Translate.vc / Spanish → Turkish / Ariel
Ariel translate Turkish
1,485 parallel translation
Le pregunté a Ariel los nombres y el teléfono de los padres de Celeste hoy.
Celeste'nin ana babasının telefon numaralarını Ariel'den istedim.
- ¿ No eres un poco mayor para muñecas? - Ariel.
- Bebekler için yaşın büyük değil mi?
- No actúas como tal. - Ariel.
- O yaşta davranmıyorsun ama.
Ariel, cariño, lo resolveremos en la mañana, ¿ si?
- Sabah karar veririz, tamam mı?
Ariel, mira alrededor.
Ariel, etrafına bak.
Ariel. tú serás amarillo.
Ariel. Sarı olacak.
Mira alrededor.
Ariel, etrafına bir bak.
- Sí, estudia con Ariel.
Ariel ile ders çalışıyor...
Al menos Ariel es de su edad.
- En azından Ariel onun yaşlarında
Realmente lo necesitas. No venden parafernalia nazi y botas militares en esta sección, Ariel.
Bu bölümde, nazi takım taklavatı ve o tür şeyleri satılmıyor, Ariel.
Tú sabes que eres despreciable, Ariel... casi siento pena por ti.
Acınacak haldesin biliyorsun değil mi, Ariel? Senin adına içim burkuldu neredeyse.
Ariel, eres más blanca que yo.
Ariel, sen benden daha beyazsın.
¿ Cómo es la mamá de Ariel?
Ariel'in annesi nasıl biri?
Mira, hablo en serio, Ariel. Creo que necesitas ayuda.
Bak, ciddiyim, Ariel, Bence yardıma ihtiyacın var.
¿ Ariel?
Ariel. Ne...
Porque no puedes seguir ocultándolo, Ariel.
Çünkü bunu daha fazla saklayamazsın, Ariel.
Ariel descubrió que su madre, su esposa, tiene antecesores africanos.
Ariel annesinin, yani karınızın,
Es un pagaré. Treinta horas de trabajo de esclavo, lavado de auto, café... lo que necesites para pagar la visita de Ariel.
Bu bir I.O.U. 30 saat kölelik işi... araba yıkama, kafede çalışma,
Me llamo Ariel.
Ben Ariel.
Hola. Ella es Ariel Alderman.
Herkese merhaba, bu Ariel Alderman.
Mucho gusto, Ariel. - Hola.
Tanıştığımıza memnun oldum, Ariel.
Bueno, tiene ciertas connotaciones bastante nefastas, Ariel.
Hayli fazla şeytani anlamları var, Ariel.
Ariel, ayuda a tu madre.
Ariel, annene yardım et.
Mira, Matt... cuando Ariel nos habló de ti... decidí investigar un poco, y adivina qué averigüé.
Matt, Ariel senden bahsettikten sonra, bir araştırma yaptım ve tahmin et senin hakkında ne öğrendim?
Hago averiguaciones sobre los amigos que trae Ariel.
Ariel birini eve getirmeden onu araştırırım.
Eres irracional y no sabes escuchar, Ariel.
Ariel, mantıksızsın ve beni dinlemiyorsun!
- Escucha, Ariel, ¡ cálmate!
Ariel dinle. Sakinleş.
Dios... - Por favor, escucha... Ya lo oíste, Ariel.
Erkeği duydun Ariel.
Ariel, estás yendo demasiado lejos.
Ariel, her şey çok ileri gitti.
Lo nuestro fue amor, Ariel.
Aramızda gerçek aşk vardı, Ariel.
Es malvado, Ariel, pero tú no lo eres.
O şeytani bir insan, Ariel, Sen şeytan değilsin, çıldırmışsın.
Eres una buena persona, Ariel.
Sen iyi bir insansın, Ariel. Şeytan değilsin.
¿ Te parece bien eso, Ariel?
Senin için tamam mı Ariel? Hayır.
No, y tampoco acordamos que te enamorarías de este pervertido.
Hayır, ve ayrıca bu küçük cinsi sapığa aşık olacağın konusunda da anlaşmamıştık! Ariel, polisleri ara.
Ariel, llama a la policía. ¡ Vamos!
Polisleri ara!
Ariel.
Ariel.
Oye, ¡ sé que estás ahí arriba!
Ariel! Yukarıda olduğunu biliyorum!
Yo soy Ariel, Hija de la Regente y Princesa de los Invid.
Ben Ariel'im, Regess'in kızı ve Invid Prensesi.
Ariel, a mi no me importa si eres humana o Invid.
Ariel, insan ya da Invid olman umurumda bile değil.
Ariel, veo que has aceptado tu esencia Invid y has elegido unirte a mí en Núcleo.
Ariel, Invid haline geri dönüp, bana Core'da eşlik etmeye karar vermişsin.
Ahora, Ariel, debemos partir.
Şimdi Ariel, gitmeliyiz.
Ariel, se conciente que Si decides quedarte, tu destino estara inexorablemente unido a los humanos
Ariel, şunu unutma... kalmayı seçersen, senin kaderin de insanların kaderine bağlı olacak.
Ariel, hija mia... contempla...
Ariel, evladım... seyret...
Ariel...
Ariel...
Ariel, tu eres la prueba de que los Invid no son una raza maligna.
Ariel, sen bana Invidlerin, düşündüğüm gibi şeytani bir ırk olmadığını kanıtladın.
Um, Ariel?
Um, Ariel?
Um, chicos... esta es Ariel.
Hey millet... Bu, Ariel.
Entonces sientate, Ariel.
O zaman gel otur Ariel.
Ariel, hazme un favor.
- Harika.
Scanlon. Ariel, ¿ está todo bien?
Ariel, her şey yolunda mı?
- ¡ Por Dios, Ariel!
İsa aşkına Ariel.