English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Cade

Cade translate Turkish

367 parallel translation
¿ Cuándo pensaban dispararle por la espalda Cade y Benner?
Er ya da geç sana karşı çıkan biri olacak, bunu biliyormusun Cade?
Es Jack Cade.
O Jack Cade.
Se supone que Jack Cade es el peor.
Jack Cade herhalde bizi görmek için gelmemiştir.
Tú vigila a Cade.
Cade'e dikkat et yeter.
Lo de Cade ya lo sabía, pero tú también juegas sucio.
Bunu biliyorum, sen Cade ile konuş. Seni de biliyorum, aynını yapıyorsun.
Cade dice que te matará él mismo, Johnny.
Cade, özellikle seni vuracakmış, Johnny.
- ¿ Con la mano así contra Abe y Cade?
- Abe'e bu elle mi karşı koyacaksın?
¿ Estará Cade como de costumbre disparando por la espalda?
Cade herzaman olduğu gibi arkadan mı ateş edecek acaba?
¿ Vuelves a casa, Johnny Cade?
Eve mi gideceksin, Öksüz Johnny?
Iban a golpear a Johnny Cade.
Johnny Cade'i pataklayacaklardı.
El Comandante Cade, Señor... nos ordeno que reforzaremos la seguridad.
Komutan Cade, efendim. Güvenliği sıkılaştırmanızı emretmiştim.
Un amigo.
Taryn, bu Cade.
Cade y tú necesitéis para llevarle el holocron a Taryn.
Taryn'e vermeniz gereken holocron önemsiz bir şey
A Cade y a ti no os gustará pero haré lo que haga falta para asegurar la supervivencia de los Jedi.
Sen ve Cade, onu beğenmeyeceksiniz Ama ben Jedi'ların kurtuluşunu garanti eden her ne yapılırsa gönüllüyüm.
Cade necesitará un ascensor.
Cade'in bir asansöre ihtiyacı var.
Cade la recogerá.
Cade onu getirecek.
Vamos, Cade.
İlerle, Cade.
Chance Cade.
Chance Cade.
Era Cade.
Arayan Cade'di.
Te encargaste de todo cuando murió el niño McConnell, ¿ no, Cade?
McConnell denen çocuk öldüğünde o işi sana teslim etmedim mi, Cade?
La funeraria apoya a Cade.
Morg Cade ile aynı fikirde.
¿ Adónde vas, Cade?
Nereye gidiyorsun, Cade?
Si mamá lo descubriera, habría un Cade Lavelle menos en el mundo.
Annem öğrenirse dünyadan bir Cade Lavelle daha eksilir.
Cade... no tienes idea dónde se ha metido Hope?
Cade. Hope'un nereye gittiği hakkında bir fikrin yok, değil mi?
Cade y Tory se sientan en un árbol...
Cade ve Tory bir ağaçta oturuyor
Cade.
Cade.
Cade, ven aquí.
Cade, buraya gel.
Cade?
Cade?
Cade vendrá.
Cade uğradı.
- Cade.
- Cade.
Faith, Cade y yo, somos solo amigos.
Faith. Cade ve ben sadece arkadaşız.
Cade, después a Dwight, después a la policía.
Cade'i, Dwight'ı ve polisi.
Cade, dónde quiera que estés, ven a la tienda de Tory ahora mismo.
Cade, o kıçın neredeyse derhal kaldır ve Tory'nin dükkanına gel.
Cade, necesito hablar contigo.
Cade, seninle konuşmam gerek.
Cade, habla con ella.
Cade, onunla konuş.
Si acaso pensaras en dejar escapar por la locura de Margaret Lavelle... conseguirías la manera de igualar un millón de moléculas... de tú felicidad con Cade, yo personalmente te mataría.
Margaret Lavelle'in deliliğinin, Cade'le olan mutluluğunun molekülün milyonda biri kadarını bile engellemesine izin verirsen seni kendi ellerimle öldürürüm.
Cade o Wade.
Cade ya da Wade.
Pero la manera en que te rodeaba las 24horasdel día... tenía que conseguir bajar su guardia.
Ama Cade 7 gün 24 saat çevrendeydi ve gardını düşürmeliydim.
Cade, no.
Cade, hayır.
Cade, no. No, para.
Cade, hayır.
No somos como él, Cade.
Biz o değiliz, Cade.
El nombre de la víctima es Carl Cade, otro turista.
Kurbanın adı Carl Cade, bir tatilci daha.
¿ Dónde estaba la noche que asesinaron a Carl Cade?
Carl Cade öldürüldüğünde neredeydin?
Taryn, éste es Cade.
- Bunu söyleyebilirdin.
No importa lo que
Sen ve cade'in
Cade no sé con qué cosas esta gente ha estado llenado tu cabeza pero estoy aquí para decirte que no es cierto.
Cade. Bu insanlar sana ne dedi bilmiyorum. Kafanı kim bilir nelerle doldurdular.
- No. - ¿ Usted asesinó a Carl Cade?
- Carl Cade'i sen mi öldürdün?
- No.
- Carl Cade'i sen mi öldürdün?
- ¿ Usted mató a Carl Cade?
- hayır. - Hayır.
- Cay.
- Cade, Cade, Cade...
Se hizo justicia
- orda ben ve Simon Cade ile... birlikte değildin! adalet, işimizi yaptığımız için...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]