Translate.vc / Spanish → Turkish / Cheri
Cheri translate Turkish
203 parallel translation
Cheri-Bibi.
Cheri-bibi
Con Cheri-Bibi, están a punto de descubrir la sensualidad salvaje de las amazonas.
Cheri bibi ile keşfetmek üzeresiniz. Amazonun tüm vahşi zevklerini.
¿ No te alegras de verme esta mañana, chéri?
Bu sabah beni gördüğüne sevinmedin mi cheri?
- Bonjour, cheri.
- Bonjour, şekerim.
- ¡ Oh, mon cheri, nos encontramos de nuevo!
- Oh, sevgilim, gene karşılaştık!
"Mon cheri, attente" ( Querida, espera )
Tatlım, bekle.
"Au revoir, chéri".
Au revoir, cheri. Yola çıktım.
Quiero decir... ¿ está todo bien con Cheri?
Yani Cheri'yle her şey yolunda mı?
- ¿ Dónde está Cheri?
- Cheri nerede?
- ¿ Cheri?
- Cheri mi?
Cheri fue a la lavandería.
Cheri temizleyiciye gitti.
Cheri fue la chica más linda que jamás tuve.
Cheri bugüne kadarki en güzel kız arkadaşımdı.
Esto me emociona mucho, mon cheri.
Bu benim için çok heyecan verici güzelim.
- Deja de jugar conmigo, mon cheri.
Ah, oyun oynamayı bırakınız, monşer.
- Después de ti, mon chéri.
- Önden buyurun, my cheri. - Ah, merci.
- ¿ Cheri Post?
Teşekkürler. Cheri Post.
Maggie, soy Cheri Post.
Maggie, ben Cheri Post.
Cheri, ¿ dónde está?
Cheri, o nerede?
No soy tonta, Eric. Sé que Cheri está muerta.
Cheri'e olanları hayal etmedim.
- Cheri.
- Cherl.
Abróchate los pantalones, Cheri.
- Pantolonunu düğmele, Cherl.
¿ Dónde está tu mamá, Cheri?
- Annen nerede Cherl?
¿ No vas a presentarme, cherí?
Tanıştırmayacak mısın, cheri?
¿ Dónde está Cheri?
Cheri nerede?
Oh, Cheri. Dios mío, ¿ qué has hecho?
Cheri, oh, Tanrım, ne yaptın sen?
Que Cheri vaya a la cárcel no cambiará nada.
Cheri'nin hapse gitmesi birşeyi değiştirmez.
Cheri.
- Cheri.
Le dispararías a Cheri si yo necesitara dinero.
Ben paraya sıkışsaydım Cherie'yi vurur muydun?
Le contaré a Cheri sobre la vez del verano pasado.
O zaman geçen yaz aramızda geçenleri Cheri'ye anlatacağım.
¡ Cheri!
Cheri!
Cheri.
Cheri.
Chéri, eres tú.
Hayatım, sensin.
Ven a recogerme, chéri, te echo de menos.
Hadi hayatım, aç şunu... seni çok özlüyorum.
Sí, chéri, lo sé, lo sé. Pero no merece la pena llorar.
Evet canım biliyorum ama ağlamaya değmez.
Avez-vous bien travaillé aujourd'hui, mon chéri?
Bugün dersine çalıştın mı tatlım?
Écoute, mon chéri.
Beni dinle tatlım.
Gracias, chéri.
Teşekkür ederim sevgilim.
- Eso es lo que me gustaría, "chéri".
- Ben de ondan almak istiyorum sevgilim.
Chéri, sé que es pronto, pero tenía que hablar contigo.
Erken olduğunu biliyorum, sevgilim ama sesini duymak istedim.
Te quiero, chéri.
Seni seviyorum, şekerim.
Oye, chéri, deberías quitarte esa ropa mojada.
Hey, tatlım. O ıslak elbiseleri çıkarmalısın.
Oh, mon chéri, está nervioso.
Oh, mon chèri, gerginsiniz.
Adiós, mon chéri.
Hoşça kal, tatlım.
- iOlvídame, chéri!
- Hadi oradan sen de.
¿ No es usted, mon chà © ri?
Öyle değil mi, mon chéri?
Mon chéri, ¿ me traes una copa de vino?
Hayatım bana bir bardak şarap getir.
Oh, chéri, ¿ no será eso soñar?
Oh, tatlım, üst çekmece olmayacak mı?
- ¡ Oh, chéri, chéri!
- Tatlım. Tatlım.
Ves, chéri, si te encuentro en la casa... el solo hecho de tu presencia significaría sólo una cosa.
Dinle tatlım, eğer seni evde bulursam kalmanın benim için tek bir anlamı olacak.
¿ Cheri?
Cheri.
¡ Cheri!
Cheri.