English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Brett

Brett translate Turkish

1,677 parallel translation
Tan bonita casa que tienes, y tan preciosa terminación, Brett.
Çok güzel bir evin var... ve çok da zevklisin Brett.
Sólo sigo tus pasos, Brett.
Sadece senin gittiğin yoldan gidiyorum Brett.
¿ Sabes qué, Brett?
Biliyor musun Brett?
Hablo francés, Brett.
Konuşabiliyorum Brett.
- Le di tu nombre a Brett.
- Brett'e ismini verdim.
Mira el cerebro de Brett.
Brett ne kadar da akıllıymış.
Estaba una vez en un avión con el primo de Brett Favre- -
Bir seferinde Brett Fevre'nin kuzeniyle uçaktay- -
¡ Brett!
Brett!
¡ Brett!
Brett, Brett!
¡ Brett, no me hagas ir hasta allí!
Beni yukarıya getirtme!
- Brett...
- Brett!
¡ Brett, es aquí!
Brett! Burada!
¡ Brett, esto está jodido!
Brett, herşeyi batırdık!
Escucha, Brett, la gente sabe que estamos aquí.
Dinle, Brett. Burada olduğumuzu bilen insanlar var
Brett, no puedo.
Brett! Yapamam!
- ¡ Brett, él se fue!
- Brett, gitmiş!
- Estoy cansado, Brett.
- Yoruldum, Brett!
- Brett, estoy realmente cansado.
- Brett, çok yoruldum.
¡ Se despertó!
Uyanık Brett!
¡ Brett, está despierta, carajo!
Lanet olsun, kız uyanık!
- ¡ Brett, no podemos hacer esto!
- Brett! Bunu yapamayız!
- ¡ Brett, por este camino!
- Brett, bu taraftan!
Mark, Brett, Ricky, Cooper. "
Mark, Brett, Ricky, Cooper.
- ¡ Brett!
- Brett!
¿ Sabes qué, Brett?
Ne var biliyor musun Brett?
Brett ahora a la cama.
Şimdi Brett'i yatağına götür.
¡ Brett, vete arriba ahora!
Brett, yukarı çok artık.
El Dr. Brett Gladman, de la universidad de British Columbia, descubrió su primera luna irregular en 1997 en el observatorio de Palomar.
British Columbia Üniversitesi'nden Dr. Brett Gladman ilk düzensiz uydu keşfini 1997'de Palomar Gözlemevi'nden yaptı.
Una niña, Brett, me dijo que estaba hecho con las víseras de de un tipo llamado Joe, quien era realmente torpe. Pero no le creí.
Brett adında bir çocuk bana bu sandviçin aslında Joe adında dağınık bir adamın bağırsaklarından yapıldığını söyledi.
- Y estas preocupada por él.
Bak, Brett. Yardımına ihtiyacım var.
- Muy preocupada. Mira, Brett, necesito tu ayuda.
Hiç kimse silahları senin kadar iyi tanımaz.
- "Brett Clement".
- "Brett Clement".
Él es Brett Davidson, el prometido de la víctima.
Bu beyefendi Brett Davidson, kurbanın nişanlısı.
Me han dicho que es el hombre a cargo.
- Siz kimsiniz? - Brett Hanson.
Brett Hanson, Dan Clement, Laurence Jones, Pierre Winters esto es algo así como el club de los millonarios, ¿ no?
Şuna bakın, Brett Hanson, Dan Clement, Laurence Jones, Pierre Winters. Milyarderler Kulübü gibi, değil mi?
"Brett y yo tenemos que hablarte".
Britney, kaldır kıçını ve şuraya otur.
Brett y yo sentados alli. Luego regresa y se sienta. "Dejame decirte..."
Bu telefonu yaparken sen burada bekle.
"Brett, como le diremos esto a Britney?" "Como podemos decirle esto, Brett?"
Ve 1 saat gider... gelir ve der ki :
"Porque ella no me escucha". "Le grito. Y me reprocha por gritarle".
Brett, bunu Britney'e nasıl söyleyeceğiz..
"Como se lo decimos, Brett?" "Aguarda un momento". Asi es papa.
Beni dinlemiyor bilirsin ona bağırıyorum ve... sonra bana kızıyor ona bağırdığım için.
Es Brett. Que?
Çıtırdatmayı kes.
Donde? Oye, Brett!
Courtney sen hep en sona kalıyorsun.
Vamos, Brett!
Hepiniz güzel perilersiniz ama ben çirkin bir cadıyım.
Sydney soy Brett, bienvenida a casa.
Sydney, ben Brett. Eve hoş geldin.
Brett Toohey.
Brett Toohey.
¡ Brett Favre!
Brett Farve
Es muy caro.
Brett...
Si, se va por una hora.
Ben ve Brett biraz konuşacağız.
"Pero yo no puedo, asi que tu tienes que hacerla entender".
Bunu ona nasıl söyleyeceğiz Brett.
Estoy lista.
Gidiyoruz, Brett.
Vaya, mira a Brett.
Saç spreyi yok mu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]