Translate.vc / Spanish → Turkish / Alem
Alem translate Turkish
601 parallel translation
¿ Qué deseas : una mujer, un juego de azar, una orgía?
" Ne istiyorsun : kadın, şans oyunu, alem?
- ¿ Qué dirá la gente?
- El alem ne der sonra?
Hay bichos raros en el río
Su altı, ayrı bir alem.
Es evidente que él ha estado en un rodaje.
Besbelli ki alem yapmış.
¡ Debería ser expuesto públicamente!
Bunu cümle alem duymalı!
Otro trago, otra juerga, otra borrachera, otra racha'.
Bir başka içki, bir başka eğlence, bir başka alem, bir başka cümbüş. "
Qué borrachera debía tener anoche.
Vay canına, gece ne alem dönmüş burada böyle!
Yo soy un tío especial y usted una chica especial... así que usted y yo deberíamos ir a bailar.
Ben özel bir erkeğim sen de özel bir kız bu akşam birlikte alem yapmaya ne dersin?
El carrusel gira
Alem dönüyor.
"La vuelta al mundo en 80 días" es el clásico de Julio Verne.
80 Günde Devri Alem, Jules Verne'in bir klasiğidir.
Era un personaje.
Çok alem kadınmış.
Los reyes llevan toda la noche de juerga.
Krallar bütün gece alem yapmislar.
Sé que estáis ansiosos por ir a divertiros.
Endişenizi biliyorum, kasabaya gidip alem yapacaksınız.
Estuvo de juerga con sus amigos durante toda nuestra noche de boda
- Onun gibi bir şey. Babanız daha beterdi. Evlendiğimiz gece arkadaşlarıyla alem yapmıştı.
Vayan a sus fascinantes y repugnantes noches de libertinaje.
İğrenç ve heyecan verici alem gecene git.
Imagino que se Lo pasan divinamente.
Orada iyi alem yapıyorsunuzdur.
¡ Dejemos de blasfemar!
Bu dinsiz alem artık son bulsun!
Tu eres un ladrón de poca monta, lo saben todos.
Çünkü seni kimse enseleyemez çünkü senin bir halta yaramadığını cümle alem biliyor.
Bueno, no estoy diciendo que yo lo sea.
Ben de burada alem yapmıyorum, zaten.
- ¡ Orgía!
Alem mi?
- ¡ Bien!
Alem!
Cierto, no había ninguna orgía a bordo.
Doğrusu uçakta alem falan yoktu.
Bueno, al menos en ciertos casos, es un ejemplo.
Öyleyse belki de bazı özel durumlarda ibreti alem olsun diye verilebilir.
Ponte tus mejores galas. Me apetece ir de juerga.
En şahane giysilerini giyeceksin, tam bir alem olacak.
Francamente...
Alem adam.
Los caballeros del rey, y todos sus infantes
Cümle alem gelse bir araya...
- Sus soldados de infantería...
- Cümle... - Alem.
Del pasado hay que hacer añicos... Legión esclava en pie a vencer...
Yıkalım bu köhne düzeni Biz başka alem isteriz
Estuvimos bebiendo hasta el segundo gallo y la bebida, señor, provoca tres cosas.
İkinci horoza kadar alem yaptık ve içki, efendim, üç şeye yol açar.
Para justificar lo que invierto en ti. Pero a algunos le encanta que sean jóvenes y líderes.
Ama bazı insanlar alem yapmayı seviyor... ve işte bunların çocukları liderler, ayktakımını harekete geçirir bunlar.
Hay que hacer respetar la ley.
İbret-i alem olmalı.
Más que galleta de soda en bolsillo de borracho.
Sesini cümle alem duydu.
¿ Qué dices Curt? Última noche en el pueblo, ¿ quieren una fiesta antes de irse?
Hey, Curt, şehirdeki son gecenizde alem yapacak mısınız?
A menos que quieras ir a Gallo Dam y tener una pequeña orgía.
Tabi Gallo Barajına gidip ufak bir alem yapmak istiyorsan başka.
Toma, toma. Hazte un banquete.
İşte işte, alem yap.
Tu cara, para que la vea el mundo
Senin bu yüzünü dünya alem görmeli.
El salón y otras habitaciones se calienta adecuadamente.
Alem gereğince salon ve diğer odalar şehvet ateşiyle tutuşmuş olacaktır.
¡ Qué hombre tan querible!
Çok alem bir adamdır.
Bien, que esperen.
Sen alem adamsın.
Bobby, eres un asunto serio, eres perfecto.
Bobby alem adamsın. - Zamanlaman mükemmel.
¡ A ver, chicos! ¿ Os creéis que soy una para todos?
Alem mi yapıyoruz burada?
- ¡ Una orgía!
- Alem yapıyorlarmış!
Adoraba a sus bebidas.
Alem yapmayı severdi.
Séptimo cielo
9. Alem
Hey, todo el mundo!
Hey millet! Hepimiz alem yapacağız!
El enemigo ahora se permite una gran orgía de odio... y una sed por destruir.
Düşman şu anda nefret saçarak ve imha etme arzusuyla yanıp tutuşarak alem yapmaktadır.
BUFFET Y ORGÍA ANUAL DEL TEMPLO DE EROS
EROS'UN TAPINAĞI SENELİK ALEM VE AÇIK BÜFE
La pasaremos bien.
Alem yapacağız.
Pero verte colgado le hará bien a alguien.
Ama ibret-i alem için seni asmak daha iyi olacak.
¡ Qué gracioso!
Oh, o bir alem.
Pero ninguna madre-de-la-novia ha estado tan desechada como usted
El-alem ne der?