Translate.vc / Spanish → Turkish / Cassidy
Cassidy translate Turkish
1,268 parallel translation
Lo compuse para que David Cassidy lo cantara en el Show de Mike Douglas.
David Cassidy için yazdığım bir şarkıydı. The Mike Douglas Show'da söyleyecekti.
Solía tirarme al suelo y obligarme a decir : "Soy gay por David Cassidy".
Beni tutup eğilmeye zorlar ve sonra da "David Cassidy gay olurum." dedirtirdi.
¿ David Cassidy?
David Cassidy?
¡ Soy gay por David Cassidy!
David Cassidy için gay olurum!
La agente especial Paula Cassidy.
Özel Ajan Paula Cassidy.
Paula Cassidy es una agente bastante atractiva por la cual DiNozzo se babeaba el año pasado en Guantánamo.
Paula Cassidy, geçen yıl Gitmo'dayken, DiNozzo'nun ağzının suyunu akıtan çekici bir ajandı.
Cassidy juntó los expedientes de todos aquéllos a los que Dornan investigó.
Ajan Cassidy, Komutan Dornan'ın rapor ettiklerinin dosyasını çıkardı.
Los agentes del NCIS no se hacen los distraídos si otro se los ordena, agente Cassidy.
NCIS ajanları böyle bir şeye asla izin vermezler çünkü onlardan istenen bu değildir Ajan Cassidy.
Traiga al alférez Hayes, agente Cassidy.
Asteğmen Hayes'i buraya getir Ajan Cassidy.
Agente Cassidy, usted y DiNozzo quédense con ellos hasta que sus padres vengan a buscarlos.
Ajan Cassidy! DiNozzo'yla beraber, aileleri gelene kadar bebek bakıcılığı yapacaksınız. Araba anahtarlarını alın.
No hay nada que explicar, agente Cassidy.
Açıklanacak birşey yok Ajan Cassidy.
Agente Cassidy.
Ajan Cassidy.
Después la llamo, agente Cassidy.
Sonra konuşuruz Ajan Cassidy.
Escucha. Apenas la casa vuelva a estar habitable... quisiera que Cassidy se quedara un tiempo aquí conmigo.
Bak ev yaşanacak hale gelince Cassidy burada biraz benimle kalsın.
- ¡ Cassidy, ya basta, ahora mismo!
- Cassidy, kes şunu hemen.
Cassidy, ven aquí ahora mismo.
Cassidy buraya gel. Gel buraya.
- Cassidy, termina de poner la mesa.
- Cassidy, masayı kurmayı bitir.
Cassidy, Owen te dijo hola. Hola.
- Cassidy, Owen merhaba diyor.
Cassidy, ¿ quieres hablar más sobre esto?
Cassy, bunu biraz daha konuşmak ister misin?
Cassidy vivirá con papá y nosotros nos quedaremos aquí, ¿ sí?
Cassy babanla yaşayacak, biz de burada kalacağız. Tamam mı?
Corrine me pidió que fuera por Cassidy a la escuela.
Cassidy'yi okuldan alacağım.
¿ Cassidy te dijo algo?
- Cassidy bir şey mi dedi?
ocúpate de tu tarea.
- Cassidy, git ödevini çıkar.
- Cassidy.
- Cassidy.
- ¡ Cassidy desapareció!
Vic, Cassidy kayıp. - Ne?
Cassidy desapareció.
Cassidy kayıp.
- Hablé con la maestra de Cassidy.
Öğretmenle konuştum.
¿ Vas a mandar a los niños al parque con Cassidy?
Çocukları Cassidy ile parka mı yolladın?
Entonces tengo a Cassidy mañana por la noche.
Yarın gece için Cassidy'yi ayarladım.
Está bien, tengo a Cassidy.
Sorun değil. Cassidy'yi ayarladım.
¿ Entonces no debí cancelar a Cassidy?
Yani Cassidy'yi iptal etmemeli miydim?
The Sting y Butch Cassidy.
The Sting and Butch Cassidy.
- La de Butch Cassidy.
- Butch Cassidy'den.
¿ Qué tal Butch Cassidy?
Hey, ya Butch Cassidy ve Sundance Kid'e ne dersiniz?
Sarah se estaba reservando para David Cassidy.
Hayır. Sarah kendini David Cassidy'ye saklıyordu.
¡ Ya me acordé! Era David Cassidy de La Familia Patrañas.
Şimdi hatırladım. "The Pheasant Family." deki David Cassidy'ydi.
Bonnie y Clyde.. bob Cassidy y el Sundance Kid.
Bonnie ve Clyde.. Butch Cassidy ve Sundance Kid...
¿ No sospechaba de nada extraño entre David Cassidy y Susan Dey, aunque sean hermanos?
Kız ve erkek kardeş oldukları halde, David Cassidy ve Susan Dey arasında birşeyler olduğunu hissetmedin mi?
- Paula Cassidy.
- Paula Cassidy.
¿ Llevas ahí mucho tiempo? El suficiente para decir : "No, señora".
- "Hayır efendim" diyecek kadar oldu Ajan Cassidy.
- Agente Cassidy. - Está bien. Buena respuesta.
- İyi bir cevap.
Oímos que entrevistarías a Kyle Boone y supusimos que te apoyaríamos. Oíste mal, Cassidy. No voy a entrevistar a nadie.
Kyle Boone'la görüşeceğini duyduk.
Cassidy, ensilla.
Cassidy, hazırlan.
- Yo, Cassidy.
- Ben, Cassidy.
¿ Cassidy?
Cassidy?
- Agente Cassidy. - Agente especial Gibbs.
Ajan Cassidy.
Hayes se ausentó sin permiso, agente Cassidy.
Asteğmen Hayes'in yeri belli değil Ajan Cassidy.
¿ Por qué maltrata a la agente Cassidy?
Ajan Cassidy'e neden bu kadar sert davranıyorsun?
- Llama a DiNozzo y a Cassidy.
DiNozzo ve Cassidy'i ara.
Ahora debes trabajar mañana por la noche después de que me maté para conseguir a Cassidy.
Yarın gece çalışmak zorundasın.
Tuve que cancelarla.
Cassidy'yi ayarlamak için o kadar uğraştım, sonra iptal etmem gerekti.