Translate.vc / Spanish → Turkish / Asks
Asks translate Turkish
168 parallel translation
- ¿ Y el amor?
- Ya asks
# Ella nunca pregunta tanto # y no se queja.
~ Well, she never asks very much and I don't refuse her ~
Sin amor.
Aşksız.
Se titula "Sin amor".
Adı "Aşksız."
- ¿ Y a los que el amor nos ha ignorado?
- Ya aşksız kalanlar ne yapacaklar?
- ¿ quieres un matrimonio sin amor?
- Aşksız bir evlilik mi istiyorsun?
- ¿ imaginas que...?
- Ben, aşksız?
Soportaré un matrimonio sin amor, la humillación de una amante... incluso ser lapidada.
Aşksız bir evliliğe, bir delinin aşağılamasına, hatta taşlanmaya göğüs gererim.
No quiero un mundo sin amor ni belleza. Prefiero morir.
Aşksız, kedersiz, güzelliksiz bir dünyadansa ölmeyi tercih ederim.
" Se encuentran sin afecto...
" Onlar aşksız bulutsuz gökyüzü gibi...
¿ De verdad crees que puedes vivir sin amor?
Aşksız yapabileceğini gerçekten düşünüyor musun?
No me gustaría que pasase por la vida sin horizonte alguno, buena sin finalidad, joven sin amantes y anciana sin amigos.
Hayatta edepsizce sürüklenen yetenekleri boşa giden : "Gençken aşksız, yaşlıyken dostsuz" kadınlardan olmanızı istemem.
Pero, ¿ quiero regresar a una vida de aislamiento frustrado y miseria sin amor alguno?
Bu hüsran dolu ve aşksız sefil hayata tekrar geri dönmeli miyim acaba?
Sin amor, sin dinero, sin sol.
Aşksız. Parasız. Güneşsiz.
Eres la bondad y el amor, Govert.
Sen iyilik ve aşksın, Govert.
Se puede morir por falta de amor.
Aşksızlıktan da ölebilirsin.
¡ Amor!
Ama aşksız yaşayamam!
Muchas. Mucho sexo sin amor.
Aşksız sevişmeler vardı.
Hijos sin amor, si es necesario.
Doğacak oğlanlarımın. Gerekirse aşksız doğacaklar.
No, lo digo en serio, caballeros, el sexo sin amor es como el arte sin sentimiento, es una mera masturbación.
Hayır, ama ciddiden beyler, aşksız seks, duygusuz sanat gibi mastürbasyondan başka bir şey değildir.
Yo quería tirarme al río, pero he entendido que se puede vivir sin amor.
Kendimi öldürmek istemiştim, ama, anladım ki sen aşksız yaşayabilirmişsin.
Pero donde hay seguridad, se puede hacer sin amor.
Ama güvenliğin olduğu yerde aşksız idare edebilirsin.
¡ Eres un amor!
Sen tam bir aşksın!
El sexo sin amor es una experiencia vacía.
Aşksız seks, boş bir maceradır.
¿ Puede existir el amor sin sexo?
Aşksız seks olabilir mi?
No podemos vivir sin él.
Aşksız yaşayamayız.
No se puede vivir sin amar.
Kimse aşksız yaşayamaz...
Uh. No se puede vivir sin amar.
Kimse aşksız yaşayamaz...
No se puede vivir sin amar, Madrecita. Y además...
Kimse aşksız yaşayamaz, Yüce Annemiz... ve O -
No se puede vivir sin amar.
Kimse aşksız yaşayamaz.
"No se puede vivir sin amar."
Kimse, aşksız yaşayamaz.
Tú eres el Amor. ¿ Eres Amor?
Sen Aşksın. Aşk mısın?
La vida sería pacífica sin amor, Adso.
Hayat aşksız ne kadar huzurlu olurdu, Adso.
Con o sin amor.
Aşkla ya da aşksız
¿ Preferirías un matrimonio sin pasión?
- Yani aşksız evliliği, büyük...
Cuando no tienes amor
Sen aşksız olduğun zaman
Sin amor.
Aşksızsın.
Me había enseñado a mí mismo sin hacer el amor.
Kendime aşksız yaşamayı da öğretmiştim.
- Privado de ello.
- Aşksızlık.
- ¿ Del amor?
- Aşksız mı?
¿ Podría pretender ser una mujer que no cree en el sexo sin amor, pero que se siente tan caliente a veces que desearía atacar cualquier pantalón?
Aşksız sekse inanmayan ama bazen her erkeğin üstüne atlayacak kadar kendini azmış hisseden kadın rolünü oynar mısın? Denerim.
Un juego con víctimas odioso y sórdido.
Andrej. Aşksız, çıplak, iğrenç, kötü, sahte bir davranıştı.
Sé que la vida sin amor no es vida.
Aşksız hayatın hayat olmadığını biliyorum.
Sin Vigilantes y listas para la acción.
Gözetmensiz ve aşksız.
UU. ¿ Cómo osamos que nos envuelva el amor o la falta del mismo?
Ne diye aşkın ve aşksızlığın etkisinde kalıyoruz?
"Un mundo sin amor es un mundo muerto y siempre llega el momento en que uno se cansa de prisiones y todo lo que uno ansía es una cara afectuosa el calor y el milagro de un corazón que ama".
"Aşksız bir dünya ölü bir dünyadır, ve mutlaka suçluların yorulduğu bir saat gelecektir, ve hasret çeken bütün insanlar, aşkın insanları nasıl ısıttığını merak edeceklerdir."
No quisiera un matrimonio sin amor.
Ben aşksız bir evliliğe girmezdim.
Sin amor no somos nada
Aşksız herşey boş,
Sin amor, será el fin del mundo
Aşksızlık demek, dünyanın sonu demek.
Y a morir sin amigos, ni amores y en la oscuridad.
Aşksız, arkadaşsız ve tam bir bilinmezlik içinde ölecek.
¿ Cómo puede uno vivir sin amor?
İnsan aşksız nasıl yaşar? Ve insan aşksız nasıl ölür?