English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Annápolis

Annápolis translate Turkish

207 parallel translation
Fue a Annapolis. Coors tenía una hermosa chica esperándolo en Boston eso era de lo que siempre hablaba, Claire.
- Coruse'u Boston'da güzel bir kız bekliyordu
¿ Es de la Academia de Annapolis?
Annapolis'ten misin?
Hay un barco de maniobras brasileño, como el Annapolis.
Brezilya eğitim gemisi var, bilirsin Annapolis gibi.
Crewson, te destinaré a Annapolis como cadete.
Crewson seni Annapolis'e tayin ederim.
Creo que lo mandaré a Annapolis.
Annapolis'e gitmeyi düşünüyor.
Eso confirma lo que nos enseñó en Annapolis :
Annapolis'te öğrettikleriniz şimdi gerçekleşiyor :
Voy a hacer algo que no he hecho desde que estuvimos en Anápolis.
Şimdi Annapolis'te olduğumuz zamandan beri yapmadığım bir şeyi yapacağım.
ANNAPOLIS, MARYLAND 1765 ( QUINCE AÑOS DESPUÉS ) 3 años al mando del Mary Rose.
ANNAPOLİS, MARYLAND 1765 ( ON BEŞ YIL SONRA ) 3 yıl Mary Rose'un dümenindeymişsiniz.
ANNAPOLlS, MARYLAND 29 DE septiembre DE 1767
ANNAPOLİS, MARYLAND EYLÜL 29, 1767
" Recién llegados en el Lord Ligonier del Cap. Davies... ... desde el río Gambia, será vendido en Annapolis...
"Kaptan Davies'in Lord Ligonier gemisinden yeni çıkan Gambiya Nehri'nden gelen, Annapolis'te, 7 Ekim Çarşamba günü satılacak olan bir kargo dolusu, sağlıklı köle."
He robado un cono de caramelo en Annapolis.
Annapolis'ten bir somun şeker çaldım.
- ¿ Bien, el viaje a Annapolis?
- Annapolis yolculuğunu beğendin mi?
Dices que vuelas... ... de aquí hasta Annapolis y vuelves.
Duydum ki, buradan ta Annapolis'e uçup geri geliyormuşsun.
A un lugar llamado Annapolis.
Annapolis denilen bir yere.
ANNAPOLIS, MARYLAND 1765 ( QUINCE AÑOS DESPUÉS ) 3 años al mando del Mary Rose.
ANNAPOLIS, MARYLAND 1765 ( ON BES YIL SONRA ) 3 yïl Mary Rose'un dümenindeymissiniz.
ANNAPOLIS, MARYLAND 29 DE SEPTIEMBRE DE 1767
ANNAPOLIS, MARYLAND EYLÜL 29, 1767
"Recién llegados en el Lord Ligonier del Cap. Davies desde el río Gambia, será vendido en Annapolis el próximo miércoles 7 de octubre un cargamento de esclavos en buena salud".
"Kaptan Davies'in Lord Ligonier gemisinden yeni çïkan Gambiya Nehri'nden gelen, Annapolis'te, 7 Ekim Çarsamba günü satïlacak olan bir kargo dolusu, saglïklï köle."
He robado un cono de caramelo en Annapolis.
Annapolis'ten bir somun seker çaldïm.
- ¿ Bien, el viaje a Annapolis?
- Annapolis yolculugunu begendin mi?
Dices que vuelas de aquí hasta Annapolis y vuelves.
Duydum ki, buradan ta Annapolis'e uçup geri geliyormussun.
West Point 4, Annapolis 3.
West Point, 4. Annapolis, 3.
Eso ocurrió en Annapolis, durante la primavera de...
Annapolis'te yaşanan bu olaylar bahar mevsiminin...
- Que ironía... mis padres me creen una maravilla viviente porque fui a Annapolis.
- İnsanlarım - Benim gibi açık renkli harika insanlar.
Son gente sencilla.
Annapolis ve tümü, Onlar basit insanlar.
Torre de Dulles, aquí el centro de pruebas de Industrias Harrison.
Dulles kule, burası Harrison Sanayi Annapolis deneme alanı.
Aquéllos que se entregan llegan a West Point, Annapolis o la academia de las Fuerzas Aéreas...
Kendini adayan çocuklar sık sık West Point'e, Annapolis'e ya da... Hava Kuvvetleri Akademisi'ne kabul edilirler, orada...
Fui a Annapolis con ese hombre.
O adamla Annapolis'te beraberdim.
Annapolis, promoción del 71.
Annapolis, 71. dönem.
Encontramos uno de una gasolinera en Annapolis.
Annapolis'te bir benzin istasyonunda bir tane bulduk.
Un botones de un hotel en Annapolis.
Annapolis'teki bir otelden bir oda hizmetlisi.
Fui a la Academia de Annapolis.
Annapolis'e Christ'in hatırı için gitmiştim.
ACADEMIA NAVAL AMERICANA DE ANNAPOLIS, MARYLAND
ABD Deniz Akademisi Annapolis, Maryland
Annapolis, Vietnam y el resto.
Askeri okul, Vietnam ve sonrası.
Muchos buscaron plaza en Annapolis ese año.
O yıl birçok genç Annapolis'e girmek istemişti.
"Krusty visita parientes en Annapolis, Maryland".
"Krusty Annapolis, Maryland'de Akrabalarını Ziyaret Ediyor."
Anápolis.
Annapolis.
Ve a Washington. Llamaré a gente que conozco. Arreglaré entrevistas.
Annapolis'deki tanıdıklarımı ararım.
Nos conocimos cuando te planteabas ir a Annapolis.
Annapolis'e gitmeyi düşünüyordun. Babam Annapolis'i düşünüyordu.
Mi padre quería que fuera a Annapolis. No puedes culparle a tu viejo por intentarlo.
Bunu denediği için suçlayamazsın onu.
- Vivíamos en Anápolis.
Annapolis'te yaşıyorduk.
- ¿ Anápolis?
Annapolis...
Fuimos a Annapolis juntos.
- Merhaba. En iyi dostum. Annapolis'e birlikte gittik.
- Aceite de oliva Anápolis, importación, exportación.
- Mülk Wolfram ve Hart'a ait. - "Annapolis Zeytinyağı İthalat İhracat."
Annapolis.
Annapolis.
¿ Annapolis? lmpresionante.
Annapolis'te değil mi?
Annapolis verá estas notas.
- Annapolis sınavı değerlendirecektir.
Exámenes, notas, Annapolis tu padre.
Vizeler, notlar, Annapolis, baban...
Annapolis tendrá mucha suerte de tenerte.
Annapolis senin gibi bir öğrencisi olacağı için çok şanslı.
¿ Y Annapolis?
- Ya Annapolis?
No solicité admisión ahí.
- Annapolis'e başvurmadım.
Fue a Annapolis.
Annapolis'e gitmişti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]