Translate.vc / Spanish → Turkish / Ass
Ass translate Turkish
417 parallel translation
Alguien me ganó.
Biri beni de oraya assın.
¡ Que los ahorquen a todos!
- Hepsini assınlar!
Déjala, eso es bueno para la tensión.
Bırak surat assın, bu ona iyi gelir.
Claro que estoy satisfecho.
- Tatmin oldum dersem beni assınlar!
¡ Ustedes dos se pudrirán en la cárcel!
Umut et ki seni oğlundan önce assınlar!
Informa a todos los aldeanos cercanos.
Bütün köylere haber salsınlar. Kahvelere kağıtlar assınlar.
Ass no, Azz.
"kıç" değil Latimer : "kırç."
¡ Payaso, no quieras hacerte el gracioso! Señor Mayor.
Binbaşı, saygıyla izin my ass yanakları göstermek istiyoruz.
¿ quieres que vuelva para que me cuelguen?
Gideyim de beni assınlar mı istiyorsun?
Entonces debe ir y colgarse.
O zaman gitsin kendini assın.
Terroristas malditos.
Terrorists, my dimpled ass.
- ¿ Cómo voy a encularte... - ¿ Qué, qué? ¿ Cómo voy, cómo voy a encularte...?
How am I supposed to fuck you in the ass if you don't cooperate?
Te voy a dar la vuelta, Josette, ¡ y te voy a encular!
I'll turn you around, Josette, and I'll fuck you in the ass.
Antes de empezar la clase, debo decir a los que... jueguen en el partido de esta tarde que cuelguen su ropa... en el perchero inferior después de la comida, antes de escribir a casa, si no se van a cortar el pelo,
Derse başlamadan önce, öğleden sonraki maçta... oynayacak olanlar, öğle yemeğinden hemen sonra... saç tıraşı olmayacaklarsa, giysilerini... alt kattaki askılığa, eve mektup yazmadan önce assın.
" Me estoy cansando de esta casa rodante metida en mi trasero
* I'm getting tired of this mobile home shoved up my ass *
Con un mes flojo... te ponen en una lista. Yo... yo...
- Kötü bir ay geçir panoya ismini assınlar.
- Kicks ass.
- Eşek çiftesi.
Gray river around a green monkey's ass.
Kağıdı keseyim şeytanım bol olsun bütün aslar bana dolsun.
Eu, uh, in realitate traiesc din citit, ass ca este ultimul lucru pe care as vrea sa il fac in pauza de masa.
- Yemek arasında yapmak istediğim son şey... - Oh, özür dilerim. - Hey!
Apuesto $ 100 al 10.
Assız eline 100 dolar koyuyorum.
- Eres un as, chico.
- Sen assın, evlat
Ah, ésos pequeños queer-ass Conejos.
Ah, bu küçük ibne götlü tavşanlar.
Y Charlie "Babuino de Culo Rojo Enorme en su Cabeza" Petrella.
ve Charlie "Big Red-Ass Baboon On His Head" Petrella.
no contiene la palabra "Jordache" pero saben algo, si izan esto en el mástil, yo saludaré.
Fakat bunu bayrak direğine assınlar, selam dururum.
Ella tenía un papel pequeño en el "Esplendor del culo 2".
"Splendour in the Ass 2" adlı filmde küçük bir rolü vardı. Gördün mü?
Por primera vez aquí en El Culo del Gato.
Bu gece "Cat's Ass" te muhteşem bir dans sundu.
Lo pegué con pegamento y estoy poniéndolo en una cadena para que pueda llevarlo.
Tekrar yapıştırdım ve bir zincire takıyorum ki... ... boynuna assın.
"Gran pensamiento" Suprema Corte.
Hehehe. Pansy-ass supreme court.
Gira Ass Espacio en Japón No me digas que eres medio la banda lanzó en Japón-I Tuvieron que dejar ir
Chicky sakın müzik grubunun Japonya'ya gittiğini söyleme. Ben bir şey yapmadım.
Punk ass.
Geri zekâlı.
Siempre que vayas conmigo, Tex-Ass.
Sen benimle olduğun sürece, Tex-Ass.
- ¿ Por qué iba a ahorcarse?
Niye kendini assın? - Bilmem. Giremedi diyedir.
- Eso es usar el culo. ¿ Y la palabra?
- That's using your ass. And the word?
Entretanto, lo donas, ponen tu foto, sirves de estímulo.
Bu arada bağış yap, duvara resmini assınlar, örnek ol.
They draggin'ass.
kiclarini kaldirirlar.
El mundo estara de mal humor, dejalos.
- Bırakalım surat assınlar. Bağlar kopuyorsa...
El mundo estara de mal humor, dejalos.
Dünya surat asıyorsa... - Bırakalım surat assınlar.
- Ass!
- Kıçı!
No, ass-wipe.
Hayır, pislik.
Además, allá hasta los blanquitos ridículos como tú consiguen chicas.
Ayrıca, it's where even a doofus-ass white boy like you can get laid.
Gracias por la predicción Nostradamus.
Öngörün için sağol'Nostra-dumb-ass'. Raistllin :'Çevirilirse bir anlamı'kalmayacağı için olduğu gibi bırakıldı.
Ahora, sé que puedes usar un pedazo de aquello... Con este cabrón Impala.
Sanirim bundan biraz kullanabilirsin... with this raggedy-ass lmpala.
Es mejor pasarse.
Yetişmemesindense üstünden aşsın.
Pero debe cruzar el alambrado para que lo ayudemos.
- Ama önce kabloları aşsın ki yardım edebilelim.
Estás exagerando, y me estás avergonzado.
Sadece haddini aştığını söylüyorum. Beni böyle ortada bırakma. - Neden haddini aşsın ki?
Que su aliento sea como el viento que envió por el pacífico.
Roosevelt'in nefesi rüzgar olsun Büyük Okyanusu aşsın.
Te llevaré a bailar, vamos.
Sen assın!
Hey, Quien no sea un Rock Steady o un Dynamic, que se coloque tras la barrera! !
Her kim Rock Steady yada Dynamic'ten ise, engelleri aşsın!
Venid, hundid vuestra lengua en la cueva de mi boca y que vuestras manos tomen posesión de mis dos torres.
Gelin, diliniz ağzımın derinliklerine dalsın, elleriniz bedenimin surlarını aşsın.
- En serio, te llamaré, pero...
- Asşında, sen ara, sadece...
Soy un perfecto idiota?
Ahmaklık mı ediyorum? ( Perfect ass )