Translate.vc / Spanish → Turkish / Craig
Craig translate Turkish
3,523 parallel translation
Craig, ¿ aún estamos limpios?
- Craig, bir şey yüklenmedi ya?
Llámame Craig.
Bana Craig de.
Fuera del campus, solo soy un tipo común.
Kampüs dışında sıradan bir Craig'im.
Decano... Craig, Me encantó verte, pero realmente tengo que irme.
- Craig, seni görmek güzel ama gitmem gerek.
¡ No! Llámame Craig.
Bana Craig de.
Y llámale al chantaje "un día en el shopping con Craig."
Şantaja da "Craig ile alışveriş merkezinde bir gün" de.
Hola, Sr. Guzmán. Decano / director Craig Pelton.
Merhaba Bay Guzman, ben dekan ve yönetmen Craig Pelton.
Hola, soy Craig Pelton, decano de la universidad comunitaria de Greendale.
Merhaba. Ben Craig Pelton, Greendale Enstitüsü'nün dekanı.
Vaya, Craig.
Vaov Craig.
¡ He hablado con cada estudiante en la escuela y estoy bastante seguro de que ahora que Kenny se ha ido el pobre es Craig!
Okuldaki bütün çocukları araştırmam sonunda diyebilirim ki Kenny'den sonraki en fakir çocuk Craig!
Hablé con la mayoría de todos, Craig es el que mejor califica.
Neredeyse herkesi araştırdım. En fakir çocuk... Geliyor işte.
Oye Craig, tu... ¿ tu familia te compró la chaqueta en Wal-Mart o K-Mart?
Craig, annen o ceketi Kanyon'dan mı aldı yoksa salı pazarından mı?
Si mencionas la Lista de Craig o la lastimas, te meto el pie...
Ona Craiglist'ten bahsedersen, ya da onu üzecek bir şey yaparsan...
Realmente me decepcionas. ¿ Sabes? Cuando Craig dijo que venias, le pregunte si estaba seguro que podrías aguantarlo.
Craig geleceğini söylediğinde senin bu tür şeylere hazır olacağını söylemişti
¿ Por hacer tus necesidades fisiológicas? Craig, el mundo no va a morderte cada vez que te volteas.
Craig insanlar seni tuzağa düşürmek için beklemiyor.
Craig, ¡ tienen una chimenea!
hey craiğ şömine bile var. Çok fazla yerleşmesen iyi edersen.
Tracy, Derek, soy yo...
Tracy, Derek, ben... Craig.
Y Craig, un consejo. No llames a la policía.
Size küçük bir tavsiyem sakın polis çağırmayın
Hola, Craig Carlson.
Selam, Craig Carlson.
Craig, relájate. No tenemos intención de avergonzarte.
Craig, sakin ol sizi utandırmak gibi bir niyetimiz yok.
Un verdadero semental. Craig, no la escuches. Eso no es cierto.
Craig, onları dinleme Bu doğru değil.
¡ Craig!
Craig!
Craig, tu ganaste el volado. Vas primero.
Craig yazı turayı sen kazandın
¿ Craig? Es adorable.
Craig mi çok tatlıdır.
Craig. Eso es lo que hacen mejor. El hacer sentirnos estúpidos.
Craig yaptıkları en iyi şey bizi aptal hissettirmek.
Craig. No fue mi intención lo que dije. Lo hice para que ella no se pusiera celosa.
Craig söylediklerimde ciddi değildim.Bunu o kıskansın diye yaptım
Estaba pensando en el laboratorio y como esta conectado con todo este experimento. ¡ Craig!
O laborotuvarı ve deneylerle bağlantısını düşünüyordum. Craig!
Estaba pensando en el otro Craig.
Sonra şu diğer Craig aklıma geldi.
Craig ¡ ahora no!
Craig şimdi bunun zamanı değil
Tracy, Craig, ¿ están bien?
Tracy, Craig, iyi misiniz?
Craig, ven aquí.
Craig, buraya gel.
Craig, esto no es gracioso. ¡ Abre la puerta!
Craig, bu komik değil. Kapıyı aç!
- ¿ Sabes Craig? ... Para ser tan listo, eres algo tonto.
Biliyormusun craig çok zekisin ama çok aptalsın Neden peki?
Trabajamos duro en esa tienda Craig. Tu padre lo sabe.
Ne düşündün o dükkanda çok çalışıyorum craig bunu babanda biliyordu.
Oh, no. Marco. Craig, dije Marco.
Craig, sana Marco dedi!
Craig, una llamada.
Craig telefon.
- Craig, soy yo, Tracy.
Craig benim Tracy
Craig empezó cuando quedé embarazada de Henri y enloqueció.
Tek bildiğim ben Henri'ye hamileyken Graig'in gitmeye başladığı... -... ve işe yaramaz herif olmayı bıraktığı.
Craig va.
Craig de gidiyor.
Él te cae bien.
Craig'i seversin sen.
Puedo tolerarlo en una cena, no como amigo obligado.
Barbekü zamanı Craig'e katlanırım. Zorla oynatılmaya çalıştığımda değil.
Hola, Craig.
Hey, Craig.
Craig, ¿ tienes protector solar?
Craig, biraz güneş kremin var mı?
- Choquemos, Craig.
- Ben çakarım, Craig. - Teşekkür ederim.
Bien hecho, Craig.
Aferin, Craig.
¿ Puedes tirar la primera piedra, Craig?
Var ya şeffaf, Craig!
¿ Le dijiste a tu mujer que Craig llama "Henry" a Henri?
Karına, Craig'in Henri'ye "Henry" demesinden hoşlandığını mı söyledin?
Por culpa de tu bocota, Craig verá a sus hijos solo el fin de semana.
Senin koca ağzın yüzünden Craig, çocuklarını sadece haftasonları görmek zorunda olmazdı.
¡ Vamos!
Hadi ama, Craig!
Craig, ¿ qué pasa?
Craig, ne oldu?
- No lo oigas.
Craig'i dinleme sen.