English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Spanish → Turkish / Charleston

Charleston translate Turkish

738 parallel translation
Autobús para Savannah, Charleston, Columbia, Greensboro, Richmond, Washington, Baltimore, Philadelphia, Nueva York...
Savannah, Charleston, Columbia, Greensboro, Richmond... Washington, Baltimore, Philadelphia, New York yolcuları...
Viene de Charleston, señor Andrews.
Charleston'dan.
Un mes en el mar y luego Charleston.
- Denizde bir ay ve sonra Charleston.
¿ Estará en Charleston?
Charleston'a mı gideceksin.
Viste de encaje y conduce las cuadrillas de Charleston.
Oh, kendisi Charleston dans grubunun başındaki kişi. Ne?
Lo estaré esperando en Charleston.
Seni Charleston'da bekleyeceğim.
¡ Está en Charleston!
Şu anda Charleston'dasın.
Charleston debe parecerte diferente con la vida loca de Cayo Hueso.
Key West'teki vahşi hayatın ardından Charleston çok farklı görünüyor olmalı.
Te presentaré algunos hombres de Charleston.
Birkaç Charleston'lı dost ile tanışmanı istiyorum.
Todos han sido muy buenos conmigo aquí en Charleston.
Charleston'da hepiniz bana çok iyi davrandınız.
El barco de Charleston vino con gente de alto nivel.
Charleston bu gezi için kaliteli mal göndermiş.
Veo a Charleston en su semblante.
Charleston'a benziyor.
Ese abogado de Charleston es el hombre más peligroso que enviaron.
O Charleston'lı avukat buraya gönderilmiş en tehlikeli insan.
Tengo algo aquí que dice otra cosa. Acaba de llegar de Charleston.
Charleston'dan gelen bir sevk kağıdı.
Y ahí parado está un abogado de Charleston que las conoce todas.
Ve Charleston'ın deniz avulatı bu adamların hepsini tanıyor. El altından plan yaptı.
Charleston tenía razón.
Charleston haklıymış.
- ¿ Te suena alguien llamado Charleston?
- Hiç Charleston adında birini duydun mu?
¿ Charleston?
Charleston.
A ver si localiza a un viejo ladrón llamado Charleston. ¿ De acuerdo? Gracias.
Bir de bak bakalım Charleston adlı eski bir hırsızla ilgili ne bulabilirsin.
Un antiguo maleante, llamado Charleston.
Charleston adında eski bir hükümlü.
Charleston bebe, pero no habla.
Charleston'u kimse konuşturamaz, tamam mı?
Soy el pequeño mono con las manos en la boca.
İhtiyar Charleston elleriyle ağzını kapatan ufak maymun gibidir.
- ¿ Charleston?
Charleston?
- De acuerdo, Charleston.
Tamam Charleston. Güle-güle.
- Adiós, sueco. - Hasta pronto, Charleston.
- Hoşça kal İsveçli.
Ya tengo esos datos sobre Charleston.
Senin için Charleston'la ilgili bilgiye ulaştım.
Cuando sale... participa en un robo por mediación de Charleston.
Dışarı çıktıktan sonra eski bir hırsız olan... Charleston aracılığı ile bir soygun planına dahil ediliyor.
Charleston no dijo nombres, pero creo que se trata de Kitty Collins.
Charleston adını veremedi ama bence bu kız Kitty Collins'ti.
Entre Nueva Orleans y Charleston trabajé como peón, un simple marinero.
New Orleans-Charleston arasında işçi ve denizci olarak çalıştım.
¡ Charlestón!
Charleston!
Era un bergantín que estaba afuera de Charleston en la Guerra Civil.
İç Savaş'ta Charleston açığında seyreden iki direkli bir gemiydi.
A LA memoria DE JACOB DREW,
14 NİSAN 1802'DE CHARLESTON AÇIKLARINDA, GEMİSİNDE BİR KAŞALOT
EN LAS AGUAS DE CHARLESTON, 14 DE abril DE 1802.
GEMİ ARKADAŞLARI TARAFINDAN ASTIRILMIŞTIR.
Cambien compañeros y... Charleston!
Eş değiştirin, ve Charleston yapın!
Salida del tren de Florida Limited. Andén uno, con parada en Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville y Miami.
Florida Limited, Washington, Charleston, Savannah, Jacksonville ve Miami'ye gitmek için birinci perondan kalkıyor.
Mi abuela la trajo desde Charleston a Savannah.
Büyükannem, Charleston'dan Savannah'ya getirmiş.
Mi madre se horrorizaba cuando me veía bailando el Charleston en público.
Annem beni Çarliston yaparken gördüğünde az kalsın bayılıyordu.
Me encanta el charlestón.
Charleston yapmaya bayılıyorum.
La carrera discurrirá por la presa Hoover, el monte Charleston y otros puntos a lo largo del desierto.
Bu parkur Hoover Barajı, Charleston Dağı ve çöl boyunca çeşitli noktalardan geçecek.
Queda cerca de Charleston.
Charleston'a yakın.
Carolina del Sur, Charleston. - ¿ De dónde eres?
... South Carolina, Charleston'da çalıştım.
El generador podría iluminar... ... Charleston, Carolina del Sur, y Atlanta, en Georgia.
Jeneratör, Charleston, Güney Carolina, Atlanta ve Georgia'yı aydınlatmaya yetecek kadar elektrik üretir.
Tienes que traer al Dr. Charleston P. Chambers.
Gidip şu doktoru bulman lazım, Dr. Charleston P. Chambers.
- Charleston.
- Charleston.
Cualquier cosa en el estilo charlestón bailará.
Charleston tarzı her şey uygundur.
¿ Charleston?
- Charleston mı?
- Charleston se morirá de envidia.
- Charleston buna gıpta edecek.
- Desde que salí de Charleston.
- Charleston'dan ayrıldığımdan beri.
- Charleston jamás habla.
- Charleston asla konuşmaz. - Öyle olsun bakalım.
Charleston...
Charleston.
- ¿ Qué hay, Charleston?
- Nasılsın Charleston? - Merhaba İsveçli.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]