English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Biber

Biber translate Turkish

1,998 parallel translation
Si, puede ser pimientos asados y un pedacito de sobrasada?
Sana ne getireyim? Birkaç kızarmış biber ve azcık da yapışık sote.
Ella está con uno que es del tipo dona cubierta con jalea.
Şu an daha çok... Dolmalık biber ile oturuyor.
Si leeis mi libro, sabreis que vamos a tomar tu vida de soltero de la tercera edad... y le pondremos un poco de pimienta.
Eğer kitabımı okuduysanız, şunu bilin ki sizin o yaşlı hayatınızı alıp küçük bi biber ekliyoruz.
Desarrollaron la próxima generación de gas pimienta.
Geleceğin biber gazını geliştirdiler.
Tengo un aerosol de pimienta.
Yanımda biber gazı var.
Si no lo pasas bien, puedes golpearme.
Eğer iyi vakit geçirmezsen, bana biber gazı sıkabilirsin.
Leche, crema, jugo de naranja, jugo de manzana, grano de pimienta, sal.
- Süt, krema, portakal suyu, elma suyu. - Taneli biber, tuz.
¿ Has tratado con aerosol de pimienta? No.
- Biber gazını denedin mi?
Pimientos.
Biber.
Suzy Pepper, "pimiento", en inglés.
Suzy Pepper ( biber )
el pimiento le perforó el esófago... y le indujeron el coma durante tres días.
Biber yemek borusunda delikler açmıştı. Üç gün boyunca ilaçlarla komada tuttular.
Entonces, comenzaremos con el calamar y los pimientos.
Kalamar ve acı biber turşusuyla başlayacağız.
Mi madre me dijo que llevara siempre spray de pimienta en Los Ángeles.
Annem hep Los Angeles'ta biber spreyi taşımamı söyler.
Puedes guardar el gas de pimienta, Smallville...
Biber gazını kaldırabilirsin.
Yo le dije "pimientos no", no, "más pimientos".
Onlara biber olmasın dedim, biber olsun değil.
¿ Chile?
Acı biber mi?
Que bueno que Parker cambiara eso por agua.
İyi ki Parker biber gazını suyla değiştirmiş, değil mi?
- ¿ Y ají picante?
- Acı biber de olacak mı? - Evet.
La última vez dijiste que salir con ellos, era como masticar pimienta con la boca llena de llagas.
Geçen sefer onlarla çıktığımzda, bir ağız dolusu acı sos ile kırmızı biber çiğnemiş gibiyim demiştin.
¿ Las patatas con chili?
Biber kızartması mı?
El día con mi esposa y la golosina fue la gota que colmó el vaso.
Sonra da bu lolipop işi üzerine tuz biber oldu.
De acuerdo, esto es básicamente Vodka con un poco, una pizca de pimienta.
Pekala, bu aslında votka. İçinde çok az biber esansı var.
Lo que significa que no es sangre, es jugo de pimientos picantes.
Bu da kan değil, kırmızı biber sosu demektir.
Una concentración de 970,000 en la escala Scoville, es uno de los pimientos más picantes que hay.
Scoville Skalası'nda, 970 bin konsantrasyon demek en acı kırmızı biber sosu olduğu anlamına gelir.
Y ya usé todo mi spray de pimienta en el estúpido gato de mi vecino
Ayrıca tüm biber gazımı komşunun aptal kedisine sıkmıştım.
quiero chiles
Ben acı biber istiyorum.
Pero quiero chiles
Ama ben biber istiyorum.
No hay chiles en casa.
Evde hiçbir tane kirmizi biber yok.
Ningún guardia de dentro está armado, pero llevan spray de pimienta, porra y aturdidores.
Üzerlerinde biber spreyi, cop ve el feneri dışında bir şey yok.
Nosotros tenemos jugo de uvas libre de sulfato y hecho en casa, orgánico y sin gluten ( Tipo de Proteina ) y pasteles de calabazin libres de impuestos
Asitsiz üzüm suyumuz ev yapımı, organik, glüten içermeyen hormonsuz dolma biber kekleri.
¡ La pimienta!
Biber. Evet!
Champaña, Whisky, y una pizca de pimienta de cayena.
Şampanya, viski ve acı biber.
¡ ¿ Quién le pone pimienta al agua? !
Kim suya biber koyar ki?
Pro.. pro.. probe pepperoncini por primera vez.
İlk kez acı biber yedim.
Aunque creciste en Japón, ¿ comes chile?
Japonya'da büyüyorsun ve yinede kırmızıbiber mi yiyorsun?
Siempre me ha gustado el chile.
Kırmızıbiber yemekten her zaman hoşlanmışımdır.
Tu mamá no podía comer mucho chile.
Annen, çok fazla kırmızıbiber yiyemezdi.
Ellos no comen chile.
Onlar kırmızıbiber yiyemez.
- Pimientos.
- Biber.
Si la carne de Cha-Ka fuera el ingrediente secreto de Iron Chef. Seguro Bobby Flay lo serviría con pimientos rojos y un poco de cubano. Y algo de polenta.
Eğer Chaka eti Şefin gizli tarifi olsaydı, eminim Bobby Flay onu büyük ihtimalle rosto yapıp, kırmızı biber ve kimyonla servis ederdi ve yanında da biraz mısır tatlısı.
Digamos, una ensalada, Sin pimienta, muy sencilla.
Mesclun salatası, biber olmasın, sade bir şeyler.
Lo juro, a quienquiera que se le haya ocurrido pensar que "151" con... salsa de tabasco era una buena bebida, debería ser asesinado.
Yemin ederim, "151"'i düşünen her kim olursa olsun... acı biber sosunun iyi bir içecek olduğunu düşünür.
Oye... Sal y pimienta.
Hey, tuz ve biber.
Tendré que usar mi aerosol de pimienta.
Biber spreyi sıkmak zorunda kalacağım.
Apio, pimientos.
Kereviz. Biber.
- Un poco de pimienta
- Bir tutam biber...
Un poco de pimienta.
Biraz kara biber.
Ten cuidado con la salsa Tabasco... porque si te entra en la uretra, te arde mucho.
acı biber sosundan kaçınmalı... çünkü idrar yoluna girerse çok yakar.
Entonces voy a coger a los empleados... de esa empresa... Por sus sudorosos y colgantes... Manos...
O dünyanin çarkini bozan sirketin agizciklarina çok feci bir sekilde biber sürüp ne kadar siki bir dogasever oldugumu anlayana dek bu temiz aile çocuklarinin annelerini hürmetle anacagim.
Pinta bien.
Güzel görünüyor. Belki biraz daha fesleğen ve kırmızı biber koyabilirsin.
- Pimienta Marinované.
Marine edilmiş biber.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]