Translate.vc / Spanish → Turkish / Colada
Colada translate Turkish
934 parallel translation
Quiero sacarme el corazón para lavarlo con los pies como la colada.
Kalbimi ayağımla çamaşır makinesi gibi sıkmak istiyorum.
Debe de ser cómodo para hacer la colada.
Yıkanmak çok daha rahat olmalı.
Esta mañana tengo mucha colada.
Bu sabah yıkanacak çok çamaşırım var.
- ¿ Hacías una colada al año?
Çamaşırı senede bir yıkıyorsunuz galiba?
Deja la colada y ve a preparar té.
Dinle, elindekileri bırak. Hemen çay yap.
Podemos terminar la colada e irnos a casa.
Bu harika! Şimdi çamaşırları bitirip eve gidebiliriz.
Estoy haciendo mi propia colada.
Artık çamaşırlarımı kendim yıkıyorum.
También hago la colada.
Çok vaktimi aldı.
Mañana tengo que hacer la colada, también me lavaré el pelo... y luego escribiré a Shojiro.
Yarın elbiseleri şampuanla bir güzel yıkayıp Shojiro'ya mektup yazacağım.
- ¿ Ha vuelto mi colada?
- Çamaşırım geldi mi?
LIMPIEMOS NUESTROS ARMARIOS, HAGAMOS NUESTRA COLADA, Y AIREEMOS NUESTRA CAMA.
TUVALETLERİ TEMİZ TUTALIM, ÇAMAŞIRLARIMIZI DÜRELİM VE YATAKLARIMIZI HAVALANDIRALIM.
No quiero que mi vecina cuelgue su ropa mojada encima de mi colada.
Bayan Whittely'in bebek elbiselerini mi istiyorum sanıyorsunuz?
Lo mismo que le llevo y le traigo la colada.
Tıpkı çamaşırlarını odasından alıp çekmecesine koyduğum gibi.
Bueno, aquí está la colada, lista para ser recogida.
Evet, çamaşırı buradan alıp çekmeceye koyabilirsin.
Soy la colada, tan sólo sigo órdenes.
Ben bir kirli çamaşırım. Sadece talimatlara uyuyorum.
Puedes recoger la colada en el Hotel Centenario.
Çamaşırları Hotel Centenario'nun önünden toplayabilirsin.
Y claro, arregla la ropa, cose y haz la colada.
Ve tabii ki yamama, dikiş ve çamaşır da var.
Los cacharros La colada
Bulaşıkları yıka Yerleri sil
¿ Qué pasa con mi colada, cuando no haya nada que lavar?
Yıkanacak bir şey olmazsa benim yıkama işim ne olacak?
Nació mientras su madre lo cruzaba con la colada.
Annesi sokaktan geçerken doğurmuş. Yolları temizlerken doğurmuş.
Esa chica está colada por usted.
O kız sana deli gibi aşık.
Está tan colada que usted la gafa.
O kadar aşık ki sana, ona uğursuzluk getiriyorsun.
Usamos el telesilla para la colada.
Kayak takımını çamaşır asmakta kullanıyoruz.
Aqui tienes la colada, Emma.
İşte çamaşırlar, Emma.
Satoko, no te acerques a la colada.
Satoko, çamaşırların yanından uzaklaş.
Siempre hago la colada aquí los jueves.
Her perşembe burada çamaşır yıkarım.
¿ La colada?
Çamaşır mı?
Muchas gracias por la colada.
Çamaşırlar için binlerce kez teşekkürler.
Todo este tiempo negándome a hacerlo y ahora termino haciéndole la colada.
Ne komik! O kadar karşı çıktıktan sonra şimdi Harry'nin kıyafetlerini ütülüyorum.
¿ Qué estás haciendo en la cesta de la colada de Lizzie?
Lizzie'nin sandığını niye karıştırıyorsun?
Que vamos a tardar mucho, y no me va a dar tiempo a recoger la colada de Harold.
Bu işin uzun sürdüğünü ve kuru temizleyiciden Harold'un çamaşırlarını almaya zaman bulamayacağımı düşünüyorum.
¡ Cualquiera no le recoge la colada a Harold!
Alamazsam felaket olur!
De paso podríamos recoger la colada de Harold.
Yolda Harold'un çamaşırlarını almamız gerekebilir.
Te haré la colada, Joey.
Çamaşırlarını yıkıyorum Joey.
En la lavandería, haciendo la colada.
Çamaşırhaneye gitti, çamaşırları yıkatmaya.
Sr. Winters, su primera colada está seca.
Bay Winters, ilk kısım kurudu.
La colada necesita otro ciclo, ¿ es importante?
Çamaşırlar bir kez daha yıkanıyor, önemli miydi?
Si lo intentas, podrías aprender a hacer la colada.
Bahse girerim, gayret etsen, çamaşırları yıkamayı da öğrenirsin.
Una cuba libre.
Küba Libre, Piña Colada...
Piña colada. Yo prefiero una de esas Yolandas pelirrojas.
Sanırım, şu kızıl başlı Yolanda'ları deneyeceğim.
Y yo hacía mi colada.
Ben de çamaşırlarımı yıkıyordum.
Estoy solo en mi pequeña habitación, haciendo mi colada y pensando en ti.
Küçük otel odamda yapayalnızım. Çamaşır yıkıyor ve seni düşünüyorum.
Si dejaras de hacerlo, puede que no tuvieras que hacer tu propia colada.
Belki atmasan... kendi çamaşırını yıkamak zorunda kalmazdın.
¿ qué crees que traigo? ¿ la colada?
Biraz sakin ol Dracula, ne taşıdığımı sanıyorsun kirli çamaşır mı?
¿ Sabe? ¿ Por qué no se dedica a recoger la colada?
İnanın bana, çamaşırhane işletmek size daha çok uyar.
Toda esta colada colgada para secarse. No podemos prohibir a los inquilinos que laven su ropa. No podemos hacer nada al respecto, me temo.
kiracıların çamaşır yıkamasına engel olamıyoruz.
Sadako, ¿ es que vas a dejar la colada colgada hasta mañana?
Bu çamaşırları yıkamak için yarını mı bekliyorsun?
Marianne, ¿ va bien la colada?
Marianne, çamaşır bitti mi?
Cuando fui a la habitación de Dorothy esa misma noche había tendido la colada. - ¿ Y?
O gece Dorothy'nin odasına girdiğimde ipte çamaşırlar vardı.
Se fue a hacer la colada.
Çamaşırhaneye gitmek için çıktı.
Y quiten la colada.
Astığınız şeyleri de kaldırın.