Translate.vc / Spanish → Turkish / Be
Be translate Turkish
46,719 parallel translation
Vaya.
Vay be.
Yoga, vaya.
Vay be!
Eso es lo único que conseguirás.
- Hepsi bu. - Vay be.
Vaya, haz que sean unos buenos cinco.
Vay be. Güzel bir beş saniye olsun.
Jódete.
Siktir be.
Eres tan fanfarrón, tío.
Çok ukalasın be amca.
Joder, sí.
Oh be.
Sí, así es.
- Evet, bu. - Vay be!
¿ Saliste por cuanto, ni siquiera un año?
Bir yıl bile çıkmadınız be.
- Justo lo que necesito.
- Kes be. - Garip isimmiş.
Rayos.
Hadi be.
Este es un yate de paseo.
Bu gezi teknesi be!
Cálmate.
Sakin olsana be!
Acabas de lanzar un dólar por la ventana.
Bir dolar eder o be. Resmen bir doları camdan fırlattın.
Dame algo de crédito. ¿ Si?
Yapma be C, biraz güven bari bana.
Sí, sí, sí, yo...
- Tamam be tamam.
No, no, no, ¡ a la mierda con eso!
- Buyurun. Yok be, sikerler.
Vamos, lo entiendo.
Yapma be, anladım ben.
La vida no es justa, hombre.
- Hayat adil değil be dostum.
Es raro, hombre.
- Her şey çok garip be dostum.
Oye, hombre...
- Of be dostum. - Nereye?
¡ Ay, mierda!
- Ha siktir be!
De acuerdo, perfecto.
Tamam be tamam.
Que hay algo entre nosotros.
- Aramızda bir şeyler olduğunu. - Hayır, ne diyorsun sen be kızım?
Nadie piensa eso. ¿ Por qué dices esas mierdas estúpidas?
Sikmeyi düşünen falan yok. Ne sikime konuşuyorsun be sen?
¡ No voy con ustedes a ninguna parte!
Seninle hiçbir yere gelmiyorum. Ne be?
- Mierda, Clay.
Yuh be Clay. Nasıl...
¡ Dios, Jensen!
Vay be Jensen!
Date vuelta, viejo.
Arkanı dönsene be.
Me ignoras, cielos.
Susuyorsun. Vay be.
¡ Vaya, mujer, eres hábil!
Vay be kızım, az değilsin!
¡ Demonios!
Vay be!
De veras, ya desacelera, carajo.
Alex, yavaşlasana be.
Mierda, pensé que nos quedaba como otra semana.
Hadi be, bir haftamız daha var sanıyordum.
- Mierda, ¿ de veras?
- Haydi be, sahi mi?
Como sea.
İyi be.
- ¿ Qué carajo?
- Ne oluyor be?
¿ Qué carajo?
Ne oluyor be?
¡ Tenemos que jugar, viejo!
Maçın ortasındayız be!
Mierda, Clay.
Yuh be Clay.
Hermano.
Haydi be oğlum.
¡ Maldita sea!
Kahretsin be!
Maldición, dame una oportunidad.
Haydi be oğlum, bir şans versene.
Quita tus malditas manos de mí.
Çek ellerini üstümden be.
¡ Suéltame!
- Kalk üstümden be!
Esto es.
Budur be.
- De acuerdo, de acuerdo.
- Tamam be tamam.
¿ Qué?
- Ne oldu be?
Mira, mira, yo...
- Bak, of be!
Me pregunto por qué.
Vay be, neden acaba?
- Qué belleza.
Vay be, ne kadar güzel.