Big Bang Theory, 7. Sezon Finali "Statüko Yanması"
¿ Alguno de vosotros ha visto una revista pornográfica actual? que su amigo, Mark, sacado del basurero de la iglesia?
Peki hiç Mark adında bir arkadaşınızla birlikte kilisenin arkasında erotik dergilere baktınız mı?